Medimagazin logo

Eczacılar kliniklerde hekimlerin iş yükünü hafifletecek

Klinik eczacıların yatan hastalarda ilaç doz rejimlerinin hazırlanması ve hastanın takibi konusunda hekimlerle çalışacağını ifade eden Prof. Dr. İlkay Erdoğan, “Hekim başına düşen hasta sayısı çok yüksek. Bu nedenle hekimler hastalarıyla istedikleri kadar ve yeterince ilgilenemiyorlar. İlaç dozlaması ile klinik eczacılar ilgilenerek hekimlerin yükünü hafifletecek.” dedi
Eczacılar kliniklerde hekimlerin iş yükünü hafifletecek
Abone Ol:
Medimagazin google abone ol

Eczacılıkta Uzmanlık Eğitimi Sınavı (EUS)’nın ilki Eylül 2017 tarihinde ÖSYM tarafından gerçekleştirilecek.   Gazi Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İlkay Erdoğan, EUS ile ilgili merak edilenleri ve sınavı kazanan eczacıları bekleyen eğitim sürecini Medimagazin’e anlattı.

Eczacılıkta Uzmanlık Kurulu (EUK) kararı ile adayların “klinik eczacılık” ve “fitofarmasi” uzmanlık alanlarında eğitim görebileceğini ifade eden Prof. Dr. Erdoğan, “Gazi Üniversitesi Eczacılık Fakültesi olarak hem fitofarmasi hem de klinik eczacılık bilim dallarımız mevcut. Her iki bölümün mutlaka hastane ayağının da olması gerekiyor ve biz de Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi ile bu süreci yürüteceğiz.” dedi.

Eczacılıkta uzmanlık programında klinik rotasyonlar yapılacağı bilgisini veren Erdoğan,  hastanelerde klinik eczacılara ihtiyaç duyulduğunu ve hasta odaklı eczacıların çalışması gerektiğini vurguladı.

 

İlkay erdogan

 

Gazi Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İlkay Erdoğan

 

“Klinik eczacılar hekimlerin iş yükünü hafifletecek”

Amerika Birleşik Devletleri’nde uzun yıllardır klinik eczacıların hastanelerde aktif görev yaptığını söyleyen Prof. Dr. Erdoğan,  “Türkiye’de hekim hegemonyası yüksek ve klinik eczacılık kavramına soğuk bakılıyor. İşimize karışılıyor hissi uyandırmış olabilir, ancak hem fitofarmasi hem de klinik eczacılık uygulaması yerleştiğinde, hekimlere yardımcı olan ve onların iş yükünü hafifleten bir meslek grubu olarak yer alacak.” açıklamasında bulundu.

Klinik eczacıların yatan hastalarda ilaç doz rejimlerinin hazırlanması ve hastanın takibi konusunda hekimlerle çalışacağını ifade eden Erdoğan,  “Hekim başına düşen hasta sayısı çok yüksek.  Bu nedenle hekimler hastalarıyla istedikleri kadar ve yeterince ilgilenemiyorlar.  İlaç dozlaması ile klinik eczacılar ilgilenerek hekimlerin yükünü hafifletecek.” dedi.

 

Çok sayıda alanda uygulamalı eğitim alacaklar

Eczacılıkta uzmanlık eğitimi almaya hak kazanan eczacıların teorik eğitimlerin yanı sıra belli branşlarda hastanelerde uygulamalı eğitimlere katılacaklarına da değinen Erdoğan, “Fitofarmasi uzmanlarının rotasyon yapacağı dallar;  enfeksiyon hastalıkları ve klinik mikrobiyoloji, iç hastalıkları,  göğüs hastalıkları,  tıbbi onkoloji, pediatri ve halk sağlığı branşları olacak ve her rotasyon iki ay sürecek.

Klinik eczacılık için ise iç hastalıkları, enfeksiyon hastalıkları ve klinik mikrobiyoloji, kardiyoloji, nöroloji, endokrinoloji ve metabolizma hastalıkları, yoğun bakım, göğüs hastalıkları,  tıbbi onkoloji ve pediatri alanlarında eğitim alınacak.” açıklamasında bulundu.

Yatak sayısı 300 olan her hastanede bir klinik eczacı olacak

EUK’nin belirlemiş olduğu standartlar doğrultusunda eğitim vermek isteyen fakültelerin gerekli hazırlıkları yapması gerektiğini ifade eden Prof. Dr. Erdoğan, Medimagazin'e yaptığı açıklamada  “Klinik eczacılar genellikle hastanelerde istihdam edilecek ve yatak sayısı 100 ile 300 olan hastanelerde bir, 300’ün üzerindeki her 200 yatak için ilave bir uzman klinik eczacı istihdam edilecek. Fitofarmasi uzmanları ise sadece hastanelerde değil, zehir danışma merkezleri ve klinik araştırma merkezlerinde de görev alabilecekler.” dedi.

 

Bitkisel ürünler tedavide yer almaya başladı

Bitkisel ürünler hastalıkların tedavisinde yardımcı olarak yer almaya başladı. Uzman eczacılığını fitofarmasi alanında yapmış olanlar, bitkisel tedavilerin uygulanması konusunda hastanelerde görev alacak.  Bitkisel tedavilerin hem dünyada hem de Türkiye’de rağbet görmeye başladığını dile getiren Erdoğan, bu uygulamayı suistimal edenlerin de olduğunu belirtti.

Fitofarmasi alanında uzman olmak isteyen eczacılarda;  bitkisel ilaçlar ve diğer bitkisel ürünlerle ilgili donanıma sahip olmak, hastanın sağlık öyküsünü iyi takip etmek, hastanın önceden kullandığı bitkisel ürünleri detaylı öğrenmek ve hastanın allerji geçmişini iyi öğrenmek gibi şartların arandığını belirten Prof. Dr. Erdoğan,  uzmanların bitkisel ürünler konusunda hem hastaları hem de doktorları bilgilendireceklerini söyledi.

 

“Bitkisel ürünler yanlış kullanılabiliyor”

Hastaların bitkisel ürünleri kullanmak istediğini, ancak ilaç etkileşimleri konusunda bilgi sahibi olmadıkları için tedavi sürecinde kullanılan diğer ilaçların etkisini değiştirebildiğinin altını çizen Erdoğan, kullanılan yanlış bitkiler nedeni ile tedaviyi olumsuz etkilemesinden dolayı hekimlerin bitkisel ürünlere soğuk baktığını ifade etti.

Bitkisel ürünlerin özellikle onkoloji hastalarının tedavisinde ilacın etkisini daha çok değiştirebileceğine dikkat çeken Prof. Dr. Erdoğan,  “Hekimler de bu duruma dikkat etmeye başladılar, ancak asıl eğitimlerinde bu konuyla ilgili bir eğitim almadıkları için o açığı kapatmaları zor.  O nedenle bu durumları yakalayabilen, çözümünü bulabilen fitofarmasi uzmanları klinikte olacak.” ifadelerini kullandı.


Eğitmen ihtiyacı var”

Eczacılık uzmanlık eğitiminin yeni olması nedeni ile bu alanlarda yer alan eğitici sayısının az olduğuna işaret eden Erdoğan, bu programlardan mezun olan ilk öğrencilerin sonrasında eğitici olarak da görev yapabileceğini belirtti.

Teorik eğitimleri veren eğitmenlerin eczacı olması gerektiğini belirten Erdoğan, klinik rotasyonlarda ise tıp fakültelerinde görev alan öğretim üyelerinin eğitim vereceği bilgisini verdi.

EUS sonrası uzmanlık eğitimine hak kazanan eczacılar üç yıllık eğitim sonrasında tez aşamasına geçecek ve sonrasında programı bitirmek için bitirme sınavlarına girecek.


“Uzman olmak isteyen serbest eczacıların işini bırakması gerekiyor”

Eczacılıkta uzmanlık programına katılmak isteyen eczacılar için hiçbir yerde çalışmama koşulu arandığını dile getiren Prof. Dr. Erdoğan, “Serbest eczacılar uzman olmak isterse, eczanesini kapatıp ya da devredip bu uzmanlık eğitimine gelmesi gerekiyor.  Normalde doktora programlarımıza serbest eczacı olan ya da kamuda çalışan eczacılarımızı alabiliyoruz ve ona göre zaman ayarlanabiliyor. Ancak bu uzmanlık eğitiminde tam zamanlı olarak fakülte ya da klinikte olmaları gerekiyor.” bilgisini verdi.

 

 “Eczacılıkta uzmanlık mesleğimizin prestijini artıracak”

Erdoğan, “Eczacılıkta uzmanlık sınavının mesleğimizin geleceği için iyi sonuçlar vereceğine, eczacılık mesleğinin prestijini artıracağına, mezunlarımız tarafından yeni bir istihdam alanı yaratması açısından daha çok rağbet göreceğine ve mesleğin önünü açacağına inanıyorum, bu konuda emeği geçenlere teşekkür ediyorum.

Gazi Üniversitesi olarak fitofarmasi ve klinik eczacılık alanlarında uzun süredir tezli ve tezsiz yüksek lisans programlarından çok sayıda hekim ve eczacı mezun ettik.  Yine tamamlayıcı tıp alanında da iyi yerdeyiz.  EUK’de bizim üniversitemizden de bu alanda ihtisası olan üyeler olsaydı mutlu olurduk.” ifadelerini kullandı.

klinik eczacılık
eczacilikta uzmanlik egitimi sinavi
eus
gazi universitesi eczacilik fakultesi dekani
prof. dr. ilkay erdogan
klinik eczacilik
fitofarmasi
rotasyonlar
Yorum (7)
kamil Eren
"MF" olmazsa yürümez o iş.
5
Cevapla
hd
Eczacılar hekimlerin iş yükünü azaltacak ifadesinden ziyade eğitimini aldıkları işi yapacaklar ifadesi daha doğru olacaktır.
26
Cevapla
hd
malesef ki kamil erene cevap verme gereği duyuyorum. gün içinde anlaşıp sonrasında gece acilde gelene gidene aynı ilacı yazana meslektaşlarınızı düzeltin lütfen.
15
Cevapla
Bülent
Kamil bey sen firmalar olmadan yapamıyorsun ya Eczacılarda öğrenir sen kendinden biliyorsun firmaları galiba
9
Cevapla
ecz
MF neden bir hekimi ilgilendirir ki? MF neden akademik bir konuya yorum olarak yazılma gereği duyulur ki?
14
Cevapla
Yorum Yaz
0/300

Bu haberler de ilginizi çekebilir