Sağlık Bakanlığı tarafından. 267 kalem kanser ilacının eczanelerden satışının yasaklanıp, kamu hastanelerine devredilmesi vatandaşı mağdur etti. Yeni dönemde hastaneler aynı etken maddeli ilaç grubunun en ucuzunu seçmeye başladı. Krizden ise en çok kanser hastaları etkileniyor. Mesane kanseri tedavisi gören Z.E., “Benim ilaçlarımı temin ettiğim bir eczanem vardı. Şimdi hastanelere verildi ve tedavide sürekli kullandığım ilaç değişti.” diyor. Küresel Eczacılar Birliği Platformu Başkanı Ecz. Halil Karakoyun, “Yeni dönemde hastaneler eşdeğer ilaç gruplarından sadece bir tanesini alıyor. Bir ilaç grubunda 5 ilaç varsa hastane ihaleye gidiyor ve en düşük fiyatlı ilacı alıyor. Aynı etken maddedeki ilacın gösterdiği yan etkiyi diğer ilaç göstermeyebiliyor. Yan etkiler kanserden daha tehlikeli. Hasta, başka yerden ilaç alamadığı için de o ilacı kullanmak zorunda. Doktorlar farklı bir ilaç yazamıyor. Çünkü hasta genelde görmüş olduğu tedavilerden dolayı bünyeleri zayıf düşüyor.” diyor.
Ecz. Halil Karakoyun, mevcut durumun 1990'lara dönüş olduğunu söylüyor. Karakoyun, “Kahramanmaraş'ın bir ilçesinde bulunan kanser hastası, kemoterapi için şehir merkezine gitmeden de tedavisini gerçekleştirebiliyorsa ilaca nasıl ulaşacak? Her kamu hastanesinde bulunmayan ilaçları hasta nereden temin edecek? Mecburen ilaç bulunan hastaneye yönelecek ve o hastanede yoğunluk oluşacak. Daha önce SSK hastanelerinde ilaç almak için vatandaşları sabahın köründe kuyruğa dikiyorlardı. Şimdi de aynı şekilde onkoloji bölümlerinin önüne dikecekler..” ifadesinde bulundu.
İstanbul Eczacılar Odası Başkanı Semih Güngör ise “Uygulamanın iptal edilmesi için dava açtık. Mahkemeden yürütmeyi durdurma kararı bekliyoruz.” diye konuştu.
Eşdeğer ilaç, kaliteli üretim zincirinden geçmişse kullanılabilir
Uluslararası Kanser Savaş Örgütü (UICC) Başkanı ve Hacettepe Üniversitesi Çocuk Onkolojisi Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tezer Kutluk: “İlacın fiyatının düşük olması ürüne göre değişir. Eşdeğer ilaç gerçekten de eşdeğer ve kaliteli bir üretim zincirinden geçmiş ise kullanılabilir. Yani ilacın fiyatının ucuz olması, o ilacın kalitesiz olması anlamına gelmez. Sağlık Bakanlığı tarafından ruhsatlı bir ilaç ise sorun olacağını da tahmin etmiyorum. Bir ürünün fiyatı ile değerlendirilmemesi gerek. Fakat hastanın ilaca erişiminde sıkıntı olmaması gerekiyor. Hastamızın selameti açısından ilaca ulaşımın hızlı olmasını isteriz.”