Dr.Özcan Yılmaz'ın yazısı:
Kadın hastalıkları ve doğum eskilerde TUS tercihlerinde genellikle ilk tercih edilen branşlar içinde yer alırken ne oldu da sondan beşinci-altıncı tercih sırasına düştü. Bunun çeşitli nedenleri var. Biz bunlardan bazılarına değinip sizlerin de görüşünü alarak bazı konularda çözüm oluşturmak için kamuoyu desteğini sağlamaya çalışacağız.
Kişisel görüşüme göre nedenleri sıralarsak;
1-Çalışma koşullarının çok ağır oluşu,
Meslek uygulamaları sırasında hastalar için diğer branşlarla karşılaştırma açısından uzak ara bir şekilde mesai dışı uzun süreli müdahaleler için zaman ayırmak oldukça yıpratıcı. Ama günümüzde TUS tercihlerinde ilk sıralarda yer alan branşlarda böyle bir durum söz konusu değil.
2-Ağır çalışma koşullarına rağmen kazancın buna paralel olmaması,
Bu yoğun tempo ile çalışıp maaş zamanı geldiğinde ucube sistemimiz döner sermaye uygulaması gereği aldığımız ücret aldığımız risk ile ters orantılı.
3-Uygulamalar sonucu aşırı sayıda ve astronomik miktarlarda hukuki dava açılması,
Dava açılan beş dosyadan biri kadın hastalıkları ve doğum branşına ait .Hastane bahçesinde reklamlarda avukatların simsarları doktorunu şikayet edecek hasta avında.
4-Bu davalarda savunmasız ‘’şaşkın ördek yavrusu’’ durumunda kalınması,
Doktora dava açıldığında çalıştığın hastane, sağlık müdürlüğü, bakanlık, meslek odan ne derece yardımcı oluyor. İşi üzerimizden alıp bu doktor benim çalışanım diye davayı üstlenen ve bütün sorumluluğu alan bir yapı var mı? Tazminat kararı çıktığında üzerimize rücu etmeye çalışan bir kurum sizin güveneceğiniz bir yer olur mu?
5-İlerleyen yaşlarda ağır çalışma koşullarının aynen sürdürülmesi,
‘’Ölene kadar nöbet’’ bakışı neden değişmez. İnsan biyoloji ve fizyolojisi 55-60 yaşında 25-30 yaşında ki gibi değildir. Bakanlığımız emeklilik hakkını elde eden doktorları çalıştırmak istiyorsa onlara özel mesai saatleri ve çalışma koşulları sağlayamaz mı?
6-Akademik kadronun muayenehane sorunu hallolduğu için kafasının bu soruna çevirip bakmaması,
Hocalarımız neden bu kadar sessiz. Ne zaman topa girecekler?
7-Dernekler,meslek odası, bakanlık ve hekimler arasında bir bağın kalmaması,
Bu kurumlar birbirleri ve kendi içlerinde kavga etmek için mi vardır?
8-Sorunla karşılaşmayan hekimlerin bu günü de kurtardık zihniyeti ile kendini kandırması,
Hekimler hep suskun, peki kadın doğumcular neden suskun?
9-Branşın küçülmemesi,
Şu haliyle çok büyük bir branş, önce Kadın Hastalıkları ve Doğum diye ikiye ayrılmalı. Daha sonra gerekirse yeni yan dallar oluşturulmalı.
10-Son olarak ‘’Down Sendromu’’ belası.(Bu ayrı bir yazı konusu)
Sevgi ve saygılarımla
Dr.Özcan Yılmaz