Medimagazin logo

Sağlık Bakanlığı: Türkiye'de kanıtlanmış kuş gribi vakası yok

Sağlık Bakanlığı, Türkiye'de kanıtlanmış insan kuş gribi vakası bulunmadığını belirterek, bölgede, hasta hayvanlarla temas eden insan vakasının tespit edilemediğini bildirdi
Sağlık Bakanlığı: Türkiye'de kanıtlanmış kuş gribi vakası yok
Abone Ol:
Medimagazin google abone ol
Sağlık Bakanlığı, Türkiye'de kanıtlanmış insan kuş gribi vakası bulunmadığını belirterek, bölgede, hasta hayvanlarla temas eden insan vakasının tespit edilemediğini bildirdi.


Sağlık Bakanlığı'ndan yapılan yazılı açıklamada, Tarım ve Köyişleri Bakanlığı'nın 27 Aralık 2005'te Iğdır'ın Aralık İlçesi'nde kanatlı hayvanlarda “Avian İnfluenza” görüldüğü yönündeki açıklamasından sonra bakanlık olarak, Tarım ve Köyişleri Bakanlığı'nın bölgede aldığı önlemlere ilave olarak, bir dizi önlem alındığı belirtildi.

Bu çerçevede ilk olarak, bir heyet oluşturulduğu ve bu heyetin aynı gün içinde bölgeye intikalinin sağlandığı ifade edilen açıklamada, ayrıca sağlık personeli ve halka yönelik gereken eğitim faaliyetlerinin yapıldığı ifade edildi.
Bölgede, temaslılarda insan vakası tespit edilemediği belirtilen açıklamada, ancak Aralık ilçesinde kanatlı hayvanlara teması olan 9 kişiye tedbiren koruyucu ilaç verildiği bildirildi.

Açıklamada, şunlar kaydedildi:

“Bakanlığımızca oluşturulan ekip henüz bölgede iken, 31 Aralık 2005'te, Yüzüncü Yıl Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma Hastanesi Çocuk Hastalıkları Kliniği'ne Viral Pnömoni ön tanısıyla 4 kardeşin yatırıldığı öğrenilmiştir. Söz konusu hastalar, Ağrı ilinin Doğubeyazıt İlçesi'nden müracaat etmişlerdir. Hastalanan kişilerin hastalandığı için kesilen tavuktan yedikleri bilgisi alınınca, Sağlık Müdürlüğü ekiplerince hastalardan gerekli numuneler alınmış ve bu numunelerin ileri tetkik için Refik Saydam Hıfzısıhha Enstitüsü Laboratuvarı'na gönderilmesi sağlanmıştır. Söz konusu numunelerin hızlı testlerle tetkiki başlatılmıştır. Bugün öğleden sonra aynı hastaneye yine Doğubeyazıt ilçesinden 2 vakanın daha intikal ettiği öğrenilmiştir.”

Açıklamada, 30 Aralık 2005 itibariyle, tüm dünyada kanıtlanan insan vaka sayısının (kuş gribi) 142 olduğu, bunlardan 74'ünün ölümle sonuçlandığı kaydedildi.

Tüm ölüm vakalarının, Vietnam, Endonezya, Tayland, Kamboçya, Çin gibi Güneydoğu Asya ülkelerinden bildirildiği ifade edilen açıklamada, hastalığın insandan insana geçtiği kanıtlanan vaka olmadığı, vakaların tümünün kanatlı hayvanlardan insana geçiş şeklinde olduğu ifade edildi.

Türkiye'de kanıtlanmış insan kuş gribi vakası bulunmadığı vurgulanan açıklamada, konunun önemi açısından bölgedeki durumu daha ayrıntılı bir biçimde incelemek üzere, konunun uzmanlarından ve Bakanlık yetkililerinden bir heyetin daha oluşturulduğu bildirildi.


Hürriyet
sağlık
bakanlığı:
türkiye'de
kanıtlanmış
kuş
gribi
vakası
yok
Yorum (8)
uzman
Saygıdeğer hocam, uygulanmaya başlayan sistemde hastane ne kadar küçük ise karı o kadar çok oluyor. Büyük hastaneler bu sistemden kesinlikle zararlı çıkacak hastaneler. Sistem sağlık sistemindeki hantallığı ortadan kaldırma amaçlı olarak uygulanmaya çalışıyor. Rutin kolay işleri yaptığınız zaman kar ediyorsunuz, ancak spesifik işler yapılmaya başlandığında masraf artıyor, ve işte bu noktadan itibaren hastane zarar etmeye başlıyor. Mesela tüm Türkiyede endokrin klinikleri hastaneyi hep zarara sokan yerler durumunda. çünkü devletin 1 hastaya ödediği para 50 tl ise hastanın tetkikleri zaten 200-300 tlden aşağı tutmuyor. her abd'nda öğretim üyesi sayısının azalması, daha doğrusu tüm hastanenin çalışan sayısının azalması gerekiyor ki kişilerin eline yeterli katkı payı geçebilsin. Mesela Hacettepe gibi büyük hastaneler bu işten hep zararlı çıkacaklar. az adam çok iş, tam özel hastane zihniyeti. yapacak bir şey yok, herkes toplanıp nasıl adapte olunur o konuşulacak. Bu arada araştırma falan da heralde artık yapılamaz hale gelecek. Bahsettiğiniz diğer hastanelerin çoğu küçük hastaneler ve en başından beri harcamalarını kontrol altında tutan hastaneler. o nedenle onlar bu sisteme kolayca adapte oldular. Hiç kimse bu yeni sistemden memnun değil, ancak yapmamız gereken şu: bakanlık ile konuşulup eksiklikler gündeme getirilecek ve düzeltilecek, yoksa bakanlıkla kavga ederek bir sonuca ulaşamayacağımızı hepimizin görmesi gerekiyor. saygılar.
0
Cevapla
Murat
Merak etmeyin sevgili hocam, ülkemizin önde gelen (!) ünüversitelerinden Uludağ Üniversitesinde de aynı durum söz konusu. JCI' a akredite olan fakültede her şey arapsaçı. Neredeyse tüm öğretim üyeleri mutsuz. Doçentler ortalama 3000 TL civarında aldı.
0
Cevapla
Mehmet Sec
Sayın Hocam Performans sistemi sağlık bakanlığı ve bir çok üniversite hastanesinde yıllardır uygulanıyor. Kimseden ses yok. Hele performans sistemi uygulanmayan ama özel muayeneden bol para kazanan öğretim üyelerinden hiç ses yok. Onlar mutlu azaınlık. Ama ne zaman özel muayene kalktı iş performansa kaldı. Kavga gürültü başladı.Yıllardır performans sistemi ile ücret alan insanların yanına yaklaşmayanlar şimdi nasılda kavgaya başladılar. Özel muayene gelsin şu anda bütün patırtı ve gürültü biter. Çok üzgünüm ama gerçek bu. Gerisi yalan....
0
Cevapla
Bir Dost
''Tüm çalışanlar olarak siz neden zor durumdasınız?'' 2003 yılında mevcut sağlık politikalarının hayata geçirilme işaretleri belirdiğinde 1.MAYIS'ta yapılan mitingde TABİP ODASI pankartını Adana'daki tüm doktorlar adına sadece 22-yirmiiki- kişi taşımış olup bunlardan bir kısmı doktor(Öğretim üyesi yok) bir kısmı da diğer sağlık çalışanıdır.Yaşadıklarınız ve yaşadıklarımız bu politikaların bizi taşıdığı sondan bir önceki basamağıdır.Son basamağı sanırım tahmin ediyorsunuzdur.Sorunun yanıtı,çözümü ve tamamı sehven yukarda yazdıklarımdadır.
0
Cevapla
Dilek Özcengiz
Ey Dost! bizim üniversitede yaşadıklarımızın bence şu anki sağlık politikalarından daha çok 2547 sayılı antidemokratik YÖK yasası ile ilişkisi var. Sağlık politikaları bambaşka bir sorun. Burada keyfi bir uygulama var. Rektörün keyfi uygulaması, anestezisti bakanlık mı yolladı? Rektör çağırdı. Ben bakanlığı aradığımda haberleri bile yoktu. Unutmadan ben 2003 yılında bir başka rektörün zulmüne uğruyordum, tabip odası var mıydı Adana'da o zaman? Ben tüm sorunların antidemokratik keyfi uygulamalardan kaynaklandığı kanaatindeyim. Beni arayın bu konuyu yüzyüze konuşalım lütfen. Performans kanunlaşmış bir uygulama, artık yapacak birşey yok. Kırmızı ışıkta durmak da istemiyor olabiliriz ama ne yapalım yasa öyle diyor. Performans daha önce de uygulandı bizim üniversitemizde gayet de memnunduk. Kalkması bizi mutsuz etti aslında o zaman. ben tamgün uygulamasına asla karşı değilim, ama uygulanış şeklini tartışabiliriz. Hocam ya çok istismar edildi herşey, ne olduysa bunlardan oldu. Rektör yarı zamanlı bir muayenehaneciydi 7 yıl öncesine dek. Bence o da karşı performansa. Ey Dost, gelin de bir kahve içelim birlikte, eğer dostsanız. Saygılarımla.
0
Cevapla
Yorum Yaz
0/300

Bu haberler de ilginizi çekebilir