Medimagazin logo

Tamiflu ’nun satışı yüzde 370 arttı

Kuş gribine karşı etkili olan Tamiflu ilacının 2005 yılındaki satışının yüzde 370 arttığı açıklandı. Roche’un yetkilisi Williams Burns de bazı ülkelerin nüfusunun yüzde 25 ila 40’ına karşılık gelen sayıda Tamiflu siparişi verdiklerini belirtti.
Tamiflu ’nun satışı yüzde 370 arttı
Abone Ol:
Medimagazin google abone ol
Kuş gribine karşı etkili olan Tamiflu ilacının 2005 yılındaki satışının yüzde 370 arttığı açıklandı. Roche’un yetkilisi Williams Burns de bazı ülkelerin nüfusunun yüzde 25 ila 40’ına karşılık gelen sayıda Tamiflu siparişi verdiklerini belirtti.

İspanyol Haber Ajansı EFE’de yer alan haberde, üretici ilaç firması Roche’un, Tamiflu satışından 2005 yılında olağanüstü bir artışkaydettiği, geçen yıl 1 milyar 558 milyon İsviçre Frangı kazanç sağladığı bildirildi.

Ajansa konuşan Roche Başkanı Franz Humer, şimdiye kadar 60’tan fazla hükümetin stoklamak için Tamiflu siparişinde bulunduğunu söyledi.

Roche’un ilaç bölümü sorumlusu Williams Burns de bazı ülkelerin nüfusunun yüzde 25 ila 40’ına karşılık gelen sayıda Tamiflu siparişi verdiklerini belirtti.

Roche’un, 2006 yılı sonuna kadar ilaçtan 300 milyon doz üretmekapasitesine sahip olduğu, Dünya Sağlık Örgütü’ne de 5 milyon Tamiflu bağışladığı kaydedildi.

TEHLİKE ALTINDAKİ BÖLGELER
Bu arada Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Avrupa bürosu bulaşıcı hastalıklar özel danışmanı Guenael Rodier, Romanya’danIrak’a kadar olan bölgede bir dizi ülkenin, kuş gribi tehdidi ile karşı karşıya olduğunu söyledi.

KKTC’de kuş gribi vakası görülmesi nedeniyle Lefkoşe’ye giden Rodier, burada yaptığı açıklamada, “Bazı ülkelerin kendilerini rahat hissetmeleri ve göçmen kuşlarının taşıyacağı kuş gribi virüsü riskinden kendilerini azade görmeleri için bir neden yok. Virüs, bu ülkelerde görülebilir” dedi.

Rodier Gürcistan, Ermenistan, Suriye ve Irak da dahil bölgedeki bütün ülkelerin kuş gribi virüsünün bu bölgedeki kanatlı hayvanlarda yayılma riskini ciddiye almaları gerektiğini belirterek, “önümüzdeki birkaç ay veya birkaç yıl bu tehditle mücadele etmeyi ve uyanık olmayıplanlamak zorundayız” dedi.

Bölge ülkelerini göçmen kuşların gözetlenmesini güçlendirmeye çağıran Rodier, virüsle mücadelede yerel ve bölgesel işbirliğinin önemli olduğunu vurguladı.

NTV-MSBC
tamiflu
&#8217
nun
satışı
yüzde
370
arttı
Yorum (7)
ali
yazınızı okudum ve tespitleriniz yerinde. Bizdeki yönetim tarzı maalesef günümüz için çok ilkel ama hala geçerliliğini sürdürmekte. Bilimsel alanda bu öyle eksiklikler önceden kendini kamufle edebildiyse de şimdi aşikar görünür hale gelmeye başladı. Siyasi alanda bu yönetim tarzına okuduğum bir kitapta pederşahi yönetim (kitabın ismi : "Kötü yönetilen Türkiye") dendiğini hatırlıyorum. Mevcut akademik yönetim anlayışımızla da bire bir örtüşüyor. Her ne kadar siyaset kısmen bu tarz bir anlayışdan uzaklaşmaya başladıysada - bu dediğime katılmayabilirsiniz- maalesef akademik kadrolarda idare tarzında değişme yönünde bir hareketlenme görülmüyor. Saygıyla
0
Cevapla
Dr.TA
Sn. Hocam, Öncelikle böyle netameli bir konuya girme cesaretinizi kutlamak gerek. Ülkemizde adliye neyse, okul öyle, karakol neyse, hastane öyle, belediye neyse, fakülte de öyle. İnsanımızda temelden-köklerden gelen bir eğitim ve disiplin sorunu olduğu açık. Yani sistemin neresinden tutarsanız orası elinizde kalıyor. Tıp fakülterinde akademik kariyer yolunun TUS benzeri bir sınavla başlamasının çok yerinde olacağını düşünüyorum. Böyle bir seleksiyon yapılmadığı sürece, kariyere kalanların durumu bence şaibeli oluyor. Rektörün vs. istediği kişiler kolayca kariyere kalabildiği halde, diğerlerine bu yol kapanıyor. TUS'la kazandığım bölümümde volanter olarak asistanlık yapan bir doktor arkadaşımızın, uzman olduktan sonra, onca TUS'la giren uzmanlık öğrencisinin önüne geçerek, bölüm başkanının desteğiyle kariyere kaldığının ve Prof olduğunun bizzat şahidiyim . Sizce daha yolun başında bu şekilde dürüst olmayan kayırmacılıkla seçilen kişilerden, daha sonraki yaşamlarında akademik dürüstlük ve sorumluluk beklemek ne kadar doğru olur?
0
Cevapla
erol yılmaz
Korku psikolojisini yaşayan günümüz Türkiyesi ve suskun kişiliksizleşmiş üniversitelerinden cesurca yazılmış bir yazı.Tebrikler...
0
Cevapla
HANDAN öZMENOĞLU
Yıllar önce Haydarpaşa Numune Hastanesinde genelcerrahi asistanı iken o zamanlar bir ilki yaşamıştık yökzede klinik şeflerimiz vardı. Tabii geleneksel olanlarda. Yenilikçi olan grup asistan eğitiminde bir standardisasyon olmalı deyip 4 cerrahi kliniğinin asistanlarına da hem rotasyon hem de çömezlik, ara kıdemlilik ve kıdemlilik aşamalarında birer yeterlilik sınavı koyulması gündeme gelmişti. Ben cerrahi asistanlığı ve anneliği bir arada götüremeyip ayrıldım ama sanırım bu fikir uygulamaya kondu. bu söyylediğim 1989 lu yıllardı ve ben o zaman '' hocaların ş şeflerin ş şef yardımcılarının liyakati nasıl ölçülecek ? bunun da bir sistemi olmalı '' dediğimde arkadaşlarım hem şaşırmış hem de Mars tan gelmişim gibi tiye almışlardı. Nerden nereye?... Teşekkürler hocam..
0
Cevapla
Timur Tuncel
Bu kadar üstten ve eleştiri ağırlıklı konuşmanız için, pubmedde sadece ilk isim 3 yayın, 2011'den sonra 10 yıl başkalarının yanına eklenmiş isminiz yeterli olmasa gerek. Siz acaba yaptıklarınız içinde hangisinde iyisiniz ? Bilimsel anlamda çok iyi olmadığınız açık.Bu durumda sizin de profesör ünvanınızı çok haketmediğiniz gözüküyor. Ya da yayınlarda acaba rumuz mu kullanıyorsunuz ?İsminizde arayınca çok az da.
0
Cevapla
Yorum Yaz
0/300

Bu haberler de ilginizi çekebilir