Karaciğer sirozuna bağlı ağır yemek borusu kanamaları geçiren 4 çocuk babası besici Mehmet Şen’in (52) bir an önce nakil olması gerekiyordu.Kızı Arzu Ekşi (33), karaciğerini babasına vermeye hazırdı. Ancak Şen’in başka ciddi sağlık sorunları vardı. 25 yıldır diyabet ve hipertansiyon hastasıydı. Yine karaciğer yetmezliğine bağlı böbrek yetersizliği sorunu da bulunuyordu. Ayrıca kalp damarları da ciddi oranda tıkalıydı. Testler kalp krizi geçirdiğine işaret ediyordu. Hastane hastane dolaşıyor ancak doktorlar çok riskli olduğunu söyleyerek ameliyatlara yanaşmıyorlardı.
KALBİ HAZIRLANDI
Nihayet, İstanbul Yeni Yüzyıl Üniversitesi Gaziosmanpaşa Hastanesi’nde karşılaşabileceği bütün riskleri hatırlatan doktor konseyi, Şen’in ameliyatına karar verdi. Geçtiğimiz 17 Mart’ta, önce kalp ve damar cerrahı Prof. Dr. Denyan Mansuroğlu ve ekibi üçlü baypass’ını yaparak, kalbini bir sonraki ameliyata hazırladı. Yoğun bakımdan ve solunum makinesinden hiç ayrılmadan yaklaşık 20 saat sonra bu kez genel cerrahi ve organ nakli uzmanı Prof. Dr. Ayhan Dinçkan, kızından aldığı karaciğeri Şen’e nakletti. Yaklaşık 45 gün hastanede yatan Şen, önceki gün taburcu oldu.
‘O BİZE CESARET VERDİ’
Prof. Dr. Denyan Mansuroğlu: “Çok riskli bir ameliyattı. Üstelik kriz nedeniyle kalbi darbe yemişti. Ameliyattan sonra kan sulandırıcı vermek zorundaydık. Ama kanama riski vardı. Yoğun bakımda uyansa da ikinci ameliyata kadar ilaçlarla uyuttuk. Ertesi gün ikinci ameliyata hazır oldu.”Prof. Dr. Ayhan Dinçkan da şunları söyledi: “Organ nakli tek başına zaten çok yüksek riskli bir ameliyat. Karaciğer nakli için hastanın kalp ve akciğer sisteminin tam sağlıklı olması lazım. Hastanın sorunları kalp ve damar ile karaciğerden de ibaret değildi. Tek çaremiz vardı, iki hayati riski aynı anda bertaraf etmek. Mehmet Bey, ‘Ben yaşamak istiyorum’ diyerek bizi de cesaretlendirdi. 3 gün yoğun bakımda tuttuktan sonra odaya alarak iki ekip birlikte takip ettik.”
