Ferit Bernay 'dan kadrolaşma itirafı

Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi'ndeki yolsuzlukları araştırmak amacıyla kurulan Meclis Araştırma Komisyonu, çalışmalarına devam ederken, üniversite rektörü Prof. Dr. Ferit Bernay ilginç bir itirafa imza attı.

Bernay, yerel gazetelere yaptığı açıklamada “Çağdaş ve Atatürkçü bilim adamları ile çalışmayı tercih ediyoruz. Eğer bu kadrolaşmaysa evet ben kadrolaşma yapıyorum.” dedi.


Ondokuz Mayıs Üniversitesi'nde Rektör Prof. Dr. Ferit Bernay'ın yolsuzluk, usulsüzlük, öğretim üyelerine baskı, akraba atamaları ve torpil yaptığına dair iddialarını araştırmak amacıyla kurulan Meclis Araştırma Komisyonu, 4. toplantısında kadrolaşma iddialarını inceledi. Üniversite ile ilişiği kesilen 34 öğretim görevlisi ve 4 öğretim üyesini dinleyen Komisyon Başkanı AK Parti Samsun Milletvekili Cemal Yılmaz Demir, üniversiteden 34 araştırma görevlisinin hiçbir gerekçe gösterilmeden ilişiklerinin kesilmesine anlam veremediğini belirtti.


Meclis komisyonunun çalışmalarını, yerel gazetelere yaptığı açıklamalarla eleştiren ve icraatlarını savunan Rektör Ferit Bernay ise yaptığı kadrolaşmayı, Atatürkçülük'ün ardına sığınarak savundu. “Atatürkçü bilim adamı yetiştirmek kadrolaşmaysa, evet ben kadrolaşma yapıyorum.” diyen Bernay, şu görüşlere yer verdi: “OMÜ'den şikayetçi olan milletvekilinin aynı zamanda komisyon başkanı seçilmesi adil değil. Bazılarının hoşuna gitse de gitmese de, anayasa ve YÖK'ün çizdiği çizgiden sapmadan bilim üretme çabalarımız devam edecek. Üniversiteye irticai ve bölücü kadroları sokmuyoruz. Çağdaş ve Atatürkçü bilim adamları ile çalışmayı tercih ediyoruz. Eğer bu kadrolaşmaysa evet ben kadrolaşma yapıyorum.”

Ondokuz Mayıs Üniversitesi, daha önce de birçok kez yolsuzluk iddialarıyla gündeme gelmişti. OMÜ hakkındaki iddialar nedeniyle TBMM'de bir araştırma komisyonu kurulmuş; ancak TBMM tatile girdiği için çalışmalara başlayamamıştı. OMÜ'deki kadrolaşma iddiaları 3 kişinin yüksek lisans öğrencisi olarak alınacağını, ancak 2 kişinin önceden belirlendiğini öğrenen gazeteci Murat Seçkin'in bu durumu notere tasdik ettirmesi ile ortaya çıkmıştı. Cemal Yılmaz Demir ve 40 arkadaşı da iddiaları TBMM'ye taşımıştı.


Zaman