Medimagazin logo

Bakanlık tıp fakültesi kuruyor! Yasa TBMM'de kabul edildi!

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda, Gençlik ve Spor Bakanlığı, internet suçları, İGDAŞ'ın özelleştirilmesi, Sağlık Bilimleri Üniversitesi kurulması, Kızılay ve Yeşilay ile ilgili düzenlemeleri de içeren "Torba Kanun" teklifinin ilk 4 maddesi kabul edildi.
Bakanlık tıp fakültesi kuruyor! Yasa TBMM'de kabul edildi!
Abone Ol:
Medimagazin google abone ol

Teklifin görüşmeleri sırasında 4. madde üzerinde söz alan CHP İzmir Milletvekili Rahmi Aşkın Türeli, üniversitelerin bütçesini mütevelli heyetinin onaylayamayacağını, bunun anayasaya aykırı olduğunu söyledi.

Türeli, şunları kaydetti:

"Anayasa Mahkemesi bu hükmü iptal edecek, çok net bir durum var ortada. Bu konuya ilişkin sistem zaten ilgili yasalarda tanımlanmış. Bu tip bir değişlik hiçbir devletin hiçbir planlamasında yer almıyor. Belli ki bu konu hiç tartışılmamış. Bu teklif ile üniversitelere ilişkin yeni bir sistem yaratılmak isteniyor ama bu sistem Anayasa'ya uyumlu değildir."

MHP Antalya Milletvekili Mehmet Günal da AK Parti Konya Milletvekili Kerim Özkul'un iki farklı kanun teklifinde imzasının farklı olduğunu iddia ederek, "Meclis Başkanlığı'na yazı yazıp yarın sabah ıslak imzalarını isteyeceğim. Gerekirse adli tıbba 'bu imzalar aynı adamların mı' diye soracağım. Bu iki imza aynı mı? Birinin kuyruğu nerede, biri nerede? Birinde 'ö' var, birinde yok. Bu Meclis'e, bize hakarettir" dedi.

-Kabul edilen maddeler

Teklifin kabul edilen bazı maddeleri şöyle:

Lisans mezunu ebeler meslekleriyle ilgili lisansüstü eğitim alarak uzmanlaştıktan ve diplomaları Sağlık Bakanlığı'nca tescil edildikten sonra uzman ebe olarak çalışacaklar. Ebeler meslekleriyle ilgili olan özellik arz eden birim ve alanlarda belirlenecek esaslar çerçevesinde yetki belgesi alacaklar.

Ek ders ücretleri, özel eğitime muhtaç öğrencilerin eğitim ve öğretim gördüğü kurumlarda görevli öğretmen ve yöneticiler ile bu öğrencilere yönelik olarak açılan özel sınıf öğretmenlerine ve cezaevlerinde görevli öğretmenlere yüzde 25, Milli Eğitim Bakanlığı Örgün ve Yaygın Eğitimi Destekleme ve Yetiştirme Kursları Yönergesi kapsamında görev alan yönetici ve öğretmenlere yüzde 100 fazlasıyla ödenecek.

Teklifle İstanbul'da Sağlık Bilimleri Üniversitesi adıyla yeni bir üniversite kurulacak. Üniversite; Tıp Fakültesi, Sağlık Bilimleri Fakültesi ile Sağlık Bilimleri Enstitüsünden oluşacak.

Üniversitenin mütevelli heyeti, Sağlık Bakanı, Sağlık Bakanlığı Müsteşarı, Rektör, Bakanın seçeceği bir üye ile Yükseköğretim Kurulu tarafından seçilen profesör unvanına sahip bir üye olmak üzere, toplam 5 üyeden oluşacak.

Üniversite, yabancı dilde eğitim veren program açma, yabancı yükseköğretim kurumları ile ortak program yürütme de dahil olmak üzere yurt dışındaki yükseköğretim kurumlarıyla her türlü iş birliğine dair protokol yapabilecek.

Mekteb-i Tıbbiyye-i Şahane adıyla hizmet vermek üzere inşa edilen ve halen Marmara Üniversitesi adına tahsisli olan Haydarpaşa Kampüsü, Sağlık Bilimleri Üniversitesine tahsis edilecek.

Komisyon, teklifin görüşmelerine 3 Şubat Salı günü devam edecek.

bakanlık
tıp
fakültesi
kuruyor!
yasa
tbmm'de
kabul
edildi!
Yorum (19)
ERKAN CEYLAN
Hayırlı olsun.
0
Cevapla
esatbdr
prof süremin üzerinden 10 yıl geçmiş olsa ve de bana sıra gelinceye kadar bir çok kişinin prof titrini almış olduğunu görecek olsam da bu kanunun adil olduğuna inanıyorum.
0
Cevapla
www.aciamagercek.com
MİLLİ İRADEYE BOŞUNA KARŞI ÇIKMAYIN Bilim dünyamız ve üniversiteler, asırlardır bilim ve teknolojik yönden kastre edilmiş ve ülkeyi pazar haline getiren küresel sisteme harem ağası gibi bağlanmış bulunuyor. Harem ağası yapmanın yolu, önce bilim ve teknoloji üreten yolu budamak, sonra da teknolojik üretime ve kazanca dönüşmeyen sözde bilimsel çalışmalarla kıt kaynakları tüketmek : Bilimsel masturbasyon. Yapılan anlamsız araştırmalar ve ithal edilen akıllı telefonlar kendini tatminden başka bir işe yaramıyor. Modern sömürgecilik adı verilen bu sistemin amacı, cep telefonundan uçağa, ilaçtan aşıya ülkeleri acıtmadan sömürmektir. Bu akıl oyunu, Üniversite – Sanayi bağını keserek teknoloji üretimini önlerken, herkes bilim ve araştırma yapacak diyerek kıt kaynakları tüketiyor. Sonuç : bilim ve teknolojide mandacılık. Kısırlığın nedeni bu. Herkes güya araştırma yapıyor da hangi sorunumuz çözülüyor ve kaç para kazanıyoruz bilen var mı? Halbuki, kıt kaynakları, ‘Bilim ve Teknoloji Merkezleri’nde hayati ihtiyaçları üretmek için harcamak gerekiyor. Halkın imkanlarıyla kurulan ve yaşatılan üniversiteler, bu haremağası modelinden kurtulmalıdır. Neden mi? Kaynaklar sonsuz değil sınırlıdır. Bu sınırlı kaynakların bilimsel anlayışla ve akıllı kullanımı gerekiyor. Aksi halde aspirinden uçağa, aşıdan domates tohumuna kadar binlerce teknolojik ürüne harcanan para, bilim üreten ülkelere sürekli hediye edilir. Patent ve teknoloji üreten ülkeler, bu hediye ile gelişir süpergüç olur. Bilim ve teknoloji üretemeyen ülkeler ise, bilimsel masallarla uyutulan sömürgelere dönüşür. İşin özü bu. ‘Ulusal Araştırma Merkezi’ gibi bilim kurumlarında kıt kaynakları toplamak, aşıdan depreme kadar ülkenin önemli sorunlarını çözecek araştırmalara yönelmek gerekiyor. Bu temel sorunu akıl etmek kimin görevi? Tabii ki Milli iradenin görevi. Halkın imkanlarıyla kurulan ve yaşatılan üniversiteler, halkın denetiminde olmalı. Peki nasıl olacak? Milli irade yoluyla. Bizler yapamıyorsak hiç değilse yapması gereken iradeye engel olmayalım. Ya bir yol bulun, ya da yoldan çekilin ! www.aciamagercek.com
0
Cevapla
Mücahit Altuntaş
Sayın acıamagerçek yazmış."Halkın imkanlarıyla kurulan ve yaşatılan üniversiteler, halkın denetiminde olmalı. Peki nasıl olacak? Milli irade yoluyla" Sayın Yeşilçimen ,buradaki "milli irade" kavramını açarmısınız ? Tam olarak neyi kastediyorsunuz ?
0
Cevapla
www.aciamagercek.com
MİLLİ İRADE NEDİR, KİM TEMSİL EDER? Her yer okul ve üniversite dolu ama en basit Milli irade kavramının ne anlama geldiğini bile öğretemiyor. Milli irade, milletin iradesidir. Atanmış değil milletin oylarıyla seçilmiş TBMM ve aldığı kararlar ve çıkardığı kanunlar milli iradenin tezahürüdür. Milletin oylarıyla seçilen Cumhurbaşkanı ise Milli iradenin tecelli ettiği en üst makamdır. Kabul edin veya karşı çıkın, beğenin veya beğenmeyin demokrasi içindeki tanımı böyledir.
0
Cevapla
Yorum Yaz
0/300

Bu haberler de ilginizi çekebilir