Medimagazin logo

'Tamponları saymak hemşirenin görevidir' demişti, hem doktora hem hemşireye dava açıldı

Adli Tıp Birinci İhtisas Kurulu, doğumu yaptıran doktor Ü.Ç. ile malzeme sayımından sorumlu olan ameliyathane hemşiresi H.C.'yi kusurlu buldu. Savcı bu rapor ve toplanan diğer delillerle iddianame hazırladı. Buna göre savcı, doktor Ü.Ç. ile hemşire H.C. hakkında taksirle ölüme neden olmaktan 6 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açtı.
Kaynak: SABAH
'Tamponları saymak hemşirenin görevidir' demişti, hem doktora hem hemşireye dava açıldı
Abone Ol:
Medimagazin google abone ol

Buca'da oturan Harika Kanık, 26 yaşındaki Figani Kanık ile 2 yıl önce evlendi. Hamile kalan Harika Kanık, geçen yıl 13 Nisan'da özel bir hastanede doğum yaptı. Sezaryenle yapılan doğumun ardından kızını kucağına alıp, annelik heyecanı yaşayan genç kadının karnındaki ağrı ve halsizliği geçmedi.

Birkaç kez gittiği doğumu yaptıran kadın doğum uzmanı Dr. Ü.Ç., iddiaya göre ağrıların sezaryenden kaynaklandığını belirterek, ağrı kesici almasını söyleyip kadını evine gönderdi. Bu sorundan kurtulmak için çare arayan Harika Kanık'ın rahatsızlığına teşhis konulamadı. Doğumu yaptıran Dr. Ü.Ç., son olarak Kanık'ı, Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne gönderdi. Burada tedaviye alınan Harika Kanık'ın kanında yüksek miktarda iltihap bulundu. İltihabın tedavi uygulanmasına rağmen düşmemesi üzerine Harika Kanık'ın ameliyata alındı.

UNUTULAN SARGI BEZİ

Özel hastanede doğumu gerçekleştiren Ü.Ç.'nin, Harika Kanık'ın rahminde sargı bezini unuttuğu, bunun zaman içerisinde rahim duvarına yapışmasıyla oranın parçası gibi algılandığı, zehirlenme ve ardından vücutta iltihaplanmaya neden olduğu saptandı. Farklı bölümlerde uzmanlaşmış cerrahların çağırıldığı 6 saat süren ameliyatta, Harika Kanık'ın rahminin tamamı ile idrar kesesinin bir bölümü alındı. Operasyondan sonra yoğun bakım ünitesine alınıp uyutulan Kanık, vücuduna yayılan iltihabın organlarında yarattığı tahribatın tedavi edilememesi üzerine, ameliyattan 8 gün sonra 23 Ekim'de hayatını kaybetti.

Olay sonrasında yıkılan Harika Kanık'ın eşi ve ailesi, yaşadıklarına isyan etti. Aile adına avukatları, başta doğumu yaptıran doktor olmak üzere sorumluluğu bulunanlar hakkında hem savcılığa suç duyurusunda bulundu, hem de İzmir 5'inci Tüketici Mahkemesi'nde 330 bin lira manevi tazminat istemiyle dava açtı.

ADLİ TIP KUSURLU BULDU, SAVCI DAVA AÇTI

Genç kadının ölümüyle ilgili savcılık da soruşturmayı sürdürdü. Harika Kanık'ın ölüm nedeninin belirlenmesi için alınan numuneler İstanbul Adli Tıp Kurumu'na gönderildi. İncelemeler sonrasında, Adli Tıp Birinci İhtisas Kurulu, doğumu yaptıran doktor Ü.Ç. ile malzeme sayımından sorumlu olan ameliyathane hemşiresi H.C.'yi kusurlu buldu.

Savcı bu rapor ve toplanan diğer delillerle iddianame hazırladı. Buna göre savcı, doktor Ü.Ç. ile hemşire H.C. hakkında taksirle ölüme neden olmaktan 6 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açtı. Duruşmanın önümüzdeki günlerde asliye ceza mahkemesinde başlaması bekleniyor.

'TAMPONLARI SAYMAK HEMŞİRENİN GÖREVİ'
Bu arada Harika Kanık'ın ailesi adına avukatlarının açtığı dava sonrasında Dr. Ü.Ç. de, İzmir 5'inci Tüketici Mahkemesi'ne avukatı aracılığıyla daha önce yanıt göndermişti. Dr. Ü.Ç.'nin avukatı yanıt dilekçesinde, şu savunmayı yapmıştı:

"Müvekkilim 13 Nisan 2016 tarihinde Harika Kanık'ın sezaryenle doğum yapmasını sağlamıştır. Ölüm olayı ise aylar sonra, 23 Ekim 2016 tarihinde meydana gelmiştir. Ameliyatla ölüm olayı arasında Harika Kanık, sadece bir kez müvekkilime başvurmuştur. Müvekkilim de kontrolleri sonrasında, çalıştığı özel hastane enfeksiyon bölümü ve yeterli uzman kadrolara sahip olmamasından dolayı başka bir hastanede tanı ve tedavi önermiştir. Zaten kendisine bu safhada yüklenen yükümlülük, enfeksiyon bölümü bulunan bir hastane önermek ve bilgilenme yapmaktan ibarettir. Bu görev eksiksiz yerine getirilmiştir. Harika Kanık'ın tedavisini asıl gerçekleştiren Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi'dir. Tanı önerilen tarih ile ölüm tarihi arasındaki 4 aylık sürede, tedavisinin yapılamamış olması, ölüm olayında diğer kişi ve kuruluşların sorumluluğunun bulunduğunu ortaya koymaktadır."
Ameliyatlarda tampon ile sargı bezi sayılmasının Dr. Ü.Ç.'nin görev ve sorumluluğunda olmadığını ileri süren avukat şöyle devam etmişti:

"Tamponların sayılması, kaydedilmesi ve gerekli özelliklere sahip tampon kullanılması müvekkilimin görev ve yetkisine girmemektedir. Tamponun unutulduğu iddiasına ilişkin müvekkilimin herhangi bir kusuru bulunmamaktadır. Harika Kanık'ın ölüm sebebi ameliyat sırasında tamponun unutulması olarak kabul edilse dahi, tüm sorumluluk Özel H. Hastanesi'ne aittir. Tamponların sayımı ve kaydedilmesi, müvekkilimin değil, ameliyatta bulunan hemşirenin görevidir. Müvekkilimin yetki ve görev içinde olmayan bir eylemden sorumlu tutulması, mümkün değildir. Ameliyatta görev alan hemşireler, tüm tamponların çıkartıldığını beyan etmiştir. Ameliyat sırasında radyolojik inceleme ile tespiti mümkün olan tampon kullanmış olsa, unutulduğu iddia edilen tamponun varlığı kolaylıkla tespit edilebilecekti. Hastane tarafından yeterli özellikte malzeme kullanılmaması, tamponun varlığının tespitini zorlaştırmıştır. Bu nokta bakımından da sorumluluğun, söz konusu hastanede olduğunun kabulü gerekir."

 

tıp hukuku
harika kanık
dava
tampon
ameliyat
taksirle ölüm
Yorum (16)
aydin sinal
tamponu saymak veya saymamak sanki to be or not tobe oldu.benim merakim sezeryanla ölüm arasnda gecek 4 ay süre,bu sürede rahmetli kadinin hic agrisi olmadimi?,ates ,iltihaplanma belirtileri,akinti yapmadimi? hic bir kimse bir vaginal muayene etmedimi?kimsenin aklina-belki parca kalmis-diye küretaj yapma fikri gelmedimi? septik soktan hasta kaybedilenceye kadar hicbir hekim(lafin gelisi diyorum yoksa hekimlikle alakalari yok) bu hastayi tedavi etmedimi?herkes basindan savmis,herkes vurdumduymaz davranmis simdide hemsire tamponu saymadi diye piskinlik yapiyorlar.Tekrar soruyorum:gecen 4 ay icinde nicin bir vaginal muayene,bir kürtaj yapilmamis? antibiyotige cevap vermeyen aneorob bakterilerin rahmi gangren yapip hastayi öldürmesine göz yummaya gerek olmadan bir hysrektomi ile hasta kurtulmazmiydi? Tampondan ,hemsireden önce bu sorulara cevap verin.
6
Cevapla
Ali
Hemşireler de karar verme yetkisi istiyorlardi. Al sana yetki al sana sorumluluk al sana ceza. Buyuk ihtimalle ceza almayacak iş doktora kalacak. Demek doktorculuk oyunu gibi değilmiş yetki istemek. Ciddi bir iş bu
5
Cevapla
ömer hayyam
GERÇEKÇİ VE AT GÖZLÜGÜYLE OLAYA BAKMAMAK LAZIM. ... 7500 TL = 1 Adet doğum ücreti minimaldir. Candan can ayrılıyor ve bu türkiyede yarım ton odun fiyatına üllke genelinde merdiven altı , sağlıksız hastane ortamlarında, yarım ton odun parasına susuzluğu-açlığı tavan yapmış olan hastane patronlarının insiyatifine bırakılmış. Doğum için devlet ve vatandaş para vermiyor. Ama doğuma para vermiyen vatandaş 2000tl ye bebek arabası, kilosu 200 tl ye çikolata almasını biliyor. OECD ülkelerinde 1 adet vajinal doğumun ortalama fiyatı 4000 USD yani 4000 x 3.52 = 14000 TL.... Biz 14 binin peşinde değiliz....emeğimizin karşılığının yarısını versen yeter.... Küba'da sezeryan oranları ve anne-bebek ölüm oranları çok düşük , çünkü orada emeğe saygı var.... şöyle ki: 1 hekim ayda 20 USD kazanıyor, ayda 20 USD!!! ama 1 adet doğum için devlet 100 USD ödeme yapıyor....yani 1 aylık maaşın 5 katı....bu hem bebeğe hemde anneye hemde doktora hemde toplumun geleceğine verilen önemi gösteriyor.... bizimkiler ise halen aklımızla alay ediyor, gel 1000 TL ye sen doğurt ve senin cebine 1000 tl girsin.... hemde sevap kazanırsın.... OECD ülkelerinin çok altında bir doğum ücret geri ödemesi mevcut, yani sağlık gibi önem, özen ve ehemniyet gerektiren , hatta kişiye özel olması gereken riskli bir cerrahi işlem olan doğumun SÜRÜMDEN KAZANÇ elde edilir formatına sokulması neticesinde gelişmiş bir olay olduğunu anlamamak için vicdansız ve gafil olmak lazım. 1 doğum için OECD ülkeleri ortalama 4000 USD harcamaktadır , yani devletin geleceği olan, vatandaş adayı olacak fetusa ve anneye 4000 USD harcıyor.... parası çok olduğu için veya enayiliklerinden dolayı 4000 USD harcamıyorlar tabiki.... bizim devletimiz ise 150 USD harcamaktadır, bir sıkıntı çıktığında ise, aslında suçlu olan kendisidir çünkü sağlık olgusunu SÜRÜMDEN KAZANÇ şeklinde normalleştirmiştir, suçlu kendi ama bu suçu idari ve adli soruşturmalar ile sağlık çalışanlarına yıkmaktadır, sessizce çalışanları ve hastayı olmayan adalet mekanizmasında horoz dövüşü yaptırmakta ve bundanda para kazanmaktadır. sonra 1 adet doğum için minimum 7500 TL harcamamış tüketici = gebe ve aileside suçludur + ahlaki olmayan cimrilik -PİNTİLİK yapmışlardır. Zaten onlar için doğum ve bebek için para harçamak enayilik ve aptallıktır, çünkü gebenin ve bebeğin rızkını Allah veriyor, vermesede önemli değil çünkü tohumuna para vermedim diyor....hemşire ve diğer ameliyat personelide asgari ücret ile büyük ihtimal çalışıyordur, köle gibi gece gündüz asgari ücrete çalıştırılmışlardır, fazla mesai asla verilmemiştir..... Hastane patronu, hatta hissedarlar ve mesul müdür bile sorumludur.... Türk borçlar kanunu MADDE 66- Adam çalıştıran, çalışanın, kendisine verilen işin yapılması sırasında başkalarına verdiği zararı gidermekle yükümlüdür. Adam çalıştıran, çalışanını seçerken, işiyle ilgili talimat verirken, gözetim ve denetimde bulunurken, zararın doğmasını engellemek için gerekli özeni gösterdiğini ispat ederse, sorumlu olmaz. Bir işletmede adam çalıştıran, işletmenin çalışma düzeninin zararın doğmasını önlemeye elverişli olduğunu ispat etmedikçe, o işletmenin faaliyetleri dolayısıyla sebep olunan zararı gidermekle yükümlüdür. Adam çalıştıran, ödediği tazminat için, zarar veren çalışana, ancak onun bizzat sorumlu olduğu ölçüde rücu hakkına sahiptir. SON SÖZ: Malasef ülkemizde adalet aramak şuan maddi israf ve maneviyat kaybına , ruh sağlığının kaybedilmesine sebep oluyor. Bence önce aile, sonra hastane yönetimi, sonra bakanlık sonra adli memurlar , enson doktor ve hemşire hatalıdır.
6
Cevapla
Dr.Adana
Enfeksiyon bölümü olmaması bahanesi doktoru kurtarmaz. Hastanın karnında unutulan bezi enfeksiyon uzmanının mı bulup çıkarması gerekiyordu. Zaten antibiyotikle hallolacak bişey olsa hasta şu an yaşıyor olurdu.
6
Cevapla
mehmet ince
ameliyat önce ve sonrasında tampon,spanç ve çamaşırlar sayılır ilk sayımı hemşire ameliyata girmeden önce yapar,batın kapanırken sayı tam veya eksik diye söylenir,burada herşey tam denmiş herhalde ,ondan sonrada olaylar kopmuş iizmirin göbeğinde genç yaşta kadın ölmesi çok kötü,komplikasyonla ilgilene klnkler ne yapmış acaba?
2
Cevapla
Yorum Yaz
0/300

Bu haberler de ilginizi çekebilir