Medimagazin logo

Dünya Gastroenteroloji Kongresi binin üzerinde katılımcısı ile İstanbul’da toplanacak

Dünya Gastroenteroloji Kongresi, İstanbul Kongre Merkezi’nde dünya genelinden yaklaşık bin 500’ün üzerinde katılımcı ile bir araya gelmek için hazırlanıyor. Türk Gastroenteroloji Derneği ve Dünya Gastroenteroloji Organizasyonu ile ortaklaşa düzenlenecek olan Dünya Kongresi’nde alanında uzman kişiler gastroenterolojide yaşanan gelişmeleri masaya yatıracak
Kaynak: MEDİMAGAZİN
Dünya Gastroenteroloji Kongresi binin üzerinde katılımcısı ile İstanbul’da toplanacak
Abone Ol:
Medimagazin google abone ol

Türk Gastroenteroloji Derneği Başkanı ve Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Gastroenteroloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Serhat Bor, Dünya Gastroenteroloji Kongresi öncesi Medimagazin’e değerlendirmelerde bulundu. Prof. Dr. Bor, Türk Gastroenteroloji Derneği’nin faaliyetlerini ve bin 500’ün üzerinde uluslararası katılımlı Dünya Gastroenteroloji Kongresi’ne ilişkin sorularımızı yanıtladı.

Öncelikle, Türk Gastroenteroloji Derneği’nin tarihçesinden ve amaçlarından biraz bahsedebilir misiniz?

1959’lu yıllarda Tababet ve Uzmanlık Tüzüğü değiştirilerek, iç hastalığı uzmanlığından sonra iki yıl daha asistanlık yapılarak ileri ihtisaslaşma olanağı yaratıldı. Buna önceleri yüksek ihtisas, daha sonra yan dal ismi koyuldu. Bu paralelde, 1959 yılında yedi kurucu üye tarafından Gastroenteroloji Derneği kuruldu. Onları bugün minnet ve şükranla anıyoruz. Daha sonra, isminin başına TÜRK vurgusunu aldı. Derneğin ilk şubesi “İstanbul Şubesi” ve ardından İzmir’den başlayarak Türkiye genelinde diğer şubeleri açıldı. Derneğimizin İstanbul, Ankara, İzmir, Kocaeli, Antalya, Kayseri, Çukurova, Diyarbakır olmak üzere sekiz şubesi mevcuttur. Şu anda derneğimizin 906 gastroenteroloji uzmanı üyesi bulunmaktadır. Ayrıca, 78 yan dal asistanı da fahri üyemizdir.

Başlangıçta derneğin bir ofisi ve düzenli bir geliri yoktu. Yönetim kurulları, üniversite ve akademi gastroenteroloji kliniklerinde veya yönetim kurulu başkanının evinde yapılıyordu. Bütün mal varlığı küçük bir çelik dolap, elektrikli bir daktilo ve Ankara Üniversitesi Gastroenteroloji Kliniğinde yatan bir hasta tarafından bağışlanmış, Bursa’daki 250 m2’lik bir arsadan ibaretti. Şu anda Ankara’da kirada bulunan genel merkez binamız, önceki yönetimlerin özverileriyle alınmış bir 2.500 m2’lik bir arsa üzerine kurulmuş. 1.500 m2’den büyük bir binadır ve aşağıda anlatılan faaliyetlerde kullanılan düzenli bir gelir getirmektedir.

Önceleri dört yılda bir, sonraları iki yılda bir ulusal kongreler düzenlenmeye başlanmıştır. Bu süreçte derneğin uluslararası bir dergi olması gerektiği, düzenli ve yıllık kongreler yapılması, bir ofis temin edilmesi, tüm üniversitelere ulaşılması planlanmıştır. Bu amaçla, 1990 yılında önce Türkçe, daha sonra da İngilizce olarak Türk Gastroenteroloji Dergisi yayımlanmaya başlamıştır. Dergi, 2007’den beri SCI tarafından indekslenmekte olup, 2019 yılında 12 sayıya çıkarılmıştır. Bu yıl “impact factor” ilk kez birin üzerine çıkarak 1.107 olmuştur. Ulusal Gastroenteroloji Kongreleri gittikçe daha kalabalık ve doyurucu olmaya başlamıştır.

Kongrelerden bahsetmişken, Türk Gastroenteroloji Derneği bu yıl çok önemli bir organizasyon olan Dünya Gastroenteroloji Kongresi’ne ev sahipliği yapmaya hazırlanıyor. Kongrenin genel kapsamından ve detaylarından bahsedebilir misiniz?

Türk Gastroenteroloji Derneği ve Dünya Gastroenteroloji Organizasyonu (World Gastroenterology Organisation) ile ortaklaşa düzenlenecek olan Dünya Kongresi; dünya genelinden yaklaşık 1.500’ün üzerinde katılımcı (Amerika, Avrupa ülkeleri yanı sıra Asya, Kuzey Afrika, Balkanlar ve Türki Cumhuriyetlerden) ile İstanbul Kongre Merkezi’nde gerçekleştirilecektir.

Bilimsel olarak son derece doyurucu olan programda, örneğin; ilk kez Anadolu’da tanımlanan Çölyak hastalığı bu başlık altında tartışılacaktır; “Celiac disease: From Areteus of Capadocia to present time.” Ayrıca, yine bir ilk olarak WFUMB Ultrasound Learning Center’ın desteği ile bilimsel programa paralel olarak 22-23-Eylül tarihleri arasında “Hands-on-Ultrasonography Course” düzenlenecektir.

Ayrıca, Türk Gastroenteroloji Derneği Yönetim Kurulumuz, mali kaygıları ikinci plana atarak ülkemizin ilk Gastroenteroloji Dünya Kongresi’ne katılmak isteyen tüm dernek üyelerimizin, yan dal asistanlarımızın ve pediatrik gastroenteroloji ve gastrointestinal cerrahlarımızın kayıt ücretlerini karşılamaktadır.

Medeniyetlerin üzerinde yükseldiği ve kıtaları buluşturan İstanbul’da gerçekleşecek olan Dünya Gastroenteroloji Kongresi ile ilgili tüm detaylara “www.wcog2019.org” web adresinden ulaşılabilmektedir.

Bunun yanında, dernek olarak gerçekleştirdiğiniz bilimsel etkinlikler hakkında bilgi verebilir misiniz?

Derneğimiz; Johns Hopkins, Teksas Medical Center, Seul/Kore (iki ayrı merkez), Amsterdam Medical Center olmak üzere beş merkez ile anlaşma imzalamıştır. Konaklama, transferler, uçak, hastanenin istediği ücretler ve sigorta dâhil TÜM masrafları karşılanarak üç yılda toplam üye sayısının %10’una karşılık gelen 91 üyesini iki üç ay süreyle gözlemci olarak göndermiştir. Bu amaçla sayılan şehirlerde tüm altyapısı hazır evler kiralanmıştır. Memnuniyetle gözlemekteyiz ki bu meslektaşlarımızın beklentilerin üstündeki bir kısmı, öğrendikleri uygulamaları ülkemizde de yapmaya başlamıştır. Bu amaçla, Kore’den yanlarına gittikleri akademisyenler getirtilerek uygulamaları ülkemizde tekrar göstermeleri sağlanmıştır.

Bu programlar dışında yurt dışı veya yurt içi bir merkezde eğitime gitmek isteyen meslektaşlarımızın üç aya kadar masrafları karşılanmaktadır.

Bu yıl 36.’sını düzenleyeceğimiz Ulusal Gastroenteroloji Haftası kongrelerimizde hekimlerin, endoskopi hemşireleri ve teknisyenlerinin ve diğer tıp dallarındaki hekimlerin sindirim sistemi hastalıkları konusunda bilgilenmelerinin artırılması amaçlanmıştır. 1.200’e yakın katılımcının yer aldığı bu toplantılarda, derneğimiz tüm konuşmacıları, oturum başkanlarını, ciddi sayıda yan dal asistanı, iç hastalıkları asistanı, endoskopi hemşireleri ve teknisyenlerinin konuşmacılarını ve 20 emeklimizi, toplamda 400’den fazla katılımcıyı tüm masraflarıyla desteklemektedir.

İki yılda yedi adet mezuniyet sonrası eğitim okulu düzenlenmiş ve katılımcıların tüm masrafları karşılanmıştır. Bu toplantılarda gastroenterolojiye ek olarak, istatistik veya mentorluk gibi kişisel gelişim konuları da anlatılmıştır.

Avrupa Gastroenteroloji Kongresi’nde sözlü veya poster bildirisi, Amerikan Gastroenteroloji Kongresi’nde sözlü bildirisi kabul edilen üyelerimizin kayıt, konaklama, ulaşım gibi tüm masrafları derneğimiz tarafından karşılanmıştır. Bu Avrupa’da hiçbir derneğin yapmadığı bir aktivitedir.

İltihabi bağırsak hastalıkları alanında düzenlenen bir seri kongreye 2017 yılının tüm doçentlik unvanını kazananları ile özet bildirileri kabul edilen hekimlerinin TÜM masrafları karşılanarak gönderilmiştir.

Bilimsel çalışmalara üç yılda 1.000.000 TL’ye yakın kaynak aktarılmıştır. Başvuran projelerin neredeyse tamamı desteklenmiştir.

İç Hastalıkları Derneği ile birlikte pilot bölge olan Avanos ve Gülşehir’de sindirim sistemi hastalıklarının sıklığını saptamak amacıyla 3.369 kişiye gastrointestinal semptom anketi ve 2.797 kişiye ultrasonografi yapılmış ve sonuçlar açıklanmıştır.

Bununla birlikte, Türk Gastroenteroloji Derneği olarak endüstri ile ne tür iş birlikleri gerçekleştiriyorsunuz?

Endüstri ve derneğimiz her zaman etik ve sağlıklı ilişkiler sürdürmüştür. Yukarıdaki projelerin bir kısmı endüstrinin “koşulsuz” desteğiyle yapılmıştır. Derneğimiz her zaman gelirlerini üyelerinin bilimsel gelişimleri için kullanmış ve bunu tüm açıklığı ile endüstri dâhil tüm paydaşlarına açıklamıştır. Ayrıca, bu süreçte endüstri yönetimimizin her zaman vurguladığı ve talep ettiği gibi aktarılan kaynakların üyelere aktarılıp aktarılmadığını da sorgulamaya başlamıştır. Bu yaklaşım Ulusal Gastroenteroloji Kongreleri’nin endüstri tarafından çok yoğun desteklenmesi sonucunu doğurmuştur.

Derneklerin görevi, gelen kaynakların üyelerine aktarılmasıdır. Bir dernek yönetiminin en son savunması gereken banka hesaplarının güçlendiği yaklaşımıdır. Kamunun yapması gereken de hâlen yapılan hatanın aksine, girdilerin değil çıktıların sorgulanmasıdır!

dünya gastroenteroloji kongresi
serhat bor
Bu habere ilk yorumu siz yapabilirsiniz...
Yorum Yaz
0/300

Bu haberler de ilginizi çekebilir