Medimagazin logo

Prof. Dr. Canan Karatay'dan Bakanlığa 'sertifika' cevabı

Prof. Dr. Canan Karatay, Sağlık Bakanlığı’nın televizyon ekranına çıkacak olan uzman hekim ve doktorlara getirilecek sertifika zorunluluğuna ilişkin, “Bakanlığın çıkaracağı bir kural varsa bekleyip göreceğiz. Karar ne ise ona uyarız” dedi.
Prof. Dr. Canan Karatay'dan Bakanlığa 'sertifika' cevabı
Abone Ol:
Medimagazin google abone ol

Prof. Dr. Canan Karatay, yeni kaleme aldığı “Anne Adayları ve Hamileler İçin Karatay Diyeti” adlı kitabını tanıtmak amacıyla basın toplantısı düzenledi. Tanıtımın ardından gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtlayan Karatay, Sağlık Bakanlığı’nın özellikle diyetisyenlere getireceği yayın iznini içeren sertifika programını değerlendirdi.

 

Sözlerine İslam halifelerinden Hz. Ömer’den bir kıssayı hisseyi aktararak başlayan Canan Karatay, “Hz. Ömer diyor ki, ‘Bir insanın şöhretine ve görünüşüne aldanma. Namaz ve niyazına bakma. Aklına ve doğruluğuna bak.’ Hz. Ömer’in sözü. Şimdi bana diyorlar ki ‘Karatay çıktı, emekli oldu, bir kitap yazdı, meşhur olmak istiyor. İşte televizyon televizyon dolaşıyor. Televizyon gülü oldu’ diyorlar vesaire. Tabi herkes fikrini ifade etmekte haklı. Ben Tıp Fakültesine 1961 yılında girdim. Ve o zamandan beri her yaz tatilinde denize gitmedim, yazlığa gitmedim, köylere gittim ve köylerde hasta baktım” diye konuştu.

 

“TABİİ Kİ KARAR ALIRLARSA UYGULANABİLİR”
Karatay, Sağlık Bakanlığı’nın televizyon ekranına çıkacak olan uzman hekim ve doktorlara getirilecek olan sertifika zorunluluğuna ilişkin “Sağlık bakanlığı ne istiyorsa tabi ki yapabilir. Ben ona karışmıyorum. Bekleyip göreceğiz. Tabi ki karar alırlarsa uygulanabilir. Benim onların düşüncesine saygım var. Ama şeker yüklemesinde hamile olmasa dahi insanlar bayılıyor. Ben annelerin ve çocukların bayılmasına karşıyım. Özellikle gebelerin bayılmasına karşıyım. Çünkü çok büyük zararları oluyor. Şeker hastalığı yani gebelik şekeri dediğimiz gebelik şekeri ciddi bir rahatsızlık, ciddi bir hastalıktır. Onun için önlem almamız lazım diye düşünüyorum. Ayrıca gebelik şekerinin tanısının konulabilmesi için çok daha kolay yollar varken niçin o yapılıyor diye ona itiraz ediyorum. Tabi bakanlığın kendi tutumudur” dedi.

 

“BAKANLIĞIN ÇIKARACAĞI BİR KURAL VARSA BEKLEYİP GERECEĞİZ”
Karatay, “Fakat mesela; annenin ileri derece de kilo almasını önlemek yeterlidir. Bu başka ülkelerde de uygulanıyor. Annenin rutin olarak günlük açlık ve tokluk seviyesinin takibi yapılması gerekiyor. Şeker yüklemesinin ayrıca tam kesin teşhisinin olmadığı da söyleniyor. Bakanlıkta bunu söylüyor. Kesin bunun teşhisi yoktur diye halbuki şeker hastası olmadan da annelere şeker teşhisi konulabiliyor bu testle. Ve yapılan araştırmalarda bunu gösterdi ki şeker hastası olmayan annelere sen şeker hastasısın denilerek onları strese sokuyorlar. Onun için buda tartışmalı bir hale geldi. Bakanlığın çıkaracağı bir kural varsa bekleyip gereceğiz. Karar ne ise ona uyarız” şeklinde konuştu.

 

“YASAK EKRANA GELEBİLİR. YALNIZ BEN SUSMAM”
Bir gazetecinin ‘Konuşma yasağı gelirse ne olacak’ şeklindeki soru üzerine Karatay, “Konuşma yasağı getirilirse bana hiçbir şey olmayacak; sizlere bir şeyler olacak. Ben konuşmaya devam ederim” diyerek yanıtladı.
“Yasak ekrana gelebilir. Yalnız ben susmam” diyen Canan Karatay, “Ben ezelden beridir hür yaşadım, hür yaşarım. Hangi dernek beni durduracakmış şaşarım” şeklindeki esprili sözleri katılımcıları güldürdü.

 

“BEN BİR PROFESÖRÜM, PROFESÖRÜ HİÇ KİMSE SUSTURAMAZ"
Profesörü kimsenin susturamayacağını belirten Karatay, “Ben bir profesörüm, profesörü hiç kimse susturamaz. Profesör olabilmek için birçok imtihanlardan geçmişim, ama çıkıp da şu okulda konuşamazsın diyemezler. Ben okullara çok gidiyorum ve öğrencilere o kadar çok faydalı oluyor ki hedefim o benim. Yani halk sağlığı için konuşuyorum” dedi.

 

“BAŞBAKANA KARATAY PRENSİPLERİ UYGULANIYOR”
Başbakan Ahmet Davutoğlu’na ‘Karatay Prensipleri’nin uygulandığını ifade eden Karatay, “Başbakanımız yakışıklı, şık, genç, dinç, gayet sağlıklı gözüküyor. Karatay Prensipleri uygulanıyor. Her şeyi doğal yiyor, ‘Pakete girmiş hiçbir şeyi yemiyorum’ diyor. Doktoru da ‘Marketten de hiçbir şey almıyor’ diyor. Ben bunu söylüyorum, ben yanlış bir şey söylemiyorum" ifadesini kullandı.

Yeni çıkardığı kitabıyla ilgili bilgiler veren Karatay, “Bu yeni kitap anne adayları için ve baba adayları için bir kitap. Sağlıklı bebek sahibi olmaları için. Sorunsuz ve sağlıklı bir gelecek için yazıldı” dedi.

prof. dr. canan karatay
sertifika
sağlık bakanlığı
Yorum (16)
Dr erhan
Değerli medimagazin editörleri, Canan karatay ile ilgili yaptığım yorumların yüzde 90'ını yayınlamadınız. Halbuki bir hakaret icermiyordu, okkalı eleştiriler vardı sadece. Sebebini anlamış değilim. Kadın çıkmış tüm bilim dünyasının zıttına insan sağlığını tehlikeye atacak şekilde açıklamalar yapıyor, biz bir eleştiri yayinlayamıyoruz. Allah'tan hak mıdır bu yaptığınız ? Ben simdi hakaret etmeden yaptığı garipliklerin sadece bir kısmını hakaret etmeden yazacağım , lütfen yayınlayın. Ben biliyorum ki karatay hocam bunları okuyor: 1- diyette karbonhidratın yeri yok diyor , kendisi lahmacun yiyor, üstelik lahmacun yiyerek zayıflayın diyor. 2- küçük çocuklara kahve için diyor, kafein miktarı bir çocuğu sabaha kadar uyunmaz. 3- dünyada ogtt'nin fetüse zarar verdiğini söyleyen tek bir çalışma yok ama bir sürü çalışma gösterip bu yazılarda zararlı olduğunu yazdığını söylüyor ama satır satır ben ve arkadaşlarım okudu, zararını anlatan bir cümlelik yer bile yok ??? 4- onbinlerce insanın statinlerini bıraktırdı, bunun hesabını kim verecek? 5 - dilediğiniz kadar fındık fıstık yiyin, hem sudan ucuz diyor. Kilosu 80 liraya kadar çıkıyor, üstelik 100 gramı 640 kalori. Ancak bir avuç yenebilir. 6- basına öyle Demeçler veriyor ki türkiyede tıbbı sadece kendisi biliyor, ona itiraz edenler Fizyoloji dahi bilmiyor, kendi hipotezlerini mutlak hakikat gibi anlatıyor. 7- karatayı meşhur eden medya aynı zamanda rezil etti. Çünkü 3 hafta önce TRT'de çıktığı programda diğer konuk imam hatip mezunu ve profesyonel tıp eğitimi olmayan bir şifacı bitkiciydi. Programda yaşananlar bir akademisyen için utanç vericiydi ve Nitekim bir bakanlık yetkilisi dayanamayıp programa telefonla katıldı ve karatayı yerin dibine soktu. O sırada karatay sadece gülüyordu ve hiçbir cevap veremedi. Daha ne diyeyim? Anlayana sivrisinek saz, anlamayan ..
0
Cevapla
mehmet ak
Hekim arkadaşlar eleştirilerimizi lütfen deontolojik ve etik yaklaşımlarla yapalım.Kim olur sa olsun,çıkarlarımıza ters olabilir,yanlış beyanlarda bulunabilir ama bu durumlarda yetkili merciler bellidir.Bir hekimin üstelik akademik bir kariyere sahip bir meslektaşına' bu kadın ' 'rezil olmak' gibi ifadeler kullanması hiç etik olmamış.
0
Cevapla
bartu
Canan Karatay'ın hekim olarak başarılı ve popüler olmasını kıskanmanız doğal sizde kendinizi geliştirin onun gibi akademik ünvanları bileğinizin hakkıyla alın sonra eleştirin. Günümüz yeni nesil doçentleri? gibi bir gecede statin yayını yazıp akademisyen olunmuyor.
0
Cevapla
Dr erhan
Oncelikle medimagazin editörlerine teşekkür ederim. Mehmet ak, eleştirilerim hakaret boyutunda olsaydı editörler yayınlanmazdı zaten. Bu nedenle bu elestirinizi kabul edemeyeceğim. Yazımda aynı zamanda hocam diye de hitap ettim , bir hakaret yok yani. Rezil olma biraz ağır eleştiri ama hakaret demek biraz abartı bence. Ayrıca durumu izah edecek daha uygun kelime bulamadım doğrusu. Ama olaya bir de şu açıdan bakın. Televizyonlara çıkıp bilim dünyası otoritelerinin zıddına iddiaları halka mutlak hakikat gibi anlatacaksın, itiraz edenleri Fizyoloji bilmemekle suçlayacaksın, binlerce doktoru hastaları karşısında zor durumda bırakacaksın, bütün bunlar ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilecek, ama biz biraz sert eleştiri yapınca etik olmamakla suclanacağız öyle mi?
0
Cevapla
Dr erhan
Dr Bartu bey, size teessüflerimi iletirim. Ben niye Canan hocamı kıskanayım? Bugün ekranlara çıkan binlerce profesör var. Hangisine bir itirazda bulundum? Hepsi kanıta dayalı tıp bilgilerini veriyor ve absürt ve aykırı bir iddiada bulunmuyor. Kendi fikirlerini mutlak hakikat gibi anlatmıyor. Canan hocam bunlara zıt iş yaptı diye elestirdigimizde kimisi hakaret etme diyor, kimisi beni kıskançlık ile suçluyor. Bu nedir ya! Bir akıl tutulması yaşıyoruz gerçekten. Muhterem hocam benim babaannem yaşında. Ben neden kıskanayım ki? Çok mesnetsiz suclamalarda bulunup ayıp ediyorsunuz ama bizim eleştirilerimize tahammül edemiyorsunuz.
0
Cevapla
Yorum Yaz
0/300

Bu haberler de ilginizi çekebilir