Kemik iliği bankası iflasın eşiğine geldi

850 lösemi hastasının tek umudu olan İstanbul Tıp Fakültesi Kemik İliği Bankası kapanma noktasına geldi. 170 bin dolar borcu olan banka test bile yapamıyor.

Kimi henüz bebekken kimisi çocuk yaşta kanserin pençesine yakalanan 600'ü çocuk 850 lösemi hastasının tek umudu, İstanbul Tıp Fakültesi Kemik İliği Bankası bugünlerde bürokrasi engeli nedeniyle çocuklara çare bulamıyor. Çünkü 30 bin vericisi bulunan banka maddi yetersizliklerden dolayı kapanma noktasına geldi. Yedi yıl önce kurulan bankanın ulusal bir kimliği bulunmadığı için harcamaları karşılanmıyor. Yurt dışına 170 bin dolar borcu bulunan banka, kapısında 50 bin verici beklemesine karşın ellerinde kan testleri için gerekli malzeme olmadığından testleri yapamıyor. Yeterli personeli olmayan banka nakil işlemlerinde harcadığı parayı hiçbir kurumdan geri alamıyor. Uluslararası kurumlara vermesi gereken yıllık 4 bin Euro tutarındaki üyelik aidatlarını ödeyemiyor. Bankanın kurulduğu günden bu yana yasal ortamda bir yere oturtulamadığının altını çizen İstanbul Tıp Fakültesi Kemik İliği Bankası Başkanı ve Tıbbi Biyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mahmut Nezih Çarin, artık kapanmanın eşiğine geldiklerini belirtiyor.

AYDA 6 MİLYAR GİDERİ VAR
Yedi yıl önce işe bir dernek olarak başladıklarını söyleyen Çarin, "O şekilde yürütemedik. Ardından İstanbul Tıp Fakültesi Vakfı'nın iktisadi işletmesi olarak kurulduk. Bu da faydalı olmadı. Çünkü birtakım testlerin ve kemik iliği ücretlerinin sadece bütçe uygulama talimatına konulması yeterli olmuyor. Bankamızın şu anda altı personelinin maaşı, vericilerin aranmasını gerektiren milyarlarca liralık telefon giderleri, birçok şehirden getirtilen kanların toplama ücretleri var. Bırakın test yapmayı önce bunları destekleyecek bir sistemi kuramadık. Bankamızın aylık 5 ile 6 milyar lira arasında değişen bir gideri var" diyor. Bugüne kadar Dünya Kemik İliği Bankası'nın kendilerine yılda 40 bin Euro verdiğini belirten Çarin, anlaşmaları bittiği için artık bu desteğin de çekildiğini söylüyor. Bu parayla altı yıldır ayakta durmaya çalıştıklarının altını çizen Çarin, "Bu destekle buraya kadar geldik. Ancak bu desteğin bu ay bitmesiyle biz de sıfırı tükettik" diye konuşuyor.

MADDİ DESTEK ŞART
Geçen hafta Ankara'da yapılan bir nakil için yaklaşık 2 milyar lira masraf yaptıklarını anlatan Çarin, bu paraların geri ödenmediğine dikkat çekiyor. Herkesin kendilerine "sadece yapın" dediğini belirten Çarin, şöyle devam ediyor: "Ama bu bankanın çalışması için bir sistem gerekiyor. Bu özel vakıf mı olur, bakanlığa bağlı bir ünite mi olur ancak kesin olan şu ki bankanın maddi desteğe ihtiyacı var. Vericilerden alınan kanların testleri, kemik iliği taramaları, nakilleri gibi işlemler yapılırken fakültenin verdiği malzemelerden yararlanıyoruz. Bunlar da bittiğinde ne yapacağımızı şaşırıyoruz." Bugüne kadar Dünya Kemik İliği Bankası'nın kendilerine yılda 40 bin Euro verdiklerini belirten Çarin, anlaşmaları bittiği için artık bu desteğin de çekildiğini söylüyor. Kemik iliği nakli bekleyen hastalar için yurt dışındaki merkezlerde yapılan kemik iliği taramaları için de para gerektiğine dikkat çeken Çarin, şunları söylüyor: "Sosyal güvenlik kurumlarından parayı alacağız ki yurt dışına paraları yollayabilelim. Örneğin bir hasta için Almanya'da 10 tane ileri test yapılmış. 200 Euro'dan 2 bin 200 Euro ediyor. Yurt dışında bulunan merkezler İstanbul Tıp Fakültesi Kemik İliği Bankası'nı tanıdıkları için bize fatura ediyorlar.

50 BİN VERİCİ VAR, PARA YOK
Sağlık Bakanlığı'nın yasal bir düzenleme yapması gerektiğini söyleyen Çarin, "Artık bu masrafı yapacak gücümüz kalmadı. Yasal bir düzenleme olsun. Bizi destekleyen, masraflarımızı karşılayacak bir sistem olsun. Bizim parayla hiç alakamız olmasın" diyor. Geçen yıl Dünya Kemik İliği Bankası'ndan aldıkları yardımla 4 bin vericinin kan testlerini yaptıklarını belirten Prof. Dr. Çarin şöyle konuşuyor: "Çok güzel bir çalışma oldu. 4 bin testi yaptık. Ama 4 bin 1'inci ortada yok. Yaklaşık 50 bin kişi gönüllü verici olmak istiyor. Hem testleri yapacak malzememiz hem de bir testin karşılığı olan 100 milyon liralık para olmadığı için vericilere gelin diyemiyoruz."

İNSANLAR ÖLÜME TERK EDİLİYOR
Yedi yılda sadece altı kemik iliği nakli yaptıklarını söyleyen İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Transplantasyon Koordinatörü Doç. Dr. Sarper Diler, Almanya'nın ayda 70 nakil yaptığına dikkat çekiyor. "Bunun tek nedeni devletin tam anlamıyla arkamızda durduğu ulusal bir statümüzün olmaması" diyen Diler, şunları söylüyor: "Birçok gönüllü, kurum ve kuruluş bize yardım etmek istiyor. Ancak yardım ettiklerinde vergilerinden düşecek bir statüye sahip değiliz. Verici olmak isteyenler artmışken banka yerinde sayıyor. Ayrıca kemik iliği nakli bekleyen hastalar için zaman önemli. Bir anlamda insanlar ölüme terk ediliyor."

[Sabah]


850 lösemi hastasının tek umudu olan İstanbul Tıp Fakültesi Kemik İliği Bankası kapanma noktasına geldi. 170 bin dolar borcu olan banka test bile yapamıyor.
Kimi henüz bebekken kimisi çocuk yaşta kanserin pençesine yakalanan 600'ü çocuk 850 lösemi hastasının tek umudu, İstanbul Tıp Fakültesi Kemik İliği Bankası bugünlerde bürokrasi engeli nedeniyle çocuklara çare bulamıyor. Çünkü 30 bin vericisi bulunan banka maddi yetersizliklerden dolayı kapanma noktasına geldi. Yedi yıl önce kurulan bankanın ulusal bir kimliği bulunmadığı için harcamaları karşılanmıyor. Yurt dışına 170 bin dolar borcu bulunan banka, kapısında 50 bin verici beklemesine karşın ellerinde kan testleri için gerekli malzeme olmadığından testleri yapamıyor. Yeterli personeli olmayan banka nakil işlemlerinde harcadığı parayı hiçbir kurumdan geri alamıyor. Uluslararası kurumlara vermesi gereken yıllık 4 bin Euro tutarındaki üyelik aidatlarını ödeyemiyor. Bankanın kurulduğu günden bu yana yasal ortamda bir yere oturtulamadığının altını çizen İstanbul Tıp Fakültesi Kemik İliği Bankası Başkanı ve Tıbbi Biyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mahmut Nezih Çarin, artık kapanmanın eşiğine geldiklerini belirtiyor.

AYDA 6 MİLYAR GİDERİ VAR
Yedi yıl önce işe bir dernek olarak başladıklarını söyleyen Çarin, "O şekilde yürütemedik. Ardından İstanbul Tıp Fakültesi Vakfı'nın iktisadi işletmesi olarak kurulduk. Bu da faydalı olmadı. Çünkü birtakım testlerin ve kemik iliği ücretlerinin sadece bütçe uygulama talimatına konulması yeterli olmuyor. Bankamızın şu anda altı personelinin maaşı, vericilerin aranmasını gerektiren milyarlarca liralık telefon giderleri, birçok şehirden getirtilen kanların toplama ücretleri var. Bırakın test yapmayı önce bunları destekleyecek bir sistemi kuramadık. Bankamızın aylık 5 ile 6 milyar lira arasında değişen bir gideri var" diyor. Bugüne kadar Dünya Kemik İliği Bankası'nın kendilerine yılda 40 bin Euro verdiğini belirten Çarin, anlaşmaları bittiği için artık bu desteğin de çekildiğini söylüyor. Bu parayla altı yıldır ayakta durmaya çalıştıklarının altını çizen Çarin, "Bu destekle buraya kadar geldik. Ancak bu desteğin bu ay bitmesiyle biz de sıfırı tükettik" diye konuşuyor.

MADDİ DESTEK ŞART
Geçen hafta Ankara'da yapılan bir nakil için yaklaşık 2 milyar lira masraf yaptıklarını anlatan Çarin, bu paraların geri ödenmediğine dikkat çekiyor. Herkesin kendilerine "sadece yapın" dediğini belirten Çarin, şöyle devam ediyor: "Ama bu bankanın çalışması için bir sistem gerekiyor. Bu özel vakıf mı olur, bakanlığa bağlı bir ünite mi olur ancak kesin olan şu ki bankanın maddi desteğe ihtiyacı var. Vericilerden alınan kanların testleri, kemik iliği taramaları, nakilleri gibi işlemler yapılırken fakültenin verdiği malzemelerden yararlanıyoruz. Bunlar da bittiğinde ne yapacağımızı şaşırıyoruz." Bugüne kadar Dünya Kemik İliği Bankası'nın kendilerine yılda 40 bin Euro verdiklerini belirten Çarin, anlaşmaları bittiği için artık bu desteğin de çekildiğini söylüyor. Kemik iliği nakli bekleyen hastalar için yurt dışındaki merkezlerde yapılan kemik iliği taramaları için de para gerektiğine dikkat çeken Çarin, şunları söylüyor: "Sosyal güvenlik kurumlarından parayı alacağız ki yurt dışına paraları yollayabilelim. Örneğin bir hasta için Almanya'da 10 tane ileri test yapılmış. 200 Euro'dan 2 bin 200 Euro ediyor. Yurt dışında bulunan merkezler İstanbul Tıp Fakültesi Kemik İliği Bankası'nı tanıdıkları için bize fatura ediyorlar.

50 BİN VERİCİ VAR, PARA YOK
Sağlık Bakanlığı'nın yasal bir düzenleme yapması gerektiğini söyleyen Çarin, "Artık bu masrafı yapacak gücümüz kalmadı. Yasal bir düzenleme olsun. Bizi destekleyen, masraflarımızı karşılayacak bir sistem olsun. Bizim parayla hiç alakamız olmasın" diyor. Geçen yıl Dünya Kemik İliği Bankası'ndan aldıkları yardımla 4 bin vericinin kan testlerini yaptıklarını belirten Prof. Dr. Çarin şöyle konuşuyor: "Çok güzel bir çalışma oldu. 4 bin testi yaptık. Ama 4 bin 1'inci ortada yok. Yaklaşık 50 bin kişi gönüllü verici olmak istiyor. Hem testleri yapacak malzememiz hem de bir testin karşılığı olan 100 milyon liralık para olmadığı için vericilere gelin diyemiyoruz."

İNSANLAR ÖLÜME TERK EDİLİYOR
Yedi yılda sadece altı kemik iliği nakli yaptıklarını söyleyen İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Transplantasyon Koordinatörü Doç. Dr. Sarper Diler, Almanya'nın ayda 70 nakil yaptığına dikkat çekiyor. "Bunun tek nedeni devletin tam anlamıyla arkamızda durduğu ulusal bir statümüzün olmaması" diyen Diler, şunları söylüyor: "Birçok gönüllü, kurum ve kuruluş bize yardım etmek istiyor. Ancak yardım ettiklerinde vergilerinden düşecek bir statüye sahip değiliz. Verici olmak isteyenler artmışken banka yerinde sayıyor. Ayrıca kemik iliği nakli bekleyen hastalar için zaman önemli. Bir anlamda insanlar ölüme terk ediliyor."

Sabah