Medimagazin logo

"Teşhis hastaya değil hasta yakınına söyleniyor"

Abant İzzet Baysal Üniversitesi (AİBÜ) Tıp Fakültesi Dekanlığı tarafından düzenlenen "Günümüzde Tıp Etiği" konulu konferansta konuşan Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Erdem Aydın, "Hastalar bazı istisna durumlar dışında, tıbbi gerçeği bilmek hakkına sahiptirler. Biz hastalara tıbbi teşhisi söylemek zorundayız" dedi
"Teşhis hastaya değil hasta yakınına söyleniyor"
Abone Ol:
Medimagazin google abone ol
Abant İzzet Baysal Üniversitesi (AİBÜ) Tıp Fakültesi Dekanlığı tarafından düzenlenen "Günümüzde Tıp Etiği" konulu konferansta konuşan Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Erdem Aydın, "Hastalar bazı istisna durumlar dışında, tıbbi gerçeği bilmek hakkına sahiptirler. Biz hastalara tıbbi teşhisi söylemek zorundayız" dedi.


AİBÜ'nün Tıp Fakültesi Morfoloji Salonu'nda yapılan ve fakülte öğretim elemanlarının izlediği konferansa Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Erdem Aydın konuşmacı olarak katıldı.

Dünyadaki her hekimin etik değerlerinin aynı olduğunu söyleyen Prof. Dr. Aydın, "Tıp etik değerler bakımından evrenseldir. Dünyadaki siyasal, kültürel değişimler tıp etiğine yeni değerler ve kavramlar getirdi. Tıp etiğinde temel ilkeler yararlılık ilkesi, zarar vermeme ilkesi, hasta özerkliğine saygı ilkesi ve adalet ilkesi olarak dört maddede toplanabilir" dedi.


Prof. Dr. Aydın, "Günümüzde tıp etiğine yenilik katan bir ilke olan hasta özerkliği ilkesidir. Bu ilkenin dört önemli kuralı aydınlatılmış onam, mahremiyet, gizlilik, tıbbi gerçeğin söylenmesi olarak sıralanabilir. Mahremiyet (sır saklama) ilkesi hastaya ait bedensel, ruhsal ve çevresel ilişkilerle ilgili bilgi ve değerleri kapsar. Bu değerler hasta ve hekim arasında gizli tutulmalıdır. Hastayla ilişkisi nedeniyle başkalarının mahremiyeti, başkasının bilmesini, görmesini, duymasını, anlamasını istemediğimiz şeyler mahremiyet ilkesinin en temel konuları arasındadır. Tıpta bazı önemli mahremiyet konuları vardır ki bunların en önemlisi de hassas bilgiler altında topladığımız ruh sağlığı, cinsel yolla geçen hastalıklardır. Son yıllara kadar hasta kayıtları yazılı ve basılı kağıtlardaydı. Günümüzde ise bilgisayar ortamına taşındığı için hastanın sırrı korunmaktadır. Hastaya ait bilgiler hastanın izni ya da mahkeme kararıyla açıklanabilir. Bir diğer konu da hastalara konulan teşhisin söylenip söylenmemesi. Bizim ülkemizde genelde hastaya değil de hasta yakınlarına söyleniyor. Bu tamamen yanlış bir olay. Hastaya konulan teşhis ne olursa olsun hastaya açıklanmalıdır. Hastalar bazı istisna durumlar dışında, tıbbi gerçeği bilmek hakkına sahiptirler" diye konuştu.

İHA
"teşhis
hastaya
değil
hasta
yakınına
söyleniyor"
Yorum (11)
yakup taşkın
Meşhûrdur ki fısk ile olmaz cihân harâb Eyler anı müdâhane-i âlimân harâb. Keçecizâde İzzet Molla Kıymetli hocama, katıldığım görüşlerini paylaştığı için teşekkür eder, afiyet ve esenlikler dilerim.
0
Cevapla
emret bakanım
Mizantropik bir psikoloji ile yazılmış, başhekimler, yöneticiler, hastalar düz gitmişiniz.
0
Cevapla
ferh ats
başhekimler ve acil servisler konusundaki yorumlara tamamen katılıyor olmakla beraber.. hekimlerin yeri geldiğinde hizzaya getirilmesine ise tamamen katılıyorum.. özellikle para göz ve işgüzar, vicdansız hekimlerin ağzının payı verilmeli
0
Cevapla
MESUT BAYRAKTAR
İMZAMI KOYARIM, BU YAZILANLARA.
0
Cevapla
ÖZGÜR
hocam elinize sağlık güzel bir yazı...aciller içler acıısı...yazık biz çalışanlara
0
Cevapla
Yorum Yaz
0/300

Bu haberler de ilginizi çekebilir