Medimagazin logo

Yoğun bakım üniteleri yetersiz en az 6 bin yatağa ihtiyaç var

Sosyal güvenlik ve sağlık alanında birçok sorunla mücadele eden Türkiye’nin yoğun bakım ünitesi açısından da ciddi bir krizle karşı karşıya olduğu ortaya çıktı. Bir yoğun bakım yatağının 40-50 bin dolara mal olması ve fazla personel ihtiyacı, bu alanda alınması gereken tedbirleri geciktiriyor.
Yoğun bakım üniteleri yetersiz en az 6 bin yatağa ihtiyaç var
Abone Ol:
Medimagazin google abone ol
Sosyal güvenlik ve sağlık alanında birçok sorunla mücadele eden Türkiye’nin yoğun bakım ünitesi açısından da ciddi bir krizle karşı karşıya olduğu ortaya çıktı. Bir yoğun bakım yatağının 40-50 bin dolara mal olması ve fazla personel ihtiyacı, bu alanda alınması gereken tedbirleri geciktiriyor.

Türkiye’nin 100 bin yatak kapasitesi ile geniş bir hastane ağına sahip olmasına rağmen aynı oranda yoğun bakım ünitesi bulunmadığı, bu nedenle acil durumlarda ülkenin adeta can pazarına döndüğü öne sürülüyor. Yatak yetersizliği yüzünden birçok hastanenin acil vakalar karşısında hastaları tedaviye almak yerine başka hastanelere yönlendirmeyi tercih ettiğine dikkat çekilirken, bunun da hastaya müdahaleyi geciktirdiği gibi önü alınamayan ölümcül risklere neden olduğu vurgulanıyor. Klinik Mikrobiyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları Derneği Başkanı Haluk Eraksoy, Türkiye’deki hastanelerde sadece 4 bin 375 yoğun bakım yatağı olduğunu belirterek, talebin karşılanabilmesi için bu sayının en az 10-20 bin olması gerektiğini söylüyor. Yoğun Bakım Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Nahit Çakar, yoğun bakım yatağının üç düzeye ayrıldığını, 3. düzeyin en üst seviye olduğunu belirtiyor. Üst düzey yatak sayısının çok daha az olduğunu aktaran Çakar, “3. düzey yoğun bakımda 2 hastaya bir hemşire, 4 yatağa bir doktor düşer. Her yatağın başında vantilatör (solunum cihazı), belli sayıda soket ve priz olur.” diyor. Türk Anesteziyoloji ve Reanimasyon Derneği Sekreteri Prof. Dr. Yalım Dikmen ise yatak sayısının artırılmasının yanında kalifiye personel konusunda da eksiklikler bulunduğunu söylüyor. Tüketiciler Birliği Başkanı Avukat Bülent Deniz de kendilerine gelen şikayetler üzerine yaptıkları araştırmada, devlet hastanelerinde yoğun bakım ünitelerinin çoğu zaman tamirde olduğunu, özel hastanelerin ise astronomik rakamlar istediğini öğrendiklerini anlatıyor.

Manisa’daki Dağyenice köyünde öğretmenlik yapan Ali Ulutürk, yoğun bakım ünitesinin yetersizliği nedeniyle sorun yaşayan hastalardan yalnızca biri. Su çiçeğine yakalanan öğretmen, acilen hastaneye kaldırılmış. Ancak sadece yoğun bakım ünitelerinde bulunan vantilatör cihazıyla suni solunuma girmesi gerektiğine karar verilmiş. Ulutürk, Celal Bayar Üniversitesi Enfeksiyon Hastalıkları Bölümü’nde boş yer kalmadığı için İzmir’deki bir özel hastaneye götürülmüş. Ancak 30 bin YTL istenince buraya yatırılamamış. Ulutürk daha sonra Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde son anda yer bulabilmiş. Yoğun bakımla ilgili eksiklik üzerine harekete geçen Sağlık Bakanlığı, 15 Şubat’a kadar hastanelerden gelecek bilgiler çerçevesinde yoğun bakım ünitesi desteği yapmaya karar verdi. Nüfusu 50 binin üzerinde olan şehirlere yoğun bakım merkezleri kurulacak.

Zaman
yoğun
bakım
üniteleri
yetersiz
en
az
6
bin
yatağa
ihtiyaç
var
Yorum (1)
dromer
Sağlık sisteminin çalışanları ne duruma konuldu? hastalar ne kadar sağlıklı, etik hizmet alabiliyor? bakanımız her şeyi sayılarla söylemeyi çok seviyor. sanki istatistikçi. bu ülke hastaları ve çalışanları acınacak durumda.
0
Cevapla
Yorum Yaz
0/300

Bu haberler de ilginizi çekebilir