Medimagazin logo

'Melike' dersi: Savcılara organ bağışı eğitimi şart

Beyin ölümü nedir, nasıl tespit edilir? Beyin ölümü gerçekleşen Melike'nin organ bağışına savcının engel olması, onlara da eğitim gerektiğini gösterdi.
Kaynak: RADİKAL - MİNE TUDUK
'Melike' dersi: Savcılara organ bağışı eğitimi şart
Abone Ol:
Medimagazin google abone ol

Beyin ölümü gerçekleşen 11 yaşındaki Melike’nin kalbi durmadan organlarının alınmasına izin vermeyen savcı tartışma yarattı. Savcının itiraz gerekçesi olayın ‘adli’ olması. Ancak beyin ölümü vakalarının yüzde 32’sinin kaza, cinayet gibi adli olaylardan kaynaklandığına dikkat çeken uzmanlar, “Savcılar eğitilsin” diyor.
Gebze’de trafik kazasında yaralanıp Anadolu Sağlık Merkezi’ne kaldırılan Melike’ye iki gün sonra beyin ölümü tanısı konuldu. Aile organ bağışını kabul etti. Ölüm trafik kazası sonucu olduğu için hastane polisi olayı Gebze Savcılığı’na bildirdi. Savcı Mustafa Aksu beyin ölümü kararının gerçek ölüm olmadığını, organların alınamayacağını söyledi. Kısa süre sonra kalbi de durunca Melike organları alınamadan toprağa verildi.
Sağlık Bakanlığı Organ Nakli Genel Koordinatörü Dr. Arif Kapuağası, Melike olayının ardından Hakim ve Savcılar Yüksek Kurulu’na hassasiyetlerini bildiren bir yazı gönderdikleri söyleyerek şöyle konuştu:
“Mevzuatlar sebebiyle, adli vakalardaki ölümlerden sonra yapılan organ bağışlarında ciddi sıkıntılar yaşıyorduk. Mevzuat yoruma açıktı. Bakanlık olarak, HSYK’ya sıkıntımızı dile getirdik. HSYK da genelge çıkarttı. Genelgede organ nakline öncelik verilmesi, olay yerinin fotoğrafları çekilip, bağışlanan organlar alındıktan sonra otopsi yapılması gerektiği belirtiliyor. Bu genelgenden sonra sorunlarımız azaldı. Ancak son olay bizi çok üzdü. HSYK bu sorunun bir kez daha yaşanmaması için yeni bir düzenleme daha yapacaktır.”



HSYK genelgesi açıkça belirtiyor halidir
Prof. Dr. Hakan Hakerİ (Sağlık hukuku uzmanı): Yaklaşık 5 bin hekime beyin ölümüyle ilgili eğitim verdik. Beyin ölümü kararı verilmiş bir kişi için savcıların sorun çıkartmadan ivedilikle organların alınması için gerekli çalışmaları yapması lazım. Zaten ülkemizde çok az olan organ bağışının önünün açılması gerek. Bu konuda savcılara da eğitim verilmeli. Savcılar böyle bir durumla karşılaşıldığında ne yapmaları gerektiğini bilmiyor.


Dr. Salİh Gülten (Organ Naklİ Koordİnatörlerİ Derneğİ ONKOD Başkanı): Beyin ölümü, mutlak bir ölüm halidir. Zaten organ nakliyle ilgili kanun ve HSYK’nın genelgesi adli bir vakada savcıların nasıl davranması gerektiğini açık biçimde ortaya koyuyor. Böylece bu tip vakada doktor ve savcı karşı karşıya gelmeyecek.



Koma skorlama: Tıbbi ölüm demek hukuken de ölüm hali
Dr.Eyüp Kahvecİ (Sağlık Bakanlığı Organ ve Doku Naklİ Ulusal Koordİnasyon Kurulu Üyesİ): Organ Nakli Yasası’ndaki tıbbi ölüm hali hukukta da ölüm olarak kabul edilir. Nöroloji, nöroşirürji, anestezi ve kardiyoloji uzmanlarınca oluşturulan kurul tarafından beyin ölümü kararı verilir. Beyin fonksiyonlarını gösteren bir ‘koma skorlama’ var. Sağlıklı bir insanın koma skorlaması 15 puandır. 7-8 puanın altı koma, 5 puan ve altı derin koma. Eğer 3 puan ve altı ise artık beyin ölümü gerçekleşmiş demektir. 3 puan tespiti yapıldıktan sonra, her hastanede bulunan ‘beyin ölümü tespit’ kurulu gelir ve vaka incelenip beyin ölümü tanısı konur. Beyin ölümü artık ölümdür, geri dönüş yoktur. Beyin ölümünden sonra kalp atışının hayati anlamı yoktur. Beyin öldükten sonra kalp makineye bağlı olsa da 24-48 saatte durur.

'melike'
dersi:
savcılara
organ
bağışı
eğitimi
şart
Yorum (6)
mustafa serdar
Buradaki sorun vakann adli vaka olmasndan ileri geliyor konuya geniş açdan bakarsanız savcının gerekçelerinde haklı oldugunu görürsünüz. Şöyleki olay adli vaka trafik kazası bu kazaya sebebiyet veren kişi ceza yarglaması esnasında ölüme sebebiyet vermekten yargılanacak dava esnasında beyin ölümü gerçekleşti ama fişi çekilmese idi belki yaşıyacaktı bunun milyonda bir olsada örnekleri yokmu var dese bu yönde savunma yapsa ki kesin yapar mahkeme o durumda napabilir şüpheden sanık yararlanır ceza yarglamasının temel prensibi o nedenle savcı haklı mantıksız gelsede kaza yapan sanık ölüme sebebiyet vermedim ben organ nakli için fişi çekilmese solunum destek kapatlmasa belki yaşıyacaktı derse mahkeme burada ölüme sebebiyet vermekten ceza vermekte tereddüte düşebilirdi o nedenle farklı açılardan konuya bakmakta fayda var
0
Cevapla
hbö
herkes kendi işini yapsa zaten mesele kalmaz. bu arada, gerçekten merak ettim; “Savcılar eğitilsin” deniyor. yani, şimdiye kadarki savcılar eğitimsiz miydi?
0
Cevapla
timur didinen
Öncelikle ekonomist yurttaşımızın yazdıklarının tümü yanlıştır. koma ile beyin ölümü farklıdır. Beyin ölümü olan kişinin organ bağışı yoksa solunum makinesinden ayrılması bir çok ülkede zorunludur. Beyin ölümü tanısı kona kişi ölüdür ve ölü dirilmez. Bazı ülkelerde solunum makinesinden ayırmak için aileye bilgi verilir. aile kabul etmezse o andan itibaren yapılan hiç bir masrafı kurum ödemez, aileden tahsil edilir. Beyin ölümü tanısı konmuş olup dirilen bir tek kişi bile yoktur. Bu haberler koma durumu ile karıştırılma nedeniyle çıkmaktadır. Bu nedenle ölüme sebebiyet veren kişi de kendini böyle bir gerekçeyle savunamaz. Velhasıl; olay skandaldır. Aksini ispatlayabilirse savcı doktorları Sahte veya yanlış ölüm raporu düzenlemekten derhal dava etmelidir.
0
Cevapla
Pelin Demir
Sayın Ekonomist, beyin ölümü gerçekleşmiş olan hasta geri dönmez. Sizin dediğiniz gibi "milyonda bir" olan, vejetatif durumda(halk arasında bitkisel hayat da denir) olan hastanın komadan çıkması durumudur ki burada hastanın beyin ölümü gerçekleşmemiştir, sadece bilinci kapalıdır. Lütfen bilginiz olmayan bir konuda ahkam kesmeyiniz.
0
Cevapla
Frankie Bellevan
herşeyin zorunlu(sorunlu)olduğu türkiye'de,beyin ölümü gerçekleşmiş kişilerde organ bağışları da zorunlu hale getirilseydi,ne böyle saçmalıkları tartışmak "zorunda" kalmaz ve nede "ekonomistlerin" yanlış bir mantıkla,"hatalı kararıyla" organ bekleyen 3-5(en az)kişinin yaşama yeniden sarılma şansını elinden alan değerli savcımıza avukatlık yapmasına gerek kalmazdı. ne de olsa burası türkiye savcı kararı denilince akan sular bile duruyor. bence sayın savcılarımıza sadece "organ bağışı" eğitimi değil,yeniden "hukuk eğitimi" verilmesi de şart.
0
Cevapla
Yorum Yaz
0/300

Bu haberler de ilginizi çekebilir