İnme, dünyada kalp hastalığı ve kanserden sonra gelen en önemli ölüm nedenlerinden bir tanesi. ABD’de dakikada ortalama bir kişi inme geçiriyor; üç dakikada bir kişi de inme nedeniyle yaşamını yitiriyor. Erişkin nüfusta en önemli sakatlık nedeni olan inme, bir beyin damar hastalığı.
Nedenleri neler?
Hipertansiyon, diyabet, kalp hastalıkları, sigara içimi, yüksek kolesterol ve geçici iskemik ataklar inmeye neden olan risk faktörleri arasında yer alıyor. İnme vakaları içinde daha kısıtlı bir yere sahip olan beyin kanamalarının en önemli nedeni ise kontrol edilemeyen hipertansiyon. Beynin damarlarındaki baloncuklar, damar yumakları gibi kalıtsal hastalıklar da beyin kanamalarının nedenleri arasında yer alıyor. Beynin bir yerinde uzun süre sessiz kalan bu damar yumakları günün birinde aniden kanayabiliyor. Daha yaygın bir inme türü olan tıkayıcı inmeler 5 kategoride değerlendirilebiliyor.
En önemli kategoriyi kalp kaynaklı tıkanmalar oluşturuyor. Kalp içinde oluşabilecek pıhtılar yerinden koparak beyin damarlarını tıkayabiliyor. Örneğin enfarktüs geçirmiş kalpte, belli bir bölümde kalp kası fonksiyonunu kaybedebiliyor. Bunun sonucunda kalp etkin bir şekilde kasılamayacağından orada pıhtı birikebiliyor. Oluşabilecek bir ritim bozukluğunda bu pıhtı kalpten fırlayıp beyne gidebiliyor. İkinci önemli kategori, beyni besleyen büyük damarlarda görülen problemler. Şah damarı denilen karotis ve arka tarafta da vertebral arterler olarak adlandırılan ve beynin arka bölgeleri ile beyin sapı ve beyinciği sulayan damarlarda oluşan sorunlar da inmeye neden oluyor.
Üçüncü kategori beynin derin bölgelerini sulayan küçük damarlarda yaşanan sorunlar. Örneğin diyabet, yüksek kolesterol ve hipertansiyon gibi damar yatağını bozan kronik hastalıklar buna yol açabiliyor. Büyük bir damar yavaş yavaş tıkanırsa, sağlam kalan damarlar tıkanan damarın alanını da beslemeye başlıyor ama küçük damarlarda bu gerçekleşmiyor. Dolayısıyla küçük damarların ani tıkanmasıyla besledikleri bölge tamamen kansız kalabiliyor. Bunun nedeni, hipertansiyonun yıllar boyunca uç damarlarda yaptığı olumsuz ve tahrip edici etkiler.
Dördüncü kategori ise ender görülen nedenlerden oluşuyor. Bu gruptaki hastalar iyice incelendiğinde kalıtımsal hastalıklar, romatizmal hastalıkların bir parçası şeklinde oluşan damar problemleri veya kanın pıhtılaşması ile ilgili hematolojik problemler bulunabiliyor. Bunun yanında büyük damarların aniden yırtıldığı diseksiyonlar da bu gurupta değerlendirilebiliyor. Diseksiyonlar genç yaş grubunda önemli bir inme nedenini oluşturuyor. İnme, yaşlılık hastalığı olarak algılanmamalı. Bu hastalık çocukluk çağında da görülebiliyor. Diseksiyonlar, çocukluk çağı inmelerinin önemli nedenlerinden. Doğumda bile ortaya çıkabiliyor.
Son grubu ise nedeni bilinmeyen inmeler oluşturuyor. Bu grup, tıkayıcı inmeler içinde yüzde 10-30 kadar bir yer tutuyor.
İnme nasıl ortaya çıkar?
Her yıl bin kişiden 7’si bu felaketle karşı karşıya. Ortaya çıkış nedenleri iki ana grupta toplanır. Birincisi tıkanma, beyne giden damarların veya beynin içindeki damarların çeşitli şekillerde tıkanması veya daralması. İkinci mekanizma ise beyin dokusu içinde meydana gelen kanamadır.
İnmenin belirtileri nelerdir?
Gelip geçici görme bozuklukları, tek tarafta ani görememe veya görme alanının bir kısmını görememe, konuşmada bozukluk; ani gelişen konuşamama, anlamsız konuşma veya sarhoşvari konuşmalar, vücudun bir yarısında ani kuvvet kaybı gibi belirtiler olur, bu belirtiler birkaç dakika içinde geçse bile önem taşır. Biz bunlara öncü belirtiler, geçici ataklar diyoruz. Eğer bunlarda önlem alınırsa kalıcı olmaktan kurtulup tedavi edilebilir.
Önlemek için neler yapılabilir?
Birtakım risk faktörleri önlenebilir. Genetik faktörlerin dışındaki sigara, yüksek tansiyon gibi pek çok hastalık için risk faktörü olan hepimizin bildiği başlangıçtaki risk faktörleri önlenebilir. İnmenin kesin tedavisi yoktur. Çok erken dönemde (ilk 3 saat) damar açıcı ilaç dışında geçici bulguları olan hastaların hızlı değerlendirilmesi ve tedavi edilmesi önem taşır. İlk 3 saatte damar açıcı ilaç (tromboliz) hayat kurtarıcı olabiliyor.
Kimler risk altında?
Beslenme tarzı bozuk olanlar, örneğin yağdan zengin beslenenler, sigara içenler, kilolu, diyabetik kişiler.
Yaş önemli mi?
Her yaşta olabilir. Ancak damarların tıkanma riski belirli yaşlardan sonra daha yüksektir.
Sigaranın rolü nedir?
Sigara tüm damarları olduğu gibi beyin damarlarında da dönüşü olmayan bozukluklar, kalınlaşmalar, elastikiyetin bozulması, plakların oluşmasına neden oluyor.
Nasıl ortaya çıkıyor?
Beyin, vücudun yüzde 2’sini kaplar ama kanın yüzde 20’sini kullanır. Beyin 4 ana damardan beslenir. Bunların tıkanıklığı ya da daralması yüzde 50 - 60’a kadar kabul edilebilir bir oran. Ama yüzde 60’ı geçince tedaviye ihtiyaç var.
İnmeden korunmak için bunları mutlaka yapın:
- Bol bol su için. Günde 3 – 3,5 litre su içmek - özellikle 45 yaşından sonra- inme riskini azaltan basit bir önlem.
- Yüksek tansiyon, diyabet hastasıysanız veya yüksek kolesterole sahipseniz kişisel risk faktörlerini bilerek kontrol altına alın.
- Eğer damarsal bir hastalığınız varsa mutlaka her sene check – up yaptırın.
- Düzenli egzersiz de dolaşımı hızlandırarak inme riskini azaltıyor.
- Tansiyonunuz düşük tutmak için sağlıklı bir beslenme düzenine sahip olun.
- Özellikle kalpte ritim bozukluğu olan hastalar, inme gelişim riskleri çok yüksek olduğundan ömür boyu kan sulandırıcı ilaç tedavilerine uymalıdır.
Tedavisi nedir ?
İnme mutlaka hastaneye başvurmayı gerektiren acil bir durumdur . Akut dönemde genellikle bir süre hastanede yatırılarak tıbbi tedavi uygulanan ve hayati fonksiyonları stabil hale getirilen hastada , bir an önce rehabilitasyon tedavisine başlaması gereklidir .Rehabilitasyon tedavisine ne kadar erken başlanırsa sonuçlar o kadar yüz güldürücü olur.. Eger felcin nedeni beyinde pıhtı oluşumuna bağlı damar tıkanması ise, inmeyi takip eden ilk bir kaç gün içinde rehabilitasyona hemen başlanabilir . Eğer felcin sebebi beyin damarlarında oluşan kanama ise, kanamanın durduğundan kesin emin olmak için 1-2 hafta beklemek gerekebilir.
Rehabilitasyon tedavisi nedir?
Rehabilitasyonun tedavisinin amacı inme geçiren hastaya bir an önce kaybettiği gücü ve hareket kabiliyetini tekrar kazandırmak , günlük yaşam aktivitelerinde bağımsız olmasını sağlayıp, yaşam kalitesini artırmaktır.
Hastanın yeniden yürüyebilmesi, feçli elini ve kolunu kulanarak günlük işlerini yapabilmesi, konuşma bozukluğunun giderilmesi, hareketsiz kalan eklemlerinde kireçlenme ve kaslarda sertleşme gibi sorunlara engel olunması, yatak yaralarının önlenmesi, hastanın günlük yaşantısında kimseye ihtiyaç hissetmeden hareket edebilmesi, sosyal yaşantısına tekrar kavuşması, rehabilitasyon tedavisinin temel amaçlarıdır.
İyileşme süreci ne kadar sürer?
En hızlı iyileşme dönemi inmeyi takiben ilk 6 ay içinde olup, iyileşme sürecinin yavaşlayarak da olsa 2 yıl boyunca devam ettiği bilinmektedir. İnme sonrasındaki tedavi sürecinde beynin etkilenen bölümünün lokalizasyonu, ve büyüklüğü ,hastanın yaşı, aile desteği ve sosyoekonomik düzeyi, hastanın varolan diğer hastalıkları ve en önemlisi de iyileşme isteği ve kararlılığı sonucu etkileyen faktörlerdendir.
Rehabilitasyon tedavisini kimler uygular?
Rehabilitasyon tedavinin başarısı için deneyimli bir ekip ve yeterli teknik donanım gereklidir. Tedavi, rehabilitasyon ekibi tarafından yapılmalıdır. Bu ekipte; fiziksel tıp ve rehabilitasyon uzmanı, fizyoterapistler, rehabilitasyon hemşiresi, ortez ve protez teknisyeni, iş ve uğraşı terapistleri, sosyal danışman ve psikolog bulunur. Akut dönemde hastanede yatarak başlanan tedaviye ilerleyen dönemlerde ayaktan devam edilir. Tedavi sürecinde iyileşmenin derecesi hastanın aile desteği ve iyileşme isteğinin yanısıra rehabilitasyonu uygulayan ekibinin bilgi ve deneyimi ile de çok yakından ilgilidir.