Medimagazin logo

Vakıf Gureba’da savaş

İSTANBUL’da sağlık hizmetlerinin nasıl yürütüldüğünü iyi anlayabilmek için eldeki belge ve bilgilere dayalı bir araştırma yapmak gerekiyor
Vakıf Gureba’da savaş
Abone Ol:
Medimagazin google abone ol
İSTANBUL’da sağlık hizmetlerinin nasıl yürütüldüğünü iyi anlayabilmek için eldeki belge ve bilgilere dayalı bir araştırma yapmak gerekiyor.

Vakıf Gureba’da 1.200 kişi görev yapıyor, servislerde ortalama 900 hasta yatıyor; hergün 3.500 hasta tedavi için girip-çıkıyor. Bunların bir de refakatçileri düşünülürse günlük insan trafiği 10 bin kişiyi buluyor.

Böyle büyük bir hastanede doğal olarak birşeylerin rantı da gündeme geliyor. Gureba’da uzun süredir bu gelişmeler yaşanıyor; dolayısıyla karşılıklı suçlamalar başlıyor, iddialar yargıya intikal ediyor.

Kantin ve otopark gelirlerinin ayda 150 milyar TL olduğu düşünülürse başta siyasetçiler olmak üzere bir çok kişinin elini bu kurumlara sokması hiç şaşırtıcı sayılmamalıdır.

12 yıl içinde 7 başhekimin gelip gitmesi olağan bir durum mudur?

Gureba’daki son gelişmeleri sorular sorarak yanıtlayalım:

Gureba Hastanesi Başhekimi Dr. Samancı neden görevden alındı?

- Hakkında karşılıklı olarak değişik iddialar ortaya atılıyor. Bir kesim Dr. Samancı’nın, hastane maaş ödemelerinin Vakıfbank’tan Akbank’a alınması ve bunun karşılığında bankadan 430 milyar ‘bağış’ alması ve bununla borsa da ‘kağıt’ oynaması... Ancak iddia yanlış... İki yıl önce göreve gelen ve geçen Temmuz ayında ise ‘bazı güçler’ tarafından görevden alınan Dr. Samancı, bu parayı dernek hesabına aktartıyor. Geçen yıl kantin ve otoparkın kapatılması sonucu gelirler kesildiği için derneğe bağlı olarak çalışan 120 kişinin maaş ve tazminatlarının ödenmesi bankanın bu ‘bağış’ parası ile yapıyor. Ancak Samancı, bankadan bağış almadan önce dernek çalışanlarının maaş ödenmesinde sıkıntı çekildiğinde, İş Bankası’ndaki hesabından aynı bankadaki dernek hesabına para aktarıyor. Ve kendi parasını kısa vadede geri alıyor.

Sadece hesabına dönen paraların belgeleri gösterilerek dernekten Samancı’nın hesabına para aktarılıyormuş gibi bir izlenim verilmek istenmesi doğru değil.

Bu olay, 2004’ün ilk altı ayında yapılmış; Akbank’tan ‘bağış’ alınmadan önce...Her ne kadar bu olay gündeme getirilmek istense de, belgeler iyi okunmuyor. Görevden uzaklaştırmaya Kardiyoloji Servisi’ne alınan 225 milyar liralık monitör ihalesiyle ilgili aynı hastaneden Dr. Servet Çevik’in İl Sağlık Müdürlüğü’ne yaptığı şikayetin neden olduğu anlaşılıyor. İlginçtir, Dr. Çevik ihalenin şartnamesini yazan kişi ve şimdi Okmeydanı Hastanesi’nde görev yapıyor. İstanbul İl Sağlık Müdür Vekili Dr. Mehmet Bakar, Haseki Hastanesi eski Bilgi İşlem Sorumlusu Dr. Adem Doğruyol’u ‘muhakkik’ olarak atıyor. Bu adaletli ve etik bir tavır mıdır?

GARİP BİR İLİŞKİ

Adem Doğruyol, bilgisayarla ilgilendiğine göre, hastane işleyişini bilir mi?

- Doktor ama kendi sorumluluk alanındaki hastanelere (Şişli Etfal, Haseki, Bakırköy Devlet, Samatya) bilgi işlem-otomasyon programlarını pazarlamakla tanınır. Doğruyol, Dr. Erhan Sarışın (Kuledibi) ve Dr. Kerem Kınık (Haseki) ile birlikte ‘4T Sağlık ve Bilgi İşlem Ltd.Şti’nin kurucu ortaklarıdır. Ancak geçen yıl Nisan ayında Vatan’da çıkan ‘Kendin pişir kendin ye’ başlıklı haber çıkıncaya kadar... Ayla Özcan’ın haberinde ‘İl Sağlık Müdür Yardımcısının şirketi, hastanelerin bilgisayar ihalelerini tek tek topladı’ diyordu. Doğruyol, ertesi gün ‘4T’nin sahibiyim ama ihaleleri bilmiyorum’ diye açıklama yapmıştı. Sağlık Bakanlığı’nın 15 ay önce açtığı soruşturma ‘sümen altına’ alınarak sonuçlandırılmadı. Bu gelişmeler karşısında ortaklığını devretmek zorunda kaldı. İTO’nun sicil kayıtlarında ‘eski ortak’ olarak hala gözüküyor. İstanbul’daki 32 hastaneyi denetleyen ve eskiden sahip olduğu firması faaliyetini sürdürürken, Adem Doğruyol’un bilgi işlem yönüyle tüm hastanelerin ihalesiyle ilişkisi varken bu soruşturmada ‘muhakkik’ olması ne derece doğrudur. Oynanan oyunlara karşı neden suskun kalınır, görmezlikten gelinir? 4T firmasının, Gureba’da bilgi işlem ihalesini alamadığı gözönüne alınırsa bu AKP çevrelerinin hiç dikkatini çekmez mi? Gureba’da bilgi-işlem programının aylık 20-30 milyar kiralarla değil bir yıllık mülkiyetinin ‘Esim Yazılım’dan 20 milyara alınması bir şeylerin döndüğünü göstermiyor mu?

TARİKAT-SİYASET İLİŞKİLERİ

Bezmi Alem Valide Sultan’ın, bu vakıftan bir menfaat sağlayan, bir mal götüren için vakıf bedduası vardır. Ne yazık ki, ‘Allahtan korkmayan’ birçok siyasetçi ve bürokratın eli bu hastanenin içinden çıkmıyor.

- Çok doğru... Hastane, siyasetçiler tarafından sürekli el değiştiriliyor. (Vakıflardan, SSK’ya, SSK’dan Sağlık Bakanlığı’na, şimdi de bakanlıktan yeniden asli sahibi olan Vakıflar’a geçiyor) Sanki rant pazarı kurulmuş, bir sürü tarikat ve cemaatin (başka bir deyimle AKP-MHP) etkinliği altına sokulmuş, çatışma alanı olmuş... Şimdi ne oldu biliyor musunuz? Kendisinin haksızlığa ve tertibe uğradığı belirtilen Dr. Nedim Samancı karşı atağa geçtiğini göreceksiniz. Hastaneye daha önce DMO’nden SSK’nın parasıyla alınmış IBM marka 225 bilgisayarın, (SSK) Samatya ve Şişli hastanelerine gönderilmesi isteniyor. Hastane, bugünlerde Vakıflara devredilirken, demirbaşların çıkartılıp götürülmek istenmesi vakıf bedduasından habersiz olanları ‘çarpar’!

Vakfın bilgisayarlarını, talimatına rağmen hastane dışına çıkartmayan Dr. Samancı’ya, Dr. Mehmet Bakar tarafından kınama cezası veriliyor, daha sonra da görevden alınıyor. Bilgisayarlar bugün hastanede hizmet veriyor. Ne gariptir ki, yeni başhekim Dr. Mustafa Şahin’e böyle bir emir verilmiyor.

KARŞI SUÇ DUYURULARI

Gelişmeler sadece bununla bitmiyor anlaşılan...

- Bu sorunun büyüyeceği anlaşılıyor. Görevden alınan başhekim Dr. Samancı, İl Sağlık Müdür Vekili Dr. Mehmet Bakar hakkında kendisine ‘yasadışı emir vermekten’; ayrıca kendisinden önce görevde bulunan 2001-2003 döneminin başhekimi Dr. Reha Baran ve hastane derneğinin yönetim kurulu üyelerini ‘usulsüz işletme açıp derneği zarara uğratmak’tan; yine hastane bünyesindeki ‘naylon fatura’ iddiasıyla sürekli gündeme gelen Gureba Geliştirme Vakfı’nın eski Başkanı olan yine Dr. Baran (Süreyyapaşa), yönetim kurulu üyeleri başta Dr. Şaban Odabaşı (1997-98 dönemi başhekimi) olmak üzere bütün mütevelliler ile eski vakıf müdürü Halit Başaran haklarında Fatih C. Savcılığı’na suç duyurusunda bulundu.

Gureba hakkında daha birçok olay var; bir sekreterin kasete alınan sözleri gibi...

Hürriyet / Yalçın Bayer
vakıf
gureba&#8217
da
savaş
Bu habere ilk yorumu siz yapabilirsiniz...
Yorum Yaz
0/300

Bu haberler de ilginizi çekebilir