MEDİMAGAZİN-ABD’nin Minnesota eyaletinde bir mahkeme, malpraktis davasının açılması için doktor-hasta ilişkisinin mutlaka kurulasına gerek olmadığına karar verdi.
Sözkonusu Mahkemenin verdiği karar şu olaydan sonra gerçekleşti:
Karın ağrısı, ateş, üşüme, öksürük ve nefes darlığı semptomları ile bir tıp merkezine başvuran 54 yaşındaki kadın hasta için klinik hemşiresi, bölgedeki hastanede görevli bir hekime telefon açarak hastanın hastaneye yatışının gerekli olup olmadığını danıştı. Konsülte edilen hekim ise 10 dakikalık bir telefon görüşmesinin ardından hastanın hastaneye yatışının gerekli olmadığını belirtti. Klinik hemşiresi diyabet ve ağrı kesici ilaç önererek hastayı evine gönderdi. 3 gün sonra hayatını kaybeden hastanın otopsisinde tedavi edilmemiş stafilokoka bağlı sepsis nedeniyle hayatını kaybettiği tespit edildi.
Hastanın oğlu hem tıp merkezine hem de telefonla tıbbi görüş alınan doktor aleyhine dava açtı.
Bölge mahkemesi tıp merkezi ve hekimin yanında bir karar alarak gayrı resmi telefon görüşmesinin doktor-hasta ilişkisi anlamına gelmediğine hükmetti. Temyiz başvurusunun ardından ise Yüksek mahkeme, hemşire aracılığıyla hasta-doktor ilişkisinin kurulduğuna ve hekimin kararının ‘dikkatsizce’ olduğuna hükmetti.
Minnesota Tıp Birliği ise kararı eleştirirken hekimlerin bu karardan sonra kendilerine danışılan hastalarla ilgili fikir beyan etmemeyi seçebileceklerini vurguladı. Kararı ‘ürpertici’ olarak değerlendiren Tıp Birliği, tıbbi karar verme uygulamalarının olumsuz etkileneceğini ve sonuç olarak hastalara zarar vererek sağlık harcamalarının artabileceğine dikkat çekti.