Bakan Koca, törende yaptığı konuşmada kongrenin başladığı günden bu yana çok kıymetli bilgilerin ve çalışmaların paylaşıldığını, konuyla ilgili bilgilerin artırıldığını dile getirdi.
Fahrettin Koca, insanoğlunun bilmediği, aklıyla kavrayamadığı pek çok şeyden korktuğunu ifade ederek, “Bu kongrede konuşulan konuların pek çoğu hakkında eğitim hayatımız boyunca bilgilenmedik. Çünkü pek çoğumuzun öğretim hayatında geleneksel ve tamamlayıcı tıp uygulamaları ortodoks tıbbın özellikle kabul etmediği, hatta reddettiği uygulamalardı. Günümüzde sağlık profesyonelleri bu yaklaşımdan giderek uzaklaşıyor. DSÖ’de yıllar boyunca sürdürdüğü geleneksel ve tamamlayıcı tıp uygulamalarını reddeden tutumunu bir yana bırakarak, dünyada kültürel birikimin neticesi olan bu uygulamaların bilimsel bir zeminde ele alınmasını destekleyen bir yaklaşım sağladı” diye konuştu.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, şunları kaydetti:
“Dünya Sağlık Örgütü, GETAT uygulamalarını modern sağlık sistemlerini güçlendirecek yollardan birisi olarak teşvik etmektedir. Ülkemizde de bu uygulamalar modern tıbba entegre bir şekilde yürütülecek şekilde yapılandırılmıştır. Öncelikle bu uygulamaların yapılma izni sadece hekimlerde olacak şekilde bir yönetmelik çıkarılmıştır. Bu sayede eğitimi olmayan kişilerin merdiven altı uygulamaları yapması yasaklanmıştır. Sonra da dünyada eşi ve benzeri bulunmayan ‘Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Uygulamalarında Klinik Araştırmalar Yönetmeliğini’ yayınladık. Bu yönetmelikle uygulamanın doğru kişi eliyle, doğru vakada, doğru dozda, kanıta dayalı geliştirilmiş usullerle uygulanmasını temin etmeyi hedefliyoruz. Modern tıp uygulamalarında bir ilacın veya tıbbi cihazın klinik araştırmaları hangi yöntemlerle yapılıyorsa, bizim yayınladığımız araştırmalar yönetmeliği de aynı şartları getirmektedir. GETAT uygulamalarını bilimsel zeminde değerlendirip, uygun koşulları sağlıyorsa yaygınlaştıracağız.”
“Bu çalışmalarda da insan hakları ve etik yaklaşımlar öncelenmekte”
Koca, bir uygulamanın çalışması yapılacaksa aynen modern uygulamalarda olduğu gibi uygun vakalarda, önce hayvan deneyleri, sonra insan üzerindeki klinik yöntemlerle çalışmasının yapılmasının sağlanacağını aktararak, şöyle devam etti:
“Aynı alışıldık klinik çalışmalar gibi bu çalışmalarda da insan hakları ve etik yaklaşımlar öncelenmektedir. Bu çalışmaların modern tıbbi uygulamalarla entegre olacak şekilde uygulanması da çalışmalarda gözetilen bir yaklaşımımız olacaktır. Geleneksel tıp uygulamalarında bu kadar detaylı çalışma koşullarının getirilmesi bir ilktir. Bu sayede bilimsel zeminde geliştirilen çalışmaların sonuçlarını ileriki yıllarda bu kongrelerde ve bilimsel yayın ortamlarında daha etkili olarak sunabileceğiz, yapılan çalışmaları da birbiri ile kıyaslama imkanı bulacağız. Bilimsel koşulları gözeten, kıyaslanabilen ve tekrarlanabilen çalışmalar bu alanda ülkemiz çalışmalarının daha öne çıkmasını sağlayacaktır. GETAT uygulamalarının sağlık beyanı ile uygulanmasını biz önemli bir merhale olarak görüyoruz. Ancak gelecekteki hedefimiz bu uygulamaların tamamen Sağlık Bakanlığı kontrolünde ve Sağlık Bakanlığınca ruhsatlandırılmış uygulamalar şeklinde olmasıdır.”
GETAT Ödülleri
Kongre çerçevesinde Geleneksel Tıp Uygulamaları ve Araştırmalarında başarılı çalışmaları ödüllendirmek de istediklerini dile getiren Koca, GETAT Yaşam Boyu Başarı Ödülü için bulunduğu çağda tıbba getirdiği metodolojik yaklaşımla günümüz modern tıbbının da temelinde önemli bir yeri olan İbn-i Sina adına, GETAT Bilim Ödülü’nü Anadolu tıbbında cerrahi metodolojinin gelişmesinin temelini atan Sabuncuoğlu Şerefeddin ve GETAT Genç Araştırmacı Ödülü’nü de Prof. Dr. Süheyl Ünver adına tanzim etmeyi uygun gördüklerini söyledi.
Koca, verilecek ödüllerin kongrenin misyonuna katkı vermesini temenni ederek, sözlerini, hamiliği için Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a şükranlarını sunarak tamamladı.
Bakan Koca, konuşmasının ardından ödüle değer bulunan hekimlere ödüllerini takdim etti.
Bu kapsamda Prof. Dr. Süheyl Ünver Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Genç Araştırmacı Ödülü’nü Arş. Gör. Dr. Duygu Dayanır almaya hak kazanırken, Prof. Dr. Abdürrahim Koçyiğit, Sabuncuoğlu Şerefeddin Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Bilim Ödülü’nün, Prof. Dr. Cemal Çevik de İbn-i Sina Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Yaşam Boyu Başarı Ödülü’nün sahibi oldu.
Toplu fotoğraf çekiminin de yapıldığı ödül töreni, katılımcılar onuruna düzenlenen yemeğin ardından sona erdi.
