Medimagazin logo

Dönerlerin ödenmemesi hekimleri sıkıntıya sokuyor

Sağlık Bakanlığı tarafından uygulanan döner sermaye katkı payı ödemeleri giderek sorunlu hale geliyor. Sağlık kuruluşları çalışanlarına döner sermaye katkı paylarını ödemekte artık zorlanıyor
Dönerlerin ödenmemesi hekimleri sıkıntıya sokuyor
Abone Ol:
Medimagazin google abone ol
Sağlık Bakanlığı tarafından uygulanan döner sermaye katkı payı ödemeleri giderek sorunlu hale geliyor. Sağlık kuruluşları çalışanlarına döner sermaye katkı paylarını ödemekte artık zorlanıyor

Mete Generaloğlu/ Ankara

Sağlık Bakanlığı tarafından başlatılan döner sermaye katkı payı uygulaması giderek sorunlu hale geliyor. Türkiye genelinde hastaneler personeline döner sermaye katkı payı ödemekte gün geçtikçe zorlanıyor. Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin bile sağlık personelinin döner sermaye katkı paylarını üç aydır ödeyememiş olması hatta bir kısım sözleşmeli çalışanın maaşlarını dahi veremez duruma gelmesi durumun ciddiyetini açıkça gözler önüne seriyor.

Mevcut şartlar altında işe yeni başlayan bir hemşire 650 YTL pratisyen hekim 950 YTL Uzman doktor bin 150 YTL maaş alıyor. Kıyaslama yapıldığında bir uzman hekimin aldığı ücretin yaklaşık olarak bir uzman çavuşun maaşı kadar olduğu görülüyor.

Sağlık kurumlarının döner sermaye katkı paylarını ödeyemez duruma gelmesi, sağlık çalışanını daha da zor günlerin beklediği sinyalini veriyor. Bir kısım sivil toplum örgütü ve sendika ise döner sermaye uygulamasının biran evvel kaldırılarak, çalışanların ücretlerinde iyileştirilmeye gidilmesi gerektiği görüşünü savunuyor.

Öte yandan Sağlık Sen Ankara’daki bir kısım hastanenin en son hangi ay döner sermaye katkı payı ödediğini bir liste haline getirdi. Listeye göre hastanelerin en son ödediği döner sermaye katkı payı şu şekilde sıralandı:

Hastane adı En son ödenen ay
Ankara Eğt. Arş. Hastanesi Ekim alınmış
75. Yıl Diş Merkezi Ekim alınmış
Sanatoryum Hastanesi Ağustos alınmış
Dr. Sami Ulus Hastanesi Kasım alınmış
Dr. Zekai Tahir Burak Hastanesi Ekim alınmış
Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Hastanesi Temmuz alınmış
Ankara Numune Hastanesi Ağustos alınmış
Onkoloji Hastanesi Ekim alınmış
Yüksek İhtisas Hastanesi Ekim alınmış
Zübeyde Hanım Doğumevi Temmuz alınmış
Etimesgut Devlet Hastanesi Ekim alınmış
Sincan Devlet Hastanesi Ekim alınmış
Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Eylül alınmış
Şerefli Koçhisar Hastanesi Eylül alınmış
Haymana Devlet Hastanesi Eylül alınmış
Polatlı Devlet hastanesi Eylül alınmış
Osmanlı Ağız ve Diş Sağlığı Hastanesi Eylül alınmış
Beypazarı Devlet Hastanesi Kasım alınmış
Nallıhan Devlet Hastanesi Ağustos alınmış
Güdül Devlet Hastanesi Temmuz alınmış
Ayaş Devlet Hastanesi Temmuz alınmış
Keçiören Devlet Hastanesi Ekim alınmış
Elmadağ Hastanesi Eylül alınmış
Çubuk Devlet Hastanesi Ağustos alınmış
Kalecik Devlet Hastanesi Kasım alınmış
Kazan Devlet Hastanesi Ekim alınmış
Kızılcahamam Devlet Hastanesi Ağustos alınmış
Akyurt Devlet Hastanesi Eylül alınmış

Sağlık Bakanlığı yetkilileri gerçek sıkıntının Maliye Bakanlığı’nın uygulamalarından kaynaklandığını belirtiyor. Maliye Bakanlığı ile görüşmelerin sürdüğünü kaydeden bakanlık bürokratları, konunun çözüme kavuşturulması için gerekenlerin yapıldığını belirtiyor.

Konuyla ilgili görüşlerini aldığımız hekimler ise sıkıntının sistemden kaynaklandığını ifade ediyor. Hekimler, salt geri ödemeye dayanılarak sistemin uygulamaya konulduğu ancak bunda aksama olunca sıkıntı yaşanmaya başlanıldığını kaydediyor. Hekimler, sıkıntının giderilmesi için faturalandırılan işlemlerin sıkı bir denetimden geçirilerek abartılmasının önlenmesi, özel istekte bulunan hastaların bu isteklerini yerine getirilmesinin ücretlendirilerek döner sermayeye aktarılmasının gerektiğini kaydediyor. Hekimlerin bu konudaki görüşleri şöyle:

“Mutlak suretle denetim lazım”
Uzman hekim:
Eğitim hastanelerinde döner sermaye uygulaması yanlış. Bir kere bu para mevcut kamu kaynaklarından çıkıyor. Döner sermaye için hastaneden para gelmiyor. Üniversitelerde ise hasta zaten yapılan işlemin parasını ödüyor, yani hastaneye taze para giriyor. Siz de bu paradan personelinize katkı payı ödüyorsunuz.

Devlet hastanelerinde ise böyle bir durum yok. Üstelik yeterli denetim olmadığı için de insanlar yaptıkları işi parçalara bölüyor. Daha fazla performans almak istiyor. Sağlık sistemi hatalı. Bir tek kurtuluş var o da mükerrer muayene ve tetkiklerin önüne geçilmesi. Buda denetimle olur. Defalarca test yapılıyor, tetkik yapılıyor. Sabahlara kadar MR çekiliyor. Adam geliyor bana bir chek-up yap diyor. Veya birkaç gün önce yapılmış bir tahlil tekrar tekrar yapılıyor. İlaçta yapılan uygulama bunda da yapılmalı. İlaçta ne diyor, ‘Bakıyor yok arkadaş senin daha üç günlük ilacın var bitir öyle gel’ diyor. Bunda da aynı şey yapılacak. ‘Senin MR’ın çekileli bir hafta olmuş, kusura bakma yenisinin çekilmesinde bir anlam yok’ denecek. Mutlak suretle denetim lazım. Dolayısıyla döner sermaye şişiriliyor şişiriliyor, sonuçta milyarlarca lira alacak doğuyor. Maliye para vermiyor diyorlar. Maliye bu kadar parayı nereden, nasıl ödeyecek? Bu karşılıksız para basmak gibi bir şey.

“Eşit dağıtılması lazım”
Klinik Şefi:
Bence bu suni bir olay. Ülkeyi yönetenlerle ilgili. Enflasyon yükselmesin diye geçici bir süre bloke koymuş durumdalar. Türkiye’nin bir sıkıntısı var. Bizde her şey birden olsun bitsin diye uğraşıldığından bazı noktalarda kopmalar yaşanıyor. Bu döner sermaye katkı payı ödeme işi de bununla ilgili. Asıl sıkıntı döner ödemelerinin iç dengesindedir. Bir takım kötü niyetli kişilerin şu veya bu şekilde kendi dönerlerini haketmedikleri halde artırmak için hasta tedavisini bırakıp başka işlere yönelmesi sorunun kaynağı.

Böyle bir yarışa hekimleri sokmak, fazladan ücret almaları değil, hizmet üretmeleri konusunda olmalı. İnsanlar hasta tedavisini, bilimsel çalışmayı bırakmış, nereden daha fazla para alırımın hesabına düşmüş durumda. Sırf bu nedenle dahi sistem A’dan Z’ye yanlış. Bir kere hekimler ‘şu işi yaparsam bu kadar para alırım, bu kadar yaparsam şu kadar para alırım’ hesabı yapmayacak. Yaptıkları işleri denetleyen, değerlendiren bir sistem olmalı. Bir tavan değer belirlenmeli. Aksi taktirde hakkaniyete uyulması mümkün değildir. Her branşın bu güne kadar aldıkları dönerin ortalaması alınarak herkese o şekilde eşit olarak dağıtılması sıkıntıyı ortadan kaldırabilir.

“Para doğrudan borca gidiyor”
Uzman hekim:
Bu gün hastanelerin trilyonlarca lira borçları var. Hastanelere para geliyor ama 3-4 trilyon para geliyor o da borçlara gidiyor. Dolayısıyla elde para kalmıyor. Hastaneler borç yükü altında. Mesele kaynakların zamanında iyi kullanılamamış olmasında yatıyor. Eskiden para geldiğinde saymanın inisiyatifine göre ya döner ödeniyor ya da borç ödeniyordu. Şimdi ise bu işi kanunla yapıyorlar. O nedenle de para doğrudan borca gidiyor. Döner ödemelerine para kalmıyor. Sıkıntının giderilebilmesi için bakanlığın konuya el koyması lazım. Hastane yöneticilerinin çok iş yapılıyormuş gibi, birilerine yaranmak için yaptıkları işler hastaneleri borç yükü altına sokuyor. Dolayısıyla sıkıntı da giderek artıyor. Yapılan işlerin sıkı bir biçimde denetlenmesi, yanlış işler yapanlardan bunun hesabının sorulması gerekli. Dönerlerin ödenmemesi hekimleri de sıkıntıya sokuyor. Döner sermayeden alacakları paraya güvenip taksitlere giren, borçlanan hekimler bu paralarının ödenmemesi nedeniyle sıkıntıya düşmüş durumdalar. Borçlarının taksitlerini ödeyemez durumdalar. Bu da haliyle sıkıntı doğuruyor.

“Ödemeleri aksatmayın” genelgesi yayınlanmıştı
Sağlık Bakanlığı, daha önce döner sermaye katkı paylarının ödenmesi konusunda aksaklık yaşanmaması için Müsteşar Prof. Dr. Necdet Ünüvar imzasıyla bir genelge yayınlayarak hastaneleri uyarmıştı.

25 Ağustos 2005 tarihinde yayımlanan söz konusu genelgede Sağlıkta Dönüşüm Programı çerçevesinde uygulamakta olana performansa dayalı ek ödeme sisteminin bakanlıkça yakından takip edildiği belirtilerek, sağlık personelinin çalışma motivasyonunun en üst düzeyde tutulmasının hedeflendiği belirtilmişti.

Genelgede performansa dayalı ek ödeme sistemi ve kuruma sağlanan fiili katkıya dayalı bir ödeme yapılmasının kanunun amir hükmünün gereği olduğu kaydedilerek, personele ek ödeme yapılmasının hem personelin teşviki hem de hizmet sunumundaki kalite ve verimin artmasına sebep olacağı belirtildi.

Genelgede şu hususlar vurgulanmıştı:
“Kurum ve kuruluşlarımızın verilen sağlık hizmeti kalitesinin ve sunumunun daha ileri noktaya götürülebilmesi ve personelin çalışma motivasyonunun arttırılarak daha iyi hizmet vermesinin teşvik edilmesi bakımından döner sermaye komisyonu toplantılarında mezkur yönerge usul ve esasları uyarınca her ay düzenli olarak ek ödeme dağıtım kararının alınması ve alınan karar neticesinde kararın alındığı ay ödeme yapılamaması halinde ise takip eden altıncı ayın sonunu aşmamak kaydıyla nakit durumu yeterli olduğu zaman ödeme yapılması hususunda kurum yetkililerinin ve döner sermaye komisyonu üyelerinin gerekli hassasiyeti göstermeleri gerekmektedir. Netice olarak personele yapılacak ek ödemenin kurum borçları ile aynı düzeyde değerlendirilerek, her ay düzenli olarak yapılması hususunda azami gayret sarfedilmelidir.”

Bilaloğlu: Döner sermaye maaşa çevrilmeli
Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi Üyesi Dr. Eriş Bilaloğlu, sağlık çalışanları arasında döner sermayelerin ödenmeyeceği düşüncesinin arttığına dikkat çekerek, “Pamuk ipliğine bağlı bir gelir düzeyimiz olmasını değil, bunun maaşa çevrilmesini istiyoruz” dedi.

Bilaloğlu, Adana, İzmir, İstanbul, Ankara ve Bursa gibi şehirlerde bazı devlet hastanelerinde döner sermaye ödemelerinin yapılmadığını söyledi. Bu durumu altı ay önceki değerlendirmelerinde öngördüklerini belirten Bilaloğlu, “Yıl sonuna doğru bir kaynak sıkıntısı görülebileceğini tahmin ediyorduk. Ortaya çıkan durum, bir iki saptamamızdaki haklılığımızı gösteriyor. Bugüne kadar ödemelerin yapılması, kaynağın bulunabildiğini gösteriyor. Pamuk ipliğine bağlı bir gelir düzeyimiz olmasını değil, bunun maaşa çevrilmesini istiyoruz” dedi.

Önlem alınmazsa ödenmez
Sağlık çalışanlarının, gelirlerindeki olası düşmeye karşı özel bir önlem almazlarsa hükümetin döner sermayeleri ödemeyebileceğini dile getiren Dr. Eriş Bilaloğlu, “Sağlık çalışanları, kalıcı gelir ve düzenli bir pay istediklerini söylerse, konuşmalarını daha yüksek sesle yapmaya başlarsa, hükümet de daha ciddi yönelimlere girebilir. Sağlık çalışanları ve hekimlerin bir kısmı, döner sermayeden gelen gelirle gündelik hayatlarını çekip çevirebiliyorlar. Bunu kalıcı bir gelire çevirmeleri gerekir” diye konuştu.
dönerlerin
ödenmemesi
hekimleri
sıkıntıya
sokuyor
Yorum (17)
İG
Ağzınıza sağlık. Hocam hala beklenti içinde miyiz? Ümitli olunmalı ama aslandan şefkat dilenerek diş kirasına vermek zorunda kalmamalı. Duyma istemeyen kadar sağır, görmek istemeyen kadar kör yoktur diye boşuna dememişler ki... İbn-i Rüşd diyorsunuz...
0
Cevapla
Nergiz Küçük
Üniversitelerde bu sistemin tamamen aykırı düşeceğinden hastalrda dahil, hepimiz eminiz. Performansa dayalı sistemin sakıncaları , daha önce uygulanmaya başlandığı Eğitim ve Araştırma Hastanelerinde derinden hissedildi ve Kamu Hastaneleri Birliği denilen daha da dayatmacı bir başka sisteme geçişin de hazırlıkları yapılmakta. Maalesef biz doktorlar, nedense, ya hiç tepki vermiyoruz ya da tepki vermekte çok geç kalıyoruz. Eğitim hayatımızda proaktif çözüm üretmeye programlanmadığımız için, karşı önerilerimiz de herzaman hazır olamıyor. Ancak hiçbirşey için geç kalınmış sayılmaz, yeterki birlik olalım!!!!!
0
Cevapla
a.s
Ne kadar güzel söylemişsiniz. Devlette devletin başındaki de üstüne düşeni yapmalı. Ama maalesef yapmıyor. Nitekim sağlıkta devrim diye nitelenen SSK hastanelerinin birleştirilmesi ve serbest eczanelerden ilaç alınmasınının sebebi sanki doktorlarmış gibi gösteriliyor. Halbuki bu ikisinin ana sorumlusu siyasiler idi ve doktorlar her fırsatta bunun yanlışlığını dile getiriyordu. Bu işi yapmak aslında çokta basit bir iştir. zor olan doktoru, uzman doktoru yetiştirmektir. Zor olan belki de gece gündüz bayram seyran demeden çalışmak ta değildir. Zor olan bunun kiymetini birilerinin bilmemesi ve hakkını teslim etmemesidir. Şimdide performans sisteminin yanlışlığını anlamayan zihin, duymayan kulak,görmeyen göz kalmadı veya belkide görecek göz kalmadı(malum basında çıkan afyondaki olay). Devletin anlayacağı tek şey kalmıştır. Doktorlar birlik olacak ve istekleri yerine getirilinceye kadar iş bırakma eylemi yapmalıdır. Bu bir gün değil gerekirse aylarca dahi sürmelidir.
0
Cevapla
Handan
Şahane hocam, gerçekten tam olarak demek istediğime tercüman oldunuz. Hep birileri yani gene meslekdaşlarımız ipimizi çekiyor ve belki o tüccar tabir edeceğimiz, hocalarımız dediğimiz kimi kesim bizi bu nihai duruma getirdi. Bazıları zamanında erdemli çalışsaydı sistem onlar ile bizi birlikte yakmazdı. Hani islamiyetin temel kuralı; Devletin görevi hakkını hakkıya teslim etmek olmalı...
0
Cevapla
Egemen Bilgin
Abla, Ağzınıza sağlık! Çok güzel olmuş! Egemen
0
Cevapla
Yorum Yaz
0/300

Bu haberler de ilginizi çekebilir