MEDİMAGAZİN- İstanbul’da daha önce sağlık kurumlarından hizmet almış 25 yaş ve üstü kişilerden oluşan 462 kişiye anket çalışması ile sağlıkta şiddete ilişkin sorular soruldu.
Katılımcılara göre şiddetin en önemli nedenleri, sağlık çalışanlarının hastalara kötü davranması ve sağlık çalışanlarının hasta ile ilgilenmemeleri olarak görülürken; sağlık çalışanlarına uygulanan şiddet büyük haksızlık.
Katılımcılar sağlık çalışanlarına şiddet uygulandığında sorunun çözüleceğine inanmadıklarını ifade etmeleri rapor sonucunda şu ifadeler ile değerlendirildi:
“Sağlığın belirsiz olması, korku, endişe içerisinde sağlık kurumlarına başvuran hasta ve yakınlarının davranışları her zaman normal değildir.
Sağlık kurumlarından hizmet alanlar hasta ve hastalık psikolojisinin de etkisiyle akılcı olmayan davranışlar sergilemektedir.
Hastalık psikolojisi ile başvuran bireylerin önceliğin kendisinde olması, normalden daha fazla ilgi görmek, hastalığın belirsizliği ve tedirginlik içerisinde sağlık personelinden yüksek beklentileri olmaktadır”
Eğitim düzeyi şiddete bakış açısında etkili
Lise veya altı eğitim durumuna sahip katılımcılara göre şiddetin en büyük nedeni, hasta ve yakınlarının mağdur durumda kalması olarak görülürken, diğer eğitim düzeylerine sahip katılımcılara göre şiddetin en büyük nedeni, sağlık çalışanlarının hastalara kötü davranması olarak gösterildi.
Bir işte çalışmayan katılımcılar ise hasta ve yakınlarının mağdur durumda kalması ile ilgili ifadenin şiddet nedeni olduğuna çalışanlara göre daha fazla katılım gösterdi. Sosyal statülerdeki farklılıklardaki cevapların değişimi toplumun demografik yapısının şiddete eğilim üzerindeki etkisi gözler önüne serildi.
Hastalar sağlıkta şiddetin en büyük nedeni olarak ‘kötü davranma’yı gösterdi
Katılımcılara sorulan soruların yer aldığı tablo detaylı incelendiğinde sağlıkta şiddetin bütün gelir düzeylerindeki katılımcılara göre şiddetin en büyük nedeni, sağlık çalışanlarının hastalara kötü davranması ve şiddetin en düşük nedeni ise, sağlık çalışanlarının tecrübesiz olmaları olarak gösterildi.
Çalışma raporunda sonuç olarak; sağlık kurumlarında şiddetin önlenmesi için hastaya ihtiyacı olan en kısa zamanda sağlık hizmeti verilmesi, bekletilmesi gerekiyorsa bunun sebebi ve süresinin açıklanması yollarına gidilmesi ve sağlık hizmetlerinde kaliteyi artırarak şiddetin azaltılabileceği görüşüne yer verildi.
Diğer yandan sağlık çalışanları arasında
iletişiminin geliştirilmesi,
örgüt kültürü ve ruhunun yaratılması,
personel motivasyonunun artırılması,
adil ve eşit yönetimin sağlanması,
sağlık çalışanlarının işini güvenli olarak yapabileceği önlemler alınması,
beyaz kod vakalarına sağlık yöneticilerinin önem vermesi,
hem kısa hem de uzun vadede önleyici tedbirlerin alınması,
her türlü şiddetin yasal yaptırımı olması,
medyada hekim ve sağlık personelinin saygınlığını artıracak haberlere yer verilmesi,
eğitimli örnek davranış sergileyen çalışanlar yetiştirilmesi için kurum içi denetimlerle düzenli eğitimler verilmesi,
iletişim eğitimlerine ağırlık verilmesi,
nüfus yoğun bölgelerde acil servis yoğunluğun azaltılması için yeşil alan hastalarının yönlendirilebileceği 24.00’e kadar gece polikliniklerinin açılması,
sağlık hizmetlerine erişimin artırılmasının
sağlık sektöründeki şiddet olaylarının azaltılmasında önleyici faktörler olduğu belirtildi.
Bu çalışma İstinye Üniversitesi, Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu Öğretim Üyesi Esra Fener ve arkadaşları tarafından yapıldı. Çalışma Uluslararası Sosyal Araştırmalar Dergisinde yayımlandı.