Medimagazin logo

Enfeksiyon hastalıkları uzmanı Kadanali: ‘Şarbon Türkiye’de endemik! Tedavi için bilgiler yeterli’

Şarbon hastalığı ile ilgili hekimlerin ve vatandaşın soru işaretlerini gidermek için Sağlık Bilimleri Üniversitesi Ümraniye Sağlık Uygulama ve Araştırma Merkezinde görev yapan Prof. Dr. Ayten Kadanalı’ya şarbonu sorduk.
Kaynak: MEDİMAGAZİN
Enfeksiyon hastalıkları uzmanı Kadanali: ‘Şarbon Türkiye’de endemik! Tedavi için bilgiler yeterli’
Abone Ol:
Medimagazin google abone ol

MEDİMAGAZİN-Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji alanında uzman Prof. Dr. Ayten Kadanalı şarbon hastalığına dair sosyal medyada bilgi kirliliği olduğunu önemle vurguluyor. “Enfeksiyon hastalıkları alanında uzman olmama rağmen bana bile et yememem, süt içmemem konusunda uyarılar geliyor” diyen Kadanali şarbon hastalığının Türkiye’de endemik olduğuna dikkat çekiyor. 


Öncelikle şarbon nasıl bir hastalık?
Şarbon asıl olarak ot yiyen hayvanların hastalığıdır. Çok eski yıllardan beri varlığı bilinmektedir. Milattan önce 5000 ‘lerde Mısır ve Mozepotamya’da çiftçilerde salgınlara yol açtığı bildirilmektedir.  Görülme sıklığı dünyada ve ülkemizde giderek azalmaktadır. Ancak günümüzde tarım ve hayvancılığın yaygın olduğu gelişmekte olan ülkelerde enfekte hayvanlardan bulaş yolu ile ve hem gelişmiş hem de gelişmekte olan ülkelerde biyolojik silah /biyoterörizm ilişkili küresel tehdit olarak varlığını sürdürmektedir. Hastalığın etkeni olan B. antrachis sporlarının çevre koşullarına çok dayanıklı olması ve toprakta uzun süre canlılığını sürdürmesi nedeni ile mevcut teknolojilerle eradike edilmesi mümkün gözükmemektedir, ancak kontrol önlemlerine uyum ile yayılım sınırlandırılabilir. Hayvan şarbonu buna paralel olarak da insan şarbonu Türkiye, İran ve Lübnan başta olmak üzere bazı Orta doğu ülkeleri, Kırgızistan, Kazakistan, Türkmenistan dahil Orta Asya ülkeleri, Hindistan’ın bazı bölgeleri, batı Afrika ve Latin Amerika’da endemik olarak görülmektedir. Ülkemizde 1960-2010 yılları arasında 27804 insan şarbonu olgusu bildirilmiştir. Yıllar içinde insan şarbonu olguları azalmakla birlikte hayvancılığın yaygın olduğu illerimizde hastalık görülmeye devam etmektedir. 2015 yılında 139, 2016 yılında 32, 2017 yılında da 37 insan şarbonu vakası bildirimi Erzurum, Kars, Muş, Kayseri’nin dahil olduğu birçok ilimizden yapılmıştır. Ülkemizde yaz ve sonbaharda bu vakalar daha sık görülmektedir. Ülkemizde görülen olgular en sık deri şarbonu şeklinde olup kolaylıkla tedavi edilebilmektedir. Uygun tedavi ile deri şarbonunda ölüm %0-3’e düşmüştür.  
 

Şu anda halk arasında bilinen şarbon ile ilgili yanlışlar nelerdir?
Şu anda sosyal medya aracılığı ile de inanılmaz bilgi kirliliği oluşmuştur. Enfeksiyon hastalıkları hekimi olmama rağmen bana dahi et yemeyin, süt içmeyin diye mesajlar gelmektedir. Bu şekilde sosyal medyada dolaşan yazıların hiçbir bilimsel dayanağı yoktur. Etlerin içinde kırmızılık kalmayacak şekilde pişirilmesi, uygun hazırlama sürecine uyulması ihmal edilmemelidir.

Sağlık personelinin şarbona yaklaşımı ve bilgisi konusunu nasıl değerlendiriyorsunuz?

Sağlık personelinin bu artan şarbon hastalığına karşı gereksiz korkuyu karşılamak, hastane başvurularını ve toplumdaki korkuyu yenmek adına organizasyon sürecini çok iyi çözdüğünü düşünüyorum.  Zaten Türkiye şarbon hastalığının endemik olduğu bir ülke,  tanısı, tedavisi, kontrol önlemleri konusunda yeterli bilgi ve tecrübe mevcut. 


Şarbon vakalarında artış ön görüyor musunuz?
Şarbon vakalarında her yıl görülenden farklı düzeyde artış beklemiyorum. Kurban bayramlarında ülkenin farklı alanları arasında hayvan transferlerinin artması, hayvan kesimi ve kontamine materyallere temas artışı nedeniyle olgu artışı görülebilir. Ayrıca deride olan kesik-çizikler sonucu oluşabilen diğer enfekte deri lezyonlarının da şarbon lezyonu olarak yanlışlıkla adlandırılması da yanlışlıkla şarbon sıklığında artış olarak değerlendirilebilir. 

şarbon
kurban eti̇
ayten kadanali
enfeksiyon hastalıkları
Bu habere ilk yorumu siz yapabilirsiniz...
Yorum Yaz
0/300

Bu haberler de ilginizi çekebilir