Hastalık riskine karşı kordon kanı ile çözüm

Atigen-cell Hücre ve Gen Tedavi Merkezi Genel Müdürü Prof. Dr. Murat Ertürk, AA muhabirine yaptığı açıklamada, merkezlerinin Sağlık Bakanlığı tarafından 2007'de hücresel tedavi ürünleri üretim merkezi ile bu üretilen ürünlerin uzun süre saklanması konusunda ruhsatlanmış biyoteknoloji şirketi olduğunu söyledi.

Ertürk, Trabzon'da yaklaşık 7 yıldır kök hücre üretimi yaptıklarını vurgulayarak, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Merkezimizde hücresel tedavi ürünlerinin üretimini yapıyoruz. Bunun dışında kordon kanı bankacılığı da yapıyoruz. Yapılan çalışmalar, kordon kanından elde edilen hücrelerin birçok hastalığa çare olabildiğini ortaya koyuyor. Biz hem hastalıkların tedavisinde gerekli olan hücre üretimini hem de kordon kanı bankacılığını yapıyoruz."

Kordon kanının çok önemli olduğunu belirten Ertürk, "Bebeğin doğar doğmaz kesilen göbek bağı ile anne karnında kalan ve daha sonra çöpe atılan plasenta içerisindeki kan, kordon kanı olarak bilinir. Bir su bardağı kadar olan bu kordon kanı, çeşitli hastalıkların tedavisinde kullanılabilme potansiyeli olan zengin bir kök hücre kaynağıdır" dedi.

- "Kordon kanı hücreleri uzun yıllar saklanabilmektedir"

Ertürk, kordon kanı kök hücrelerinin genç ve güçlü olduğunu ifade ederek, şunları kaydetti:

"Kordon kanı hücreleri, kök hücre nakli ile tedavi edilebileceği öngörülen kan ve kemik iliği kaynaklı kanserler başta olmak üzere birçok hastalığın tedavisinde kullanılabilmektedir. Bunlar arasında öncelikle kan kanserleri ve lenf bezi kanserleri, anemi ile seyreden kan hastalıkları, bağışıklık sistem yetmezlikleri, kalıtsal bazı metabolik hastalıklar yer alır. Yapılan araştırmalar kök hücrelerin gelecekte daha birçok hastalıkta hasarlı doku ve organların tamiri için kullanılabileceğine işaret etmektedir."

Kordon kanının, elde edilmesi en kolay kök hücre kaynağı olduğuna da dikkati çeken Ertürk, sözlerini şöyle tamamladı:

"Merkezimizdeki kordon kanı bankamızda, kordon kanı hücrelerini uzun yıllar saklayabiliyoruz. Bu hücreler ihtiyaç duyulduğunda her zaman kullanıma hazırdır. Bir hastalık tedavisi için kök hücre nakli gerektiğinde alıcı ve verici arasında tam doku uyumu gerekirken kordon kanı kök hücreleri kısmi uyum gösterse bile kullanılabilmektedir. Nakil sonrasında alıcının bağışıklık sisteminde olumsuz reaksiyon gösterme olasılığı da düşüktür."

Prof. Dr. Ertürk, kordon kanının ileride oluşabilecek hastalıklara karşı bir "mucize" olduğuna işaret ederek, kordon kanından elde edilen kök hücreler sayesinde gelecekte oluşabilecek bir çok hastalığın önüne geçilebileceğini de sözlerine ekledi.