Medimagazin logo

Cerrahların sevmediği sürpriz: "Abdominal aort anevrizması"

Abdominal aort anevrizması yırtıkları kalp damar cerrahlarının sevmediği sürprizlerin başında gelir. Erken teşhis edildiğinde cerrahi müdahale ile tedavisi mümkün olan bu hastalık, damar yırtıldığında çoğunlukla hastanın kaybedilmesi ile sonuçlanıyor.
Cerrahların sevmediği sürpriz: "Abdominal aort anevrizması"
Abone Ol:
Medimagazin google abone ol

Aort damarının karın bölgesinde aşırı şişmesi anlamına gelen abdominal aort anevrizması, erken teşhis edildiğinde çok da korkulacak bir hastalık değil. Çoğunlukla herhangi bir belirti vermediği için ancak farklı amaçlarla çekilen ultrasonlarda ya da tetkiklerde fark edilebilen bu hastalık, çoğunlukla insanların karşısına bir sürpriz olarak çıkar. Kadın bölgesinde şişmeye başlayan aort damarı belli bir çaptan sonra içindeki kan basıncına dayanamayarak yırtılır. Yırtıldığında ise hastanın kaybedilmesi riski yüzde 60'ın üzerine çıkar.

"EINSTEIN'IN ÖLÜM SEBEBİ DE ABDOMİNAL AORT ANEVRİZMASI"
Aort anevrizmalarının yüzde 90'ının karın bölgesinde meydana geldiğini belirten Şifa Üniversitesi Basmane Hastanesi Kalp Damar Cerrahisi Uzmanı Yrd. Doç. Dr. M. Beşir Akpınar, konuyla ilgili çarpıcı bilgiler paylaştı. Öncelikle Abdominal aort anevrizması hakkında bilgi veren Akpınar, "Aort vücudun en büyük damarı, kalpten kanı alıp vücuda dağıtan ana damar. Bazı kişilerde farklı nedenlere bağlı olarak bu damar genişlemeye başlar. Normal damar çapının yüzde 50'si kadar şişerse, bunu bir hastalık olarak kabul ediyoruz. Damarın normal ölçüsü 2-4 cm'dir. Damar çapı 4 santimetrenin üzerine çıktığında aort anevrizması denir. 5.5 santimetre üzerine çıktığında ise cerrahi müdahale gerekir. Karın bölgesinde meydana gelen aort anevrizmasına abdominal aort anevrizması diyoruz. Aort anevrizmalarının yüzde 95'i de zaten bu bölgede meydana gelir. Mesela ünlü bilim adamı Einstein'in ölüm sebebidir bu abdominal aort anevrizması" şeklinde konuştu.

KENDİ KENDİNE TESPİTİ MÜMKÜN
Dışarıdan bakılınca fark edilmeyen abdominal aort anevrizmasının basit bir kendi kendini muayene ile de tespit edilebileceğini belirten Yrd. Doç. Dr. Akpınar, "Abdominal aort anevrizması olan ve fazla kilolu olmayan bir hasta elini karnına koyduğu zaman orada kalbinin attığını hisseder. Güçlü bir nabız alır. Farklı nedenlerle bağ dokusu zayıfladığı için aort genişlemeye başlıyor. Bunun genetik sebepleri de var. Ailesinde aort anevrizması olanların kendisinde de bu hastalığın olma ihtimali yüksek. Genetik yatkınlığı olmayan ve aort anevrizması olan bir çok insan da var. Onlarda da başka nedenler var, en büyük sebeplerden bir tanesi sigara. Aort anevrizması olan hastaların yüzde 90'nın hayatının bir döneminde sigara içtiği tespit edilmiş. Kolesterol yüksekliği, işte bağdokusu hastalıkları, geçirilmiş kazalar da nedenler arasında sayılır" şeklinde konuştu.

KRİTİK YAŞ: 65
Abdominal aort anevrizması bazı kişilerde 30 yaşında da görülebilir. Ancak en yoğun karşılaşılan yaş 65 yaş ve üzeri kişiler oluyor. Bu nedenle 65 yaş ve üstü kişilerin mutlaka aort anevrizması bakımından tetkiklerden geçmesi gerektiğini belirten Akpınar, "Bu yaş grubunda her 100 kişinin 8'inde abdominal aort anevrizması vardır" dedi.

DAMAR YIRTILMADAN ÖNLEM ŞART
Akpınar, hastalığın ciddiyetini ise şöyle tarif etti: "Bu damar genişlemesi bir aşamaya kadar gelir, damar genişledikçe basınca karşı olan mukavemeti azalır ve bir müddet sonra damar içindeki kanı tutamayıp patlar, bu yırtılma meydana geldiğinde hasta, hastane içerisinde bile olsa yüzde 60 - 90 oranında ölümle sonuçlanıyor."

KAPALI AMELİYAT DA MÜMKÜN
Şifa Üniversitesi Basmane Hastanesi İnvazif Radoyoloji Uzmanı Yrd. Doç. Dr. M. Serkan Gür ise damar yapısı uygun olan hastalarda açık ameliyat yerine kapalı ameliyat yapılabildiğini söyledi. Gür, girişimsel radyoloji ile anjiyo yapar gibi aort anevrizmalarına müdahalede bulunabildiklerini kaydetti.

cerrahların
sevmediği
sürpriz:
"abdominal
aort
anevrizması"
Yorum (1)
Arzum örskıran
Benim babam 1 Kasım 2012 tarihinde aynı tablo ile hastaneye kaldırıldı.Ama ben bir doktor olarak çaresizliği yaşadım.Koşuyolu KALP VE DAMAR ??????? Hastanesinde gece 01.00 de kapalı operasyon için gerekli olan malzemenin aynıyat tarafından 3 ile 4 gün arasında alınabileceği ve açık operasyonda da ölüm oranının % 95 olacağı yüzüme söylendi. Babamın hayatı için saatlerle yarışırken bana 3-4 günden bahsedildi. Babam şans eseri sabaha kadar yaşadı ve özel Acıbadem Maslak hastanesinde Prof.Dr. Cem Alhan tarafından devlette bulunmayan MALZEME ile operasyona alındı ve kurtuldu. Devletin sağlık konusunda bittiğini ben bir doktor olarak KABUL EDİYORUM.
100
Cevapla
Yorum Yaz
0/300

Bu haberler de ilginizi çekebilir