SGK alt kademelerden kaynaklanan bir takım hataların yapıldığını ve bunun kurumu zarara uğrattığını dile getiren Özcan, löseminin tedavi seçenekleri ile ilgili şu açıklamalarda bulundu;
‘’Löseminin kesin tedavisi kök hücre nakli ile yapılır. Kök hücre nakli için birinci verici adayı aile içindeki tam tutan kardeştir. İkinci verici ihtimali de dünya ilik bankasıdır. Dünya ilik bankasında bugün 25 milyon verici var. Uygun nakli buradan bulma olasılığımız da %35. Aileden tutan oran %30 ve ilik bankasından bulunan oranı da %30-35 olarak ele alırsak geriye %40’lık bir oran kalıyor. Yıllarca Türkiye’de de kök hücre bankası kurulması isteğinde bulunduk ve neden geçiktiğini bilmiyoruz ama geçen sene Türkiye’de kök hücre bankası kuruldu ve kurulur kurulmaz da inanılmaz faydalı oldu. TÜRKÖK, şuanda göz bebeğimiz ve hep beraber de destekliyoruz. TÜRKÖK bugüne kadar Türkiye’den 50 hastaya verici buldu.‘’
Haploidentik nakil için geç kalınıyor
Kök hücre naklinin yapılamadığı durumlar için, son 10 yılda eski bir yöntem ile ilgili yeniden çalışıldığını ve iyi bir başarı elde edildiğini dile getiren Özcan, Haploidentik Nakil adı verilen bu yöntem ile başarının yaklaşık olarak tam tutan kardeş seviyelerine ulaştığını kaydetti. Konu ile ilgili SGK’nın uygulamaları hakkında açıklamalarda bulunan Özcan,
‘’SGK’nın anlaşılamayan bir uygulaması var. Nakil eğer aileden bulunamaz ise, 3 ay dünyadan tarayacaksın. 3 ay dünyadan taradın bulamadın ancak o zaman haplo yaparsın. Haplo yaptığım zaman ben sana zarar mı veriyorum? Hayır. Haplo nakilin fiyatı akraba dışı nakile göre SUT’ta 10 bin TL daha ucuz. Bu bir suistimal nedeni olsa para kazanmaya çalışan kişi haplo değil de akraba dışı nakil yapmaya çalışır ve 10 bin TL daha fazla para kazanır. Ayrıca yurt dışından ilik getirdiğinizde yaklaşık 30 bin dolara yakın da yurt dışına para ödüyorsunuz. Artı 10 bin TL nakil ücreti, artı 90 günlük zaman kaybı var. Lösemili hastanın 9 günü yok.‘’dedi.
Bu konu ile ilgili SGK’ya hem sözlü hem de yazılı bildirimde bulunduklarını ve henüz cevap alamadıklarını dile getiren Prof.Dr Muhit Özcan, uygulamanın hem hastaların hastalıklarının nüks etmesine neden olduğunu hem de SGK’yı zarara uğrattığını ifade etti.
Bu konuda Amerika’da ilginç uygulamaların olduğunu da dile getiren Özcan, ‘’Amerika’ da bazı eyaletlerde kardeş verici olmayınca, eyalet dışına para gitmesin diye akraba dışı tarama yapmıyorlar ve direkt haploidentik nakile geçiyorlar. Para boyutunu bir yana bırakırsak, doktor hastasını iyileştirmek için, bilgi ve tecrübesini kullanarak en iyi tedaviyi seçmez mi? Hekim olarak benim bir terazim var.‘’ dedi.
‘’SGK’nın akraba dışı tarama kuralı nerede yazıyor belli değil’’
Haploidentik nakil için SGK’nın uygulamalarındaki yanlışlığa dikkat çeken Prof.Dr.Muhit Özcan, ‘’SGK’ nın 90 gün akraba dışı tarama kuralı nerede yazıyor belli değil. Bir tane alt seviye memur önüne gelen belgede diyor ki, bunda 90 gün tarama raporu eksik. Bu nedenle hastalar kaybediyor, SGK kaybediyor.’’ ifadelerini kullandı.
Lösemi genç kızdan mektup
LLMBIR Derneği’ne, akut lösemi hastası 20 yaşında bir genç kızdan gelen mektubu basın mensupları ile paylaşan Özcan, ‘’ Bakın elimde bizim hasta derneğini hitaben yazılmış bir hasta mektubu var. Diyor ki , ‘’Tedavi görmekteyim, hastalığımın nüksetmesi ve aldığım tedavinin yanıt vermemesi nedeni ile doktorlarım tarafından x ilacı tedavim için önerildi. İlacın yurt dışından tedarik edilmesi için, 1 Mart 2016 tarihinde Sağlık Bakanlığı’ndan onay alındı. Ancak şuana kadar ilacım tedarik edilemedi.‘’
SGK’yı bu hantallıktan kurtarmalıyız
Derneklerine gelen hasta mektubu ile ilgili açıklamalarını sürdüren Özcan, ‘’SGK diyor ki ilacı al kardeşim biz sana öderiz. İlaç 100 bin Euro. Ben buna diyorum ayıptır, yazıktır, günahtır. 2 ay bir hafta. Başka bir şey demeyeceğim. SGK bizim SGK’mız başka SGK’mız yok . SGK bize lazım SGK’yı düzeltmek ve bu hantallıktan kurtarmamız lazım.’’ ifadelerini kullandı.
