Medimagazin logo

Doktorların performansına siyasi ölçüm!

Zengin ülkelerde insanlara en fazla sağlık harcamasının yapıldığı dönem, ölmeden önceki son 2 ay-Meral Tamer'in yazısı
Doktorların performansına siyasi ölçüm!
Abone Ol:
Medimagazin google abone ol
Sağlık sektörünün tüm dünyada rekabete kapalı yapısına vurgu yapan 31 ocak ve 1 şubat tarihli yazılarıma okurlarımızın ilgisi büyük. Sizlerden gelen çok sayıda e - posta, faks ve telefonu, önümüzdeki günlerde enine - boyuna değerlendireceğim. Ancak doktorlara performans ölçümünün Türkiye'de neden uygulanamayacağıyla ilgili olarak, bir doktor okurumdan gelen şu can alıcı kısa e - postayı, zaman yitirmeksizin Sağlık Bakanlığı'nın dikkatine sunmak istiyorum:
"Önerilerinize emeğiyle geçinen bütün doktorlar katılır. Ancak bilindiği üzere ülkemizde Sağlık Bakanlığı kadroları, performansın bir takım siyasi düşüncelerin yandaşı olup olmama durumuna göre belirlendiği bir alan olarak kaldı. Halbuki performans, özü itibarıyla rekabete açık bir olaydır. Sizin getirdiğiniz öneri, ülkeyi toptan dönüştürecek sistemin bir parçasıdır, yani sağlık sektörüyle sınırlı bir olay değildir. Karar verilecek nokta ve irade şudur: Siyaset rant olmaktan çıkarılacak mı, çıkarılamayacak mı? Siyaset, rant olmaktan çıkartıldığı takdirde, çözümler kolaylıkla bulunabilir zaten."
Bu durumda kararı verecek olan merci, belki Sağlık Bakanlığı'nın da ötesinde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın bizzat kendisidir.

Son 2 ayın faturası
Gelelim kalkınmış ülkelerin sağlık sistemlerindeki tıkanıklığı aşmak için Davos'ta gündeme getirilen önerilere... G - 8 ülkeleri, aslında GSYH'larının % 9 - 10 gibi hatırı sayılır bir bölümünü sağlığa ayırıyorlar, ancak tıp teknolojisinin gelişmesine bağlı olarak her gün devreye giren yeni görüntüleme, tahlil ve tedavi sistemleri ve yaşlanan nüfus sonucu fatura kabardığı halde, hizmet alanın memnun edilmesi de mümkün olamıyor.
Davos'ta çözüm önerileri sıralanırken, zengin ülkelerde insanlara en fazla sağlık harcamasının ömürlerinin son yıllarında yapıldığına dikkat çekildi. Hatta ölmeden önceki son 2 ayın, kişinin tüm ömrü boyunca sağlık harcamalarında açık ara en büyük payı aldığı belirtildi ve dendi ki:
"Bu harcamaların yapılması beyhude. Çünkü hastanın yaşama ihtimali yok. Yaşama şansının sıfır olduğu hallerde ve özellikle yaşlı hastalarda, son ana kadar astronomik sağlık harcamalarının yapılması gerekli mi?"

Belçika'da ötanazi
Anladığım kadarıyla Belçika'da bu tür bir uygulama var. Daha doğrusu ötanaziye izin var. Hasta kendi hayatına son verme kararını kendi verebiliyor. Fransa'da ise şöyle bir yöntem uygulanıyormuş: Eğer hasta yaşlıysa ve hiçbir şekilde iyileşme umudu yoksa ve bilinci yerindeyse, son ana kadar tıbbın her türlü olanakları kullanılarak tedaviye devam edilip edilmeme kararı kendisine bırakılıyormuş. Ve hasta isterse, morfinle acı çekmeden ve morfin dozu arttırılmak suretiyle belli bir sürede ölüme gönderiliyormuş.
Kanada hükümeti, yaşlıların ve ağır hastaların son aylarını evlerinde geçirmelerine dönük bir uygulamayla masrafları aşağı çekmiş. Dün de yazmıştım. Devlet, kurtulma şansı olmayan hastaya, hastane yerine evinde sağlık hizmeti götürdüğünde; hemşire, basit cihazlar ve ilaçlarını sağladığı halde, hastaneye oranla çok daha az ödeme yapmış oluyor. Üstelik bu karar, sadece devlete tasarruf imkânı sağlamakla kalmıyor, hastane köşelerinde ölmek istemeyen yaşlıları, ağır hastaları ve onların yakınlarını da mutlu ediyor.

mtamer@milliyet.com.tr

Meral Tamer-Milliyet
doktorların
performansına
siyasi
ölçüm!
Bu habere ilk yorumu siz yapabilirsiniz...
Yorum Yaz
0/300

Bu haberler de ilginizi çekebilir