Medimagazin logo

Hastanelerde üst düzey görevleri tek kişi yürütebilecek

Hastanelerde üst düzey görevleri tek kişi yürütebilecek
Abone Ol:
Medimagazin google abone ol

Medimagazin 1.5 ay önce yazmıştı!

Medimagazin'in 15 Aralıkta yazdığı 'Hastane Yöneticiliği kalkıyor' haberi resmiyete döküldü. Kurum Başkanı tarafından yayınlanan yazıda görev birleştirmelerinin ayrıntıları belirtildi:

 

T. C.
SAĞLIK BAKANLIĞI TÜRKİYE KAMU HASTANELERİ KURUMU
Hukuk Müşavirliği

Sayı : 89432283/045/02
Konu : Görev birleştirme

BAKANLIK MAKAMINA

Bilindiği üzere; 663 sayılı Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşlarının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Karamame'nin 30 uncu maddesinin dördüncü fıkrası ile, "Birliğe bağlı hastaneler hastane yöneticisi tarafından yönetilir. Hastane yöneticisine bağlı olarak başhekimlik, İdari ve mali işler ile sağlık bakım hizmetleri müdürlükleri kurulur. Kurum tarafından, birliklerin ve hastanelerin büyüklükleri dikkate alınarak belirlenen hallerde, birlik ve hastanelerdeki yönetim görevleri tek kişiye verilebilir, hastanedeki müdürlüklerin sayısı dörde kadar artırılabilir ve bu durumda görev dağılımları yeniden belirlenir." hükmü getirilmiş; 31/10/2012 tarihli ve (3131) sayılı Bakan Onayı ile yürürlüğe konulan Türkiye Kamu Hastaneleri Kurumu Taşra Teşkilatı Çalışma Usul ve Esasları Hakkında Yönerge' nin 7 nci maddesinin ikinci fıkrası ile, "Kurum tarafından, birliklerin ve hastanelerin büyüklükleri dikkate alınarak belirlenen hallerde, birlik ve hastanelerdeki yönetim görevleri tek kişiye verilebilir. Ancak, tabip olmayan yöneticilere; tıbbi hizmetler başkanlığı ve başhekimlik görevleri verilemez. " yolunda düzenleme yapılmış, keza anılan Yönerge'nin 22 nci maddesinin dördüncü fıkrası ile de 663 sayılı Kanun Hükmünde kararnamenin 30 uncu maddesinin 4 üncü fıkrası kapsamında birlik ve hastanelerdeki yönetim görevinin tek kişiye verildiği hallerde, ilgili personelin sözleşme imzaladığı pozisyon ile birlikte kendisine tevdi olunan diğer görevlere ait yükümlülükleri yerine getireceği ve yetkileri kullanacağı hükme bağlanmıştır.

Yukarıda işaret olunan hükümler muvacehesinde Kurumumuzca yapılan değerlendirme neticesinde, bir kısım birlik ve hastanelerdeki yönetim görevlerinin birleştirilerek tek kişi tarafından yürütülmesine karar verilmiş ve buna uygun olarak sözleşme işlemleri ikmal olunmuş, bir kısım birlik ve hastanelerdeki yönetim görevlerinin ise sözleşme imzalayan bazı personelin Bakanlık veya bağlı kuruluşlar merkez teşkilatı emrinde süreli olarak görevlendirilmesi nedeniyle birleştirilerek mevcut diğer yöneticiler tarafından ifa edilmesi zorunluluğu ortaya çıkmıştır.

Bu çerçevede; gerek bir kısım mevcut pozisyonlarda sözleşme işlemlerinin ikmal edilmemiş olması ve gerekse sözleşme imzalanmakla birlikte sözleşme imzalayan yöneticinin Bakanlık veya bağlı kuruluşlar merkez teşkilatı emrinde süreli olarak görevlendirilmesi, emeklilik veya istifa gibi görev ile ilgisinin/ilişkisinin fiilen kesilmesini gerektirir mahiyetteki görevden ayrılma hallerinde;

1) Genel sekreterlik ile tıbbi hizmetler başkanlığı,

2) İdari hizmetler başkanlığı ile mali hizmetler başkanlığı,

3) Hastane yöneticiliği ile başhekimlik,

4) İdari ve mali işler müdürlüğü ile sağlık bakım hizmetleri müdürlüğü,

5) İdari ve mali işler müdürlüğü ile sağlık otelciliği müdürlüğü,


Görevlerinin birleştirilerek tek kişi tarafından yürütülmesi ve ilgili personelin sözleşme imzaladığı pozisyon ile birlikte birleştirilen diğer pozisyona ait görev ve yetkileri de ifa etmesi hususunu tensiplerine arz ederim.

 

Uzm.Dr.Zafer Çukurova

Kurum Başkanı

hastanelerde
üst
düzey
görevleri
tek
kişi
yürütebilecek
Yorum (4)
metin
İşi bilende bilmeyende idareci oldu.Ne zaman bir sorunu çözmek için yanlarına gitseniz,sizi geldiğinize pişman edip birde azar işitirsinzi.Madem sorunları çözemeyeceksin o koltukta ne işin var. Bazı hastanelerde tek müdür yard.ve sağlık bakım hizmetleri kadrosu varken, iki kişi çalıştırılıyor.biri sözleşmeli biri normal kadrolu olarak.
0
Cevapla
Mücahit Altuntaş
Bilimsel yöntemde örgütlü şüphecilik var.Şeffaflık var. Demokrasilerde ise "güçler ayrılığı".Yasama yürütme ve yargının bağımsızlığı esas.İlk okul bilgisi. Yönetimler siyasal atmalarla giderken acaba yönetimleri tek kişilere çevirmek bilimde ve demokraside güçler ayrılığı denetleme süreçleri arıza alabilir mi ? Alır ! Biz biat etmeyi seviyoruz.Üniversitleri de özerk olmak yerine biat kültrü ile yönetiyoruz.Atama usulu.TUBA başkanı istifa etmişti.Demekki "bağımsız bilim kuruluna ihtiyaç yokmuş" deyin google taratın !Meraklı olan bakar. İnsanlar da yanılabiliyor.En son hani parelel devlet hikayesinde olduğu gibi.Hafızalarda biz yanılmışız söylemi siyasal liyakatı gösteriyor.Ama biz yanıldık demek yetmez.İstifa etmesini de yeri gelince öğrenmemiz gerekiyor.O zaman yanılmanın bir bedeli olur.Yoksa hep yanılırız.Adet olur.Siyasal malpraktis. Yanılmanın kaydadeğer azalması ancak örgütlü denetleme mekanizmaları ile olur.Çünkü yanılmaların kişisel olsa sorun değil , kamusal sonuçları , yüksel maliyeti var ! Sağlıkta dönüşümde çok yanlışlar var.Ama özellikle malpraktis ve performans sistemi bu sayfalarıda daha çok tartışılır oldu.Sağlık ortamında siddet konusu da !Hepsi iç içedir.Toplum oalrak siyasal , demokratik becerilerimizi gösteriyor. Malpraktis--->Defansif tıp---> "daha" çok işlem ilişkisi çok açıktır. Aynı ilişkiyi akıl dışı Performans siteminde de görüyoruz.Daha çok işleme teşvik var.Akıl dışı biçimde ! Kamu hastaneleri yönetimi kadar Kamu Hastanelerinin ihaleleri de "usul sorunlarından" ! mahkemelik oldu. Usulsuzluk malhkemce tesbit edildi.Siyasla malpraktis olarak da alabiliriz.Kamuyu ilgilendiren usulsuzluk önemli !Yaygınlığı ve maliyeti basit ve geçiştirilebilecek konu değil. Bu konuyla devam ediyorum. Usulsuzluğun yönetimi dar kadrolarla daha mümkün.Örgütlü denetlemeyle ususuzluğu daha az yaparsın.Ama ne kadar yaygın denetleme o kadar az usulsuzluk olacaktır. Aynı sorunları 301 kişini öldüğü Soma faciasında yaşadık.Devlet Denetlme müfettişleri saygın ihmaller zincirinden bahsetti ! Bizim toplum ve insanımız çok denetlenmek zorunda.Bu açıktır! Bağlantılarla yazıyorum.Umarım kopukluk olmuyor.Devam ediyorum. Bilkent Entegre Sağlık Kampüsü Projesi ÇSED Raporu Değerlendirmesi ayrıntı değerlendirmesinde şu hususlar var ... Hastanenin yapımının ardından 25 yıllık işletme süresi boyunca, Sağlık Bakanlığı, Proje Sahibine yıllık kira ödeyecektir. Bunun yanı sıra, Sağlık Bakanlığı tarafından garanti edilen hizmet ödemeleri, %70 doluluk oranına dayalı olacaktır. Yukarıda sözü geçen ödeme, kapasite hizmetleri ile ilgilidir. %70’lik doluluk oranının karşılanmaması durumunda, Sağlık Bakanlığı, karşılaşılan mali kayıplar için Proje Sahibine tazminat vermekle yükümlü olacaktır. ( Bu anlaşma yukardaki içeriği itibariyle sağlıkta tüketime işleme , daha çok işlem mahkum olan bir siyasal anlayışı ifade eder mi? ) Devam ediyorum. "Türk Tabipleri Birliği Bilkent ihalesine karşı Aralık 2011’de dava açtı. Davada ihalenin usule aykırı yapıldığı gerekçeleriyle açıklandı. Ayrıca kapatılıp Bilkent hastanesi içine taşınacak hastanelerin arazilerinin şirketlere ticari olarak kullanmak üzere verilmesinin açıkça yasaya aykırı olduğu belirtildi. Temmuz 2012’de Danıştay, Sağlık Bakanlığı tarafından hazırlanan ihale şartnamesinin yasaya aykırı olduğunu belirledi ve yürütmenin durdurulmasına karar verdi. Mahkeme ayrıca 2005 yılında yapılan yasanın da kanunların taşıması gereken özelliklere sahip olmadığı gerekçesiyle Anayasaya Mahkemesi’ne başvurulmasına karar verdi." Sağlık Bakanlığı, Türk Tabipleri Birliği’nin ihalelere dava açamayacağını ileri sürerek karara itiraz etti, ancak Ekim 2012’de İdari Dava Daireleri Kurulu bu itirazı reddetti. SB gibi kamusal alan yine TTB gibi kamusal alana ihale bakımından usul anlamında dava acamaz diye itiraz eidyor ve reddediliyor ! Yani TTB kamusal yararı korumuş sistemin ticari olduğunu görmüştür. Doğru mu ? Doğru ! Şimdi sağlık sisteminde kök sebeb siyasal hegomonya.Yukardaki mahkeme kararından bunu anlıyorum.Diikar edin medimagazindeki haberdede bu okumayı yapmamız lazım"Hastanelerde üst düzey görevleri tek kişi yürütebilecek"! Anlaşmada bağlayıcılıkta var!Siayais bir dayatma kamuyu bağlıyor.... "%70’lik doluluk oranının karşılanmaması durumunda, Sağlık Bakanlığı, karşılaşılan mali kayıplar için Proje Sahibine tazminat vermekle yükümlü olacaktır !" Devam edelim. Alt sebebler sağlık çalışanlarının sistemi denetleme , yada daha doğrusu demokraside olması gereken karşılıkı denetleme mekanizmalarının işlememesi. İşlese bu kadar yanlış ard arda olmazdı.Akla aykırıdır.Bilimi geçiyoruz. Alt kök sebeblere gelirsek sağlıkta asıl sorun son on yılda aynı anlayışal iş yükünün artması.Son on yılda 3 kat iş yükü arttı!Maliyet sekiz kat! İyi siyasi yönetimler bu artışı öngürür tedbir alır kendini hazırlar ! Peki perseone sayısı kaç kat arttı ? Peki malpraktisi için "nitelikli zamanda nitelikli iş" nasıl karlışılanacak.Vakit , yeterli personel , sürekli açılan alt yapı eksik üniversiteler. Hepsi akla aykırıdır.Hasta hakları demekle , yasa çıkarmakla değil alt yapıyı hazırlamak siyasal ve idari beceridir. Evet biz malpraktisi , defansif tıbbı tartışalım.Ama büyük resmi görelim ! Sağlıkta şiddet bütün yapılanların , dönüşümün sorunlu olduğunu gösteriyor.Sağlıkta artan ve sürdürülemez maliyet ayrı konu ! Empati ve eşgüdümü bitirmişlerdir.Herhalde bir sağlık sisteminde yapılacak en büyük kötülük. Hep kısır döngü ile aynı sorunları tekrarlıyoruz. Sağlık sisteminde empati ve işgüdüm bozulması ilişkilerin bozulması anlamına geliyor.BAkanlıkla TTB mahkemlik oluyor.TTB haklı görünüyor.Ayrıca bu dayatma ve alt yapı hazırlamadan çıkan yönetmelikler tüm sağlık ortamında bu ilişkiler bozulmuştur.Sağlıkta artan şiddet bunun açık , net göstergesi. Bakın ABD bunca paraya ve varlığa rağmen sağlık sistemini konuşuyor kriz çıkabilyor.Biz ne kadar neyi konuşuyoruz?Neden kamusla alanı "üst düzey görevleri tek kişi yürütebilecek" ? Neden ? Saygılarımı sunuyorum Mücahit Altuntaş İç hastalıkları uzmanı Kaynak http://www.ttb.org.tr/kutuphane/sagliktakamuozel.pdf http://www.medihaber.net/2012/08/03/saglik-kampusu-ihalelerine-yurutmeyi-durdurma/
0
Cevapla
acil dr.
acilde 48 saat ara vermeden tek hekim olarak zorla nöbet tutturuldum.yönetmelıklerde beni koruyan hiçbir madde yok.birçok şey başhekimin insiyatifine verilmiş.başhekim isterse ayda 24 saat 15 nöbet bile yazabiliyor.kısacası bakanlıkta kanun geçmiyor.ADALET kalkmış.
0
Cevapla
cengiz
devletin işleri çocuk oyuncağı oldu.getir olmadı götür,olmadı tekrar getir...şu memlekette kafası çalışan adam kalmadımı ne
0
Cevapla
Yorum Yaz
0/300

Bu haberler de ilginizi çekebilir