Medimagazin logo

Akdağ: TUS'u Bakanlık yapabilir

Sağlık Bakanı Recep Akdağ, ÖSYM'nin yaptığı sınavlar konusunda tereddütleri devam ederse, TUS'u Sağlık Bakanlığının yapabileceğini söyledi
Kaynak: YENİ ŞAFAK - FAZLI ŞAHAN
Akdağ: TUS'u Bakanlık yapabilir
Abone Ol:
Medimagazin google abone ol

Daha önce ihtiyaçlarını kendi cebinden alarak parasını sigortadan talep eden yatalak hastaların artık ara bezinden elektrikli karyolasına kadar tüm ihtiyaçlarının bakanlık tarafından verileceğini belirten Sağlık Bakanı Recep Akdağ, hizmetin felçi durumdaki 70 bin kişiye 2011 yılı itibariyle ulaşacağını söyledi.

 

Yeni Şafak Ankara bürosunu ziyaret eden Bakan Akdağ, sağlık projelerinden halkoylaması sonuçlarına kadar çeşitli konularda sorularımızı cevapladı.

 

HASTANEYE GÖTÜRECEĞİZ

Evde bakım hizmetiyle ilgili önemli bir projeyi hayata geçiriyorsunuz. Proje vatandaşa ne getiriyor?

Şimdi bu projeyi şunun için başlatıyoruz: Bugün hükümetimiz bütün vatandaşlarımıza olduğu gibi yatalak veya ağır özürlülüğü olan kişilere de hizmet veriyor. Bunlara maaş bağlanılıyor. Hastaneye gittiği zaman kendilerinden bir para alınmadan hizmetleri yapılıyor. Aile hekimleri var. Ambulans ihtiyaçları olsun anında alıp getiriyor; ancak bu yeterli değil. Çünkü böyle bir hastanın rapor alabilmesi için hastaneye gitmesi başlı başına bir mesele. Düşünün yatalak bir hastayı ailesi bir araca koyacak, hastaneye götürecek ve rapor alacak. Ne kadar onu bekletmeyelim dese bile hastanede az çok bekleyecek. Rapor almasından tutun da evde verilebilecek tüm sağlık hizmetlerine kadar bunu Sağlık Bakanlığı olarak biz yapacağız. Eğer hastanın rapor alabilmesi için MR gibi büyük bir cihazda tetkiki gerekmiyorsa hastaneye bile götürmeyeceğiz. Dolayısıyla aile hekimleri onlarla birlikte çalışan elemanlar bu ihtiyacı evde görecekler. Hastaneye götürsek bile kendi aracımızda kendi personelimizle götüreceğiz.

 

SENEYE YÜRÜRLÜKTE

Yatalak bir kişinin ara bezine kadar malzeme ihtiyaçları vardır. Vatandaş şimdi bunları satın alıyor, sonra sigortadan parasını geri alıyor. Bunlara gerek kalmayacak, malzemeleri de biz evine götüreceğiz. Gerekirse çok özel durumda olan hastalar için elektrikli karyolasına varıncaya kadar. Aslında bu çok zor bir iş. Onun için bu sene içinde pilot sistemi oturtmaya çalışıyoruz. Yaklaşık 70 bin kişiye bu hizmeti, 2011 yılı içinde vermeye başlayacağız. Bu hizmete ihtiyacı olan 70 bin ile 140 bin arasında vatandaşıız olduğunu tahmin ediyoruz.

 

ÖMRÜRLERİ UZADI

Diyaliz hastaları için yapmış olduğunuz çalışmalar takdirle karşılanıyor, bunu nasıl başardınız?

Türkiye'de diyaliz hizmeti alan kişi sayısı 45 bini buldu. Biz geldiğimizde 15 bin civarındaydı. Asıl mesele şu; Türkiye'de diyaliz hastası ortalama 5 sene yaşamazdı. Büyükşehirlerin dışındaki iller diyaliz hizmeti alamazdı. Bugün ülkenin en ücra köyündeki vatandaşa bile diyaliz hizmeti veriliyor. Ücretsiz taşımalı getiriyoruz. Merkezlerin sayıları, hizmetleri arttı, yaşam süreleri uzadı.

 

HAKKARİ'DE 10 UZMAN

Kürt sorununun çözümü sürecine bakanlık olarak ne tür katkınız oluyor?

Biz geldiğimiz de Hakkari'de 10 uzman hekim vardı, bir hastane bile yoktu. Kırsala 112 Acil Sağlık hizmetleri götürülmezdi. Şehirlerde acil hizmetler parayla yapılırdı. Bu 10 uzmanın bile muayenehanesi vardı. Şimdi 80'in üzerinde uzman var ve hiçbirinin muayenehanesi yok. Yüksekova ve Hakkari'de 2 şaheser hastane var. Ankara ve İstanbul'da bulamazsınız böylesini. Şimdi bu hizmetleri alan vatandaş diyor ki, 'Bilecikli vatandaş ile benim aramda hiçbir fark yok.'

 

40 YILLIK PLANLAMA HAZIR

Devlet Planlama Teşkilatı (DPT) ile ortak çalışıyoruz. Türkiye'nin önümüzdeki 30-40 yılını içine alacak biçimde bir sağlık yatırımları planlaması gerçekleştiriyoruz. Bunun içinde üniversite hastaneleri de var, sadece Sağlık Bakanlığı hastaneleri değil; hatta özel sektörün planlaması da. Mesela Ankara'da bakanlığımızın ne kadar yatırımları olacak, hangi yeni yatırımları nihai olarak yapacak, ulaşacağımız yatak sayısı ve kapasitesi, sadece yatak sayısı değil, önemli teknolojik donanım açısından nelere sahip olacak, üniversitelere, özel hastanelere biçilen rol ne? Arkadaşlarımız çalışmayı yüzde 90 oranında tamamladı. Önümüzdeki 1-2 ay içinde kalan kısmı da tamamlayacağız.

 

TUS'U BAKANLIK YAPABİLİR

Öğretmen alım sınavlarının ÖSYM'den alınarak Milli Eğitim Bakanlığı'na verileceği söyleniyor. Peki Sağlık Bakanlığı'nın da örneğin Tıpta Uzmanlık Sınavı'nı (TUS) yapması gündeme gelebilir mi?

Şimdi bu işi ÖSYM, olması gerektiği biçimde yaparsa, biz bakanlık olarak bir sınav düşünmeyiz; ama bu aksamanın süreceğine dair işaretler olursa o zaman düşünebiliriz. Çünkü bu büyük bir ihtiyaç. Ama ben ÖSYM'nin başarıyla yapabileceğini düşünüyorum. Bu konuyu YÖK Başkanı ile daha önce konuşmuştuk. Gerekirse yeni ÖSYM başkanı ile de oturup konuşuruz.

 

 

Bilinçli vatandaşın cevabı

 

Halkoylaması sürecinde, en çok 'sivil vesayet' iddiaları gündeme getirildi. Siz bilinçli bir seçmen kitlesinden bahsediyorsunuz. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?

Şimdi böyle bir vatandaş eğiliminin, böyle bir seçmen kitlesinin olduğu ülkede tüm sivil vesayet iddiaları, korkutmaları son derece yersiz. Vatandaş o kadar rahat ki. İstediğinde başka bir partiye bile oy verebilecek durumda. Bakıyor, yarın öbür gün hizmet edene oy verecek, etmeyene vermeyecek. Aslında sahil kesimlerinde korkulardan bahsediliyor. Mutlaka korkutuldukları, yanlış bilgilendirildikleri için korkan vatandaşlar da vardır tabii. Ama bu bölgelerden korkulardan çok bir öfkenin varlığından bahsedebiliriz. Bu bölgelerde siyaset yapan arkadaşlarımızın da tespiti. 'Yani arkadaş yönetimde bizim olmamız lazım. Biz daha seçkiniz' anlayışı içinde olanlar var. Başbakanımızın talimatıyla bu yüzde 42 hayırın sebeplerini arıyoruz. Yanlış bilgilendirmeden kaynaklanan hayırları düzeltmeye yönelik bir çalışmayı başarabilecek bir potansiyelimiz de var. Bunu önümüzdeki günlerde yapacağız. Herkes görüyor ki, önümüzdeki seçimlerde AK Parti büyük bir başarıyla halkın desteğini alacak ve yine iktidar olacak.

 

 

Türk insanının demokratiye inancı Avrupalıdan yüksek

 

Referandumda vatandaşın milletin 'evet' demesiyle bize verdiği bir mesaj var. Millet özgürlüklerden ve kendi iradesini üstün tutmaktan yana. İnsanımızın bireysel haklar ve özgürlükler konusundaki talebi çok yüksek. Türk insanının demokratik bilinci, feraseti, irfanı ortalama bir Amerikalı ve Avrupalı vatandaştan çok yüksek. Şimdi bu halkı küçümseyenler bunu fark edemiyor. Oysa bizim insanımız politikayı takip eden bir halk. Örneğin 'Tam Gün Yasası' ile ilgili durumu ele alalım. Vatandaş diyor ki 'Neden yargı bu kanunu yok ediyor?' Bunu görünce 'yok arkadaş ben kendi irademi üstün tutacağım' diyor.

 

 

Öcalan'la pazarlığı yapan Bahçeli

 

Referandum sürecinde, terör örgütü PKK ile pazarlık iddiaları gündeme geldi. Hükümet, PKK ile pazarlık yaptı mı?

Asla pazarlık diye bir şey olmamıştır, olamaz da. Biz terörist ile vatandaşı birbirine karıştırmamaya azami dikkat gösteriyoruz. Geçmişte bundan PKK çok istifade etti. Devlet Bahçeli olağanüstü hal gelsin, çok daha sert kararlar alınsın diyor. Çıktı bir televizyonda söyledi: 'Ben Öcalan'ın asılmasını istedim. O günkü Cumhurbaşkanı Demirel ve Başbakan Ecevit istemedi. Daha sonra AİHM'den talep geldi. Biz de bu protokolü yaptık. O protokolde de şunu söyledik: Evet asmayacağız; ama terör olursa asarız' demişti. Şimdi bu çok önemli, ondan sonra da iktidarlarının sonlarına doğru idam cezasını kaldırdılar. O günkü Meclis kaldırdı. Ondan sonra terör bir daha azmaya başladı. Pazarlık yapılmış işte. Hem de resmi evrakın üzerinde yapılmış.

akdağ:
tus'u
bakanlık
yapabilir
Yorum (4)
n.k
bu bakan herşeyi biliyorda doktorların düştüğü kötü durumu bilmiyor mu?
0
Cevapla
Y.Gursel
Zaten tayinleri,atamaları her şeyi bakanlığa bağladınız TUS'u da bağlayın. Olur da yandaş hekimleriniz uzmanlığı kazanamaz falan açıkta kalırlar Allah korusun.
0
Cevapla
İG
Ben de uzun süredir bu ÖSYM skandalları niçin son bulmuyor diye düşünüyordum. Şimdi mesele vuzuha kavuştu. Yani "şartların olgunlaşmasını beklemişler netekim" ama bakanlığın "Netekim"i örnek almasını istemem. Olmaz demeyin. Benden uyarması. Haya kısa lüzumlu işler pek çok.Şimdi insanlar dava açmak için sıraya girdiler. Biz kimin kimlerle ne pazarlıklar yaptığını çok iyi biliyoruz sayın Bakanım... Rahmetli Erdal İnönü: "gerçeklerin bir zaman sonla ortaya çıkma" kusurları vardır demişti...
0
Cevapla
abdullah özer
TUS bir şekilde var ve iyi kötü çalışan bir sistem. peki dişhekimliğinde uzmanlık sınavı ne zaman yapılacak ve uygulamaya girecek. dişhekimliğinde uzmanlık artık yasalarla ve sınavla kanunla düzenlenmeli. şimdiki adam kayırmacı sistem ne zaman sona erecek.
0
Cevapla
Yorum Yaz
0/300

Bu haberler de ilginizi çekebilir