Medimagazin logo

"Sağlık hizmetlerini birbirinden ayırıcı bir sınıflandırma düşünmüyoruz"

Sağlık Bakanı Recep Akdağ, son zamanlarda çok sıkça tartışılan "Hastane Sınıflandırması Projesi" konusunda hükümete yönelik eleştirileri cevaplayarak, "Sosyal Güvenlik Kurumu bir sağlık sınıflandırması yapmayacak. Standart sağlık hizmetlerini birbirinden ayırıcı biçimde bir sınıflandırma düşünmüyoruz" dedi.
"Sağlık hizmetlerini birbirinden ayırıcı bir sınıflandırma düşünmüyoruz"
Abone Ol:
Medimagazin google abone ol

ANKARA (İHA) - Sağlık Bakanı Recep Akdağ, son zamanlarda çok sıkça tartışılan "Hastane Sınıflandırması Projesi" konusunda hükümete yönelik eleştirileri cevaplayarak, "Sosyal Güvenlik Kurumu bir sağlık sınıflandırması yapmayacak. Standart sağlık hizmetlerini birbirinden ayırıcı biçimde bir sınıflandırma düşünmüyoruz" dedi.


Bakan Akdağ, Türk Eczacıları Birliği'nin (TEB) Dedeman Otel'de gerçekleştirdiği 36. Büyük Kongresi'ne katıldı. Akdağ, burada yaptığı konuşmada, 5 yılda sağlık hizmetlerinde gerçekleştirdikleri yenilikleri anlattı. Gerçekleştirdikleri düzenlemelerle ilaca ve doktora erişimin önündeki engellerin kaldırıldığını belirten Bakan Akdağ, yılda devlet hastanelerine giden hasta sayısının 400 bin olduğunu yani bir kişinin yılda ortalama 6 kez doktora gittiğini kaydetti. Türkiye'de bir doktorun ortalama 100 hastaya
hizmet verdiğini ifade eden Akdağ, 'hekim sayısı yeterli' diyenleri eleştirdi.

Akdağ, hükümeti 'ilaçların eczane dışında satılmasına' zemin hazırlamakla suçlayanlara da cevap vererek, "Biz ilacın kesinlikle eczane dışında satılmasına izin vermeyeceğiz. Bu tür spekülasyonlara lütfen itibar etmeyin. Biz hükümet olduğumuz sürece bu kesinlikle olmayacak. Bizim böyle bir niyetimiz yok ve asla olmayacak. Eczane dışında başkalarının ilaç satmasının bir mantığı yok" şeklinde konuştu.

Bakan Akdağ, eczane açma yetkisinin tamamen TEB'e devredilmesi önerisine ise sıcak bakmadıklarını, bu konuyu kamu ile TEB'in birlikte yürütmesinden yana olduklarını söyledi. Muvazaa (eczacının diplomasını kiralaması) konusunda kendilerine ulaşan şikayetleri incelediklerini de söyleyen Akdağ, "Bir eczacının başka bir sermaye sahibiyle ortak olmasını nasıl önleriz? Doğrusu bu çok kolay değil. Varsa öneriniz bunu birlikte gerçekleştirelim" değerlendirmesinde bulundu.

Akdağ, konuşması boyunca oturduğu yerden kendisine laf atan bazı TEB üyelerine ise, "Hepimiz birbirimize saygı duyacağız. Ben Sağlık Bakanı olarak 3 saatimi bu kongreye vererek eczacılara verdiğimiz önemi gösteriyorum. Bizim kendimizi ispatlama gibi bir kaygımız yok. Biz kendimizi 22 Temmuz'da ispatladık. Laf atmayı medeniyetin bir ayıbı olarak görüyorum. Kim laf atıyorsa ona söylüyorum" diyerek tepki gösterdi.

Toplantı çıkışı gazetecilerin sorularını cevaplandıran Bakan Akdağ, Hastane Birlikleri Kanunu ve Hastane Sınıflandırması Projesi konusundaki eleştirilerin hatırlatılması üzerine şunları söyledi:
"Hastane Birlikleri Kanunu ile yaptığımız düzenlemeyle hastanelerimize belirli bir kalite standardı getiriyoruz. Zaten hastanelerimizin kalitesini sürekli yükseltmek için çaba gösteriyoruz. Kendi ayakları üzerinde tamamen durabileceğine inandığımız hastaneleri bir pilot çalışmayla Hastane Birlikleri haline getirerek, vatandaşa daha mükemmel hizmet sunmalarını sağlayacağız. Kendi pozisyonlarından gerileme olursa yönetimlerini değiştirme hakkını kanunda saklı tutuyoruz. Böyle esnek ve dinamik bir model.
Sosyal Güvenlik Kurumu'nun ödemelerine esas olacak sınıflandırmalar, hastane sınıflandırmaları yani klasik hastane kalitesi veya benzere uygulamalarıyla ilgili bir sınıflandırma değil. Burada maliyet esaslı bir tasnif yapılıyor. Yani örneğin bir üniversite hastanesinin harcamaları ile bir devlet hastanesinin harcamaları maliyet analizleri bakımından birbirinden farklı olabilir. Veya bir özel hastanenin kendi yatırımı finansman maliyetini kendi karşıladığı için bunlar dikkate alınacak. Yoksa Sosyal Güvenlik
Komisyonu bir sağlık sınıflandırması yapmayacak. Otelcilik hizmetleri, kanunda 'istisnai hizmetler' olarak belirtiliyor. Standart yatak hizmetleri dışında yani hastaya sunulan özel otelcilik hizmetleri kastediliyor. Yani bir hasta hastaneye yatar, kendisi ve refakatçisinin konaklayacağı ve tüm ihtiyaçlarını göreceği imkanlar temin edilir. Ama bunun dışında çok geniş ve süit odada hizmet alınmışsa sadece onun farkı alınacak. Otelcilikten kastedilen budur. Standart sağlık hizmetlerini bu anlamda birbirinden
ayırıcı biçimde bir sınıflandırma düşünmüyoruz."

"sağlık
hizmetlerini
birbirinden
ayırıcı
bir
sınıflandırma
düşünmüyoruz"
Bu habere ilk yorumu siz yapabilirsiniz...
Yorum Yaz
0/300

Bu haberler de ilginizi çekebilir