Kadınlarda en sık görülen kanser türü olan meme kanseri vakaları son yıllarda dünyada ve ülkemizde önemli bir artış gösterse de teknolojik ilerlemelerle birlikte meme kanseri cerrahisinde geliştirilen yöntemler başarılı sonuçlar alınmasını sağlıyor. Memorial Bahçelievler Hastanesi Meme Sağlığı Merkezi’nden Cerrahi Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Fatih Aydoğan da meme kanseri cerrahisinde başarıyı artıran işaretleme yöntemleri geliştirdi.
AROLL tekniği Dr. Fatih Aydoğan ve ekibi tarafından dünya literatürüne kazandırıldı
Bugüne kadar işaretlemede en çok kullanılan metodun tel rehberliğinde lokalizasyon olduğunu söyleyen Prof. Dr. Aydoğan “Tel yönteminin dezavantajları bulunduğu için alternatif işaretleme yöntemleri tanımlanmıştır. Bunlardan en çok kullanılanlar radyoaktif madde kullanarak yapılan ROLL (Radioguided Occult Lesion Localization) ve RSL (Radioguided Seed Localization) yöntemleridir”dedi.
Bu yöntemlerin yanında koltuk altı lenf bezleri için uyarlanmış AROLL yöntemi Dr. Fatih Aydoğan ve çalışma ekibi tarafından Türkiye’de geliştirildi ve “Journal of Surgical Oncology” dergisinde yayımlandı.
Radyoaktif yöntemlerin bazı kısıtlılıkları nedeniyle alternatif metotlar da kullanılmaya başlandı. Yeni nesil olarak kabul edilen bu yöntemler arasında Magseed (Manyetik Çekirdek), MOLL (Magnetic Occult Lesion Localization), IFOLL ve RFID (Radiofrequency Identification Tag) yöntemleri bulunuyor.
Magseed yönteminde işaretleme ameliyattan çok önce yapılabiliyor
Prof. Dr. Aydoğan, Magseed yöntemi için "Kitle içine pirinç tanesi büyüklüğünde (1x5 mm) manyetik parçacık (seed) yerleştiriliyor. Manyetik akımı gösteren özel bir dedektör (manyetik prob) kullanılarak işaretli bölge çıkarılıyor. Bu yöntemin avantajları arasında işaretlemenin ameliyattan çok önce (+30 gün) yapılabilmesi, Nükleer Tıp Bölümü gerektirmemesi ve tekniğin radyoaktivite içermemesi sayılabilir" ifadelerini kullandı.
MOLL yönteminde Nükleer Tıp Bölümü’ne ihtiyaç duyulmuyor
Nükleer Tıp Bölümü’ne ihtiyaç duyulmayan bir diğer yöntem ise Dr. Tümay Aydoğan ve çalışma ekibi tarafından tanımlanan MOLL yöntemi. Yöntemde nanopartikül boyutundaki demir parçacıkları içeren bir solüsyon kitle içine enjekte ediliyor. Sonrasında manyetik akımı gösteren özel bir dedektör (manyetik prob) kullanılarak işaretli bölge çıkarılıyor.
IFOLL yöntemi Türkiye’de geliştirildi
Dr. Fatih Aydoğan ve çalışma ekibi tarafından Türkiye’de geliştirilen IFOLL yönteminde de kitle içine indosiyanin yeşili enjekte edilerek kızıl ötesi kamera yardımıyla kitle çıkarılıyor. Çıkarılan bölgenin eş zamanlı olarak görülebilmesi, Nükleer Tıp Bölümü gerektirmemesi ve radyoaktivite içermemesi bu yöntemin avantajları arasında. Dezavantajları ise ameliyathane ışıklarının işlem sırasında azaltılmasını gerektirmesi ve derin yerleşimli lezyonların yeterince görüntülenememesi olarak sıralanabilir.
Büyük boyutlu tümörlerde radyofrekans yöntemi kolaylık sağlıyor
Son yıllarda meme cerrahisinde de radyo frekans kullanılmaya başlandı. Radyo frekans yönteminde memedeki kitle içine anten işlevi gören küçük bir parçacık yerleştiriliyor. Antenin yerini gösteren özel bir dedektör ile kitlenin yeri belirleniyor. Tel yöntemiyle benzerlik gösterse de mesafenin ölçülmesi gibi avantajlarısöz konusu. Bu yöntemde hem sesli hem göstergeli sinyallerle tümör içine yerleştirilen ve anten işlevi gören parçacıkların yeri tespit ediliyor. Yöntem özellikle çok odaklı ya da geniş alanda yerleşimli tümörlerin çıkarılmasında büyük oranda kolaylık sağlamakta.
.jpg&w=384&q=75)
