Firmanın Sahibi Ferhat Yıldız, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ürünün Ar-Ge aşamasının yaklaşık 3 yıl sürdüğünü belirterek, yaklaşık bir ay önce kuvözün satışa hazır hale geldiğini söyledi.
Transport kuvözün hastane içinde ya da farklı şehirler arasında bebeğin sorunsuz bir biçimde nakledilmesi açısından önemli olduğuna işaret eden Yıldız, sıradan kuvözlerin ise böyle bir nakle imkan vermediğini bildirdi.
Söz konusu kuvözü dünyada sadece birkaç firmanın ürettiğini ifade eden Yıldız, "Ürettiğimiz kuvöz teknolojik özellikleri bakımından dünyanın en üstün teknolojisine sahip. Nedir bu teknoloji? Hastane içinde veya her türlü ambulansla başka yerlere taşınırken bebeğin kanındaki oksijenin seviyesini, kalp atış hızını, kanındaki karbondioksit oranını, hemoglobinini tek bir cihaz üzerinden ölçebiliyoruz. Bu özellikleriyle dünyadaki tek transport kuvöz olma özelliğine sahip." dedi.
Transport kuvözlerin elektrik enerjisinin yanı sıra kendi bataryasıyla da uzun süre çalışabildiğini anlatan Yıldız, kuvözün kara ambulansının yanı sıra helikopter ve uçak ambulanslarda da kullanılabildiğine dikkati çekti.
Kuvöz ile dijital fonksiyonlar sekteye uğramadan yeni doğan bebeklerin nakledilebildiğini vurgulayan Yıldız, "Bu özelliğinden ötürü cihazı dünyada üreten 3-4 firma var." diye konuştu.
- "Devleti yüzde 30-40 kara geçirecek"
İthal transport kuvözlerin normal ürünlerden 2-3 kat daha pahalı olduğunu dile getiren Yıldız, "Bu ürün şimdiye kadar ithal edilmekteydi. Biz, geliştirdiğimiz ürün sayesinde, devleti kuvöz başına yüzde 30-40 kara geçirecek potansiyele sahibiz. Teknolojik açıdan dünyanın en iyisi olmasına rağmen fiyatı daha ucuz. Bu nedenle üretime geçer geçmez ihracata da başladık." değerlendirmesinde bulundu.
Piyasadaki rakiplerinin ABD ve Japonya menşeli firmalar olduklarını kaydeden Yıldız, "İthal edilen cihazların, aksesuarlarıyla beraber, ortalama birim fiyatları 15-40 bin dolar arasında değişiyor. Bir önceki nesil kuvözümüzde yabancı ürünlerin fiyatı yerli üretim sayesinde yüzde 30-40 düştü. Ümit ediyoruz ki yeni ürünümüzle transport kuvözün fiyatları da otomatik olarak aynı oranlarda azalacaktır." dedi.
- Destek TÜBİTAK'tan
Yıldız, bu zamana kadar ürettikleri bütün cihazlarda TÜBİTAK desteklerinden yararlandıklarını belirterek, söz konusu ürünleri yurt dışına da sattıklarını dile getirdi.
Tasarım, mekanik özellikler ve yazılım açısından ürünün yerli mühendisler tarafından geliştirildiğini anlatan Yıldız, mekanik parçalarının tamamına yakınının da yurt içinde üretildiğini söyledi.
Türkiye'de yılda 200 civarında transport kuvözlük talep oluştuğuna dikkati çeken Yıldız, kendi üretim kapasitelerinin ise en az 500 kuvöz olduğunu ve bunu artırabileceklerini kaydetti. Yıldız, küresel transport kuvöz pazarının da yıllık 2-3 bin seviyesinde bulunduğunu bildirdi.
Kuvöz açısından en önemli işlevin bebeğin vücut ısısı korunarak nakledilmesi olduğunu belirten Yıldız, "Bizim ürünümüz dünyadaki diğer cihazların yaptıklarının yanı sıra vital parametrelerinin de hiçbir kesintiye uğramaksızın aynı cihaz üzerinden izlenmesi imkanına sahip." dedi.
- Yeni̇doğan transportu nedir?
Yenidoğan transportu, genellikle, hasta yenidoğanın donanımlı bir ambulans ve eğitimli bir sağlık ekibiyle üst düzey yenidoğan merkezine iletilmesi olarak tanımlanıyor.
Yenidoğan bebekler; görüntüleme, konsültasyon, operasyon gibi amaçlarla da hastane içi veya hastaneler arasında nakledilebilecekleri gibi üst düzeyde bakımı tamamlanan yenidoğanın bir alt düzeye nakli de bu uygulama içinde yer alıyor.
Bebek ölümlerinin yüzde 60'ı yenidoğan döneminde gerçekleşiyor. Bu ölümlerin de yüzde 80'i ilk hafta ölümleri. İlk hafta ölümlerinin yüzde 40'ı da ilk 24 saat ölümlerinden oluşuyor.
Bu açılardan bakıldığında hasta yenidoğanın acil nakli, mortalite (her 1000 kişi başına ölümlerin sayısının oranı) ve morbiditelerin (belirli bir nüfusta belirli bir zaman dilimi içinde hastalığa tutulanların sayısının sağlıklı kalmış nüfusa oranı) önlenmesi açısından büyük önem taşıyor.
