Medimagazin logo

Bu araç can kurtarır

Sağlık Bakanlığı'nın kar altındaki bölgelere hastaları taşıması için gönderdiği Snowtrack aracı, tatbikatta bile can kurtardı.
Bu araç can kurtarır
Abone Ol:
Medimagazin google abone ol
Sağlık Bakanlığı'nın kar altındaki bölgelere hastaları taşıması için gönderdiği Snowtrack aracı, tatbikatta bile can kurtardı.

Bakanlığın gönderdiği paletli araç, en fazla kar yağışı olan Çaldıran ilçesinde bir tatbikatla denenmek istendi. Tatbikatta, ilçeye 17 kilometre mesafedeki ve yolları 15 gündür kapalı Yukarıyanıktaş Köyü'nde hamile bir kadının doğum sancısının tuttuğu bildirildi. 30 yaşındaki Makbule Altunten de köylülerce kızak üzerinde yola çıkarıldı. Yedi kilometre kızakla taşınan Altunten, daha sonra içinde tedavi bölümü bulunan özel paletli araca alınarak ilk tedavisi sağlık ekiplerince yapıldı.
Snowtrack aracı, Yukarıyanıktaş Köyü'nde solunum güçlüğü çeken Misri Algül ile baş ağrısı bulunan Halis Tekin'e de yetişti.

Radikal
bu
araç
can
kurtarır
Yorum (3)
Mücahit Altuntaş
Teşekkür ederiz elinize aklınıza sağlık Sayın Selim Erentürk.Yazılarınız nefes aldırıyor.Ben bazı satır başlarınızı aldım.Sorular hazırladım. "Gelin biraz felsefe yapalım." (Yapalım.Çok ihtiyacımız var.Düşünmeye!Soruya , mukayeseye.. )))) "Günümüzde hekimlerin, sağlık alanının diğer paydaşlarının ve özellikle erk sahiplerinin felsefeye ve etik yaklaşımlara her zamankinden daha çok önem vermelerine gereksinim ve zorunluluk var görünmektedir." "Filozofça sormak gerekli: Sağlık nedir? Sağlığın mühendislikten, öğretmenlikten, diğer dallardan ve özellikle tüccarlıktan farkı nedir? Sağlık alanındaki aktörlerin fonksiyonları nelerdir, nasıl olmalıdır?" "Sağlık alanında en önemli etken olan hekimlerin yetiştirildiği tıp fakültelerinin durumunu bilimsel, etik ve akılcı olarak mercek altına almanın ve sorgulamanın tam da zamanı. Çok geç kalmadan, geri dönüşü çok zor noktalara gelmeden…"(Sedat Ergin Hürriyetten 10 serilik yazdı.Bunların hiçbir tepkileri olmadı.Taşlaşmışlar.Taşlar akıl yürütürse bunlarda yürütebilir.) "Sosyal katmanlar arasında eğitim, gelir ve kültürel farklılıkların keskin olduğu topluluklarda sağlığa ulaşmak, sağlık hizmetinden faydalanmak belirgin bir şekilde farklıdır. Burada kamu rolü, kamu kaynakları ve denetimi özellikle önemli hale gelir" (Ah hocam bize ABD , Avrupa sistemini dayatıyorlar orda gelir dağılımı nedir , gelir düzeyi nedir bilmiyorlar mı?Kaldıki orada bile sosyalizasyona gidiyorlar , sağlığı yaygın hale getirmeye çalışıyorlar.Bizde kazanca endeksli , performasa endeksli sistem yaparak sağlık harcamalarını uçuruyorlar.Sağlık yatırımcıları için pazar oluşturuyorlar.Ahlak , vicdan , akıl bunun neresinde.Bilim , bilim diye çalım atan adamlar bunun neresinde , nerede bunlar...Sus puslar...Vah vah...Gerçekle yüzleşemeyeneler nasıl felsefe yapacak ah hocam.) Hocam Felsefeyi yapabilirmiyiz?Sorulardan başlamız gerekiyor. Soru , uzun ve kalıcı analitik yöntemin , bilimsel bilimsel sürecin önemli öğesidir.Soru yoksa akıl yoktur.Soru yoksa İnsan yoktur.Soru yoksa Bilim , bilimsel yöntem yoktur.Bunlardan uzaklaşmayalım.Bu amaçla soruyu önemsiyorum. Neden akılcı bir sağlık sevk sistemi oluşturamıyorusunuz? Neden doktor hasta ilişkisini olması gereken kaliteye ve süreye (20 dk) ulaştıramıyorsunuz? Neden kaliteyi bozan , iş yükünü , ahlaksızlığı zorlayan performans sistemine devam etmekte inat ediyorsunuz? Sağlık çalışanları , hekimler sizce madurmu? Bozulan hasta hekim iişkisinde , yada sizin toplantı düzenleme ihtiyacı duyduğunuz şiddet sorununda bu bozulan hasta hekim ilişkisinin payı nedir , payı varmıdır? Sağlık hizmetinin , hasta heki ilişkisinin samimiyeti , empatisi artmışmıdır ?Yoksa azalmışmıdır? Emeklilik ,sosyal haklar , çalışma ortamı açısından hakettikleri yada olması gereken yerde mi?Neden sağlık çalışanlarını madur ediyorusunuz? Son on yıldır sağlık ve siyaseten otorite olmanız sorumluluk payınızı artırıyor mu? Bu şiddet kaynağını nereden alıyor.Sorumlusu kim? Sorun eğitimse neden on yıldır sağlıkta yada diğer alanlarda eğitim artırmadınız? Üniversitelerde sorun varmı?Kaynağını nereden alıyor?Peki üniversite niye küsüyor? Üniversiteye insanalrın elini kolunu sallayarak gitmesini doğru buluyormusunuz? Üniversitenin hakettiği ücreti aldığını düşünüyormusunuz? Sağlık sisteminin sürekli sisteme hasta pompaladığını, bunun iş yükünü , kaliteyi , sağlık harcamalarını olumsuz etkilediğini görmüyormusunuz? Sağlıkta artan şiddetin, artan iş yükü , kalite düşüşü ile ilişkisi olduğunu , olabileceğini düşünüyormusunuz?
0
Cevapla
keşke :-(
şekil yanıltıcı. keşke okul sayısının nüfusa göre normalize edildiği bir şekil kullanılsaydı.
0
Cevapla
aydin sinal
Almanyada 36 tip fakültesi vardir,1975 yilindan beri almanyadayim o zamandan beri ,sadece iki tip fakültesi daha acildi;regensburg ve witten-herdecke.avusturyada 3,isvicrede6 tip fakültesi var.nufus almanya 82 mil,avusturya 8.5 mil,isvicre 7.5 milyon. tip ögreniminde önemli,temel olan klinik öncesi morfoloji dersleri,labaratuarlari türkiyede yeni acilan tip fakültelerinde bu dersler üstün körü gecistriliyor,talebe temelsiz klinige geliyor,klinikteki hocalarda bastan savar gibi mezun ediyorlar.genc hekimde bir ihtisasa kapagi atip uzmanlasma arzusunda oluyor,türkiyede %70 uzman.%30 pratisyen varmis,kasaba hastahanelerinde bile artik beyin cerrahi,kalp cerrahina rastlaniyor.avrupa devletlerinde uzman/pratisyen orani türkiyenin tamamen tersi,böyle oluncada hastalar hastahanelere hucum ediyorlar.frankfurtan selamlar.
1
Cevapla
Yorum Yaz
0/300

Bu haberler de ilginizi çekebilir