Sempozyumda konuşan Prof. Dr. Sır, geçen ay üniversite hastanesinde, sağlık çalışanlarının hasta yakınları tarafından darp edildiğini hatırlatarak, bu tür olaylarla çok sık karşılaşıldığını ancak bu son olayın içlerini acıttığını söyledi.
Sağlık çalışanlarını darp edenlerin serbest kalması ile ilgili yargıya sitemi olduğunu ifade eden Sır, ''Acaba bu tabloyu yaşayan bu kararı verenlerin çocukları olsaydı yine bu kararı verirler miydi, tereddütüm var. Bu şiddetin uzunca süredir devam edip gelen sağlık çalışanlarına sistematik bir kışkırtmanın neticesi olduğunu düşünüyorum. Çünkü uzun süredir medyada sağlık çalışanlarının ihmaline ilişkin haberler yer alıyor. İnsanlar da sağlık çalışanlarının yeterince cezalandırılmadığını düşünerek tepkilerini ortaya koymaya başladılar. Bir anne çocuğunu dövüyorsa bilsin ki; çocuğu büyüdüğünde evde eşini, hastanede doktoru okulda öğretmenini dövecek. Hem de yüzde 63 ile 68 oranında. Çünkü şiddet gören çocuk, şiddet uyguluyor'' diye konuştu.
''Ceza oranları düşük''
DÜ Tıp Fakültesi Hastaneler Başhekimi Prof. Dr. Sait Alan, hastanede uyguladıkları hasta memnuniyeti anketinde yüzde 80'lerin üzerinde sonuç aldıklarını ancak, çalışan memnuniyeti anketinde ise hiçbir zaman yüzde 50'yi geçemediklerini söyledi.
Sağlık çalışanlarının çok rahat şikayet edildiğine dikkati çeken Prof. Dr. Alan şöyle dedi:
''İlgililerle yazışmalar yapılıyor ve sağlık çalışanından savunma isteniyor. Bu doğru bir uygulama ise tüm kurumlara uygulanmalıdır. Şikayet edenin objektifliğinin araştırılması için bu sistemin revizyondan geçirilmesi gerekiyor. Fedakarca çalışan sağlık çalışanları taktir beklerken savunma ile karşılaşıyor. Bu psikoloji ile çalışmak zor. Her meslekte hata yapanlar vardır. Ancak hata yapanların çözüm merkezi yargıdır. Herkes kendisini hakim ve savcı yerine koyup ceza verdiğinde şiddet olayları ile karşılaşmış oluyoruz. Ceza oranları düşük. Cezaların bir caydırıcılığının olması gerekiyor. Hayati tehlikesi olan, darp edilen sağlık çalışanlarının raporuna rağmen darp edenler serbest kalabiliyor. Cezalar caydırıcı olmadığından hasta yakınında, 'tekme, tokat atar rahatlar ve serbest kalırım' düşüncesi oluşuyor.''
Prof. Dr. Alan, sağlıkta şiddetin önlenmesi için bugüne kadar 10 bin imza topladıklarını ifade ederek, sempozyumdan çıkan kararlar ile topladıkları imzaları Başbakanlığa ve Meclis ile ilgili kurumlara gönderip şiddete bir çözüm bulunmasını isteyeceklerini belirtti.
Açılış konuşmalarının ardından başkanlığını DÜ Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Fuat Gürkan'ın gerçekleştirdiği, Diyarbakır Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreteri Doç. Dr. Muhammed Güzel Kurtoğlu, DÜ Sosyoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Rüstem Erkan, DÜ ilahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Yard. Doç. Dr. Orhan Ateş ve DÜ Tıp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Yesin Bez'in konuşmacı olarak katıldığı sempozyuma geçildi.
.jpg&w=384&q=75)
