"DİŞHEKİMLİĞİ BİLİMSEL VE TEKNOLOJİK OLARAK ÜST SEVİYELERE GELDİ"
ESKİŞEHİR (İHA) - Eskişehir Diş Hekimleri Odası Başkanı Metin Aktan, dişhekimliğinin bilimsel ve teknolojik olarak üst seviyelere geldiğini söyledi.
Eskişehir, Kütahya ve Bilecik Dişhekimleri Odası üyeleri 22 Kasım Dişhekimleri Günü ve Dişhekimliği Haftası dolayısıyla Vilayet Meydanı'ndaki Atatürk Anıtı'na çelenk sundu. Çelenk sunma töreninden sonra basın açıklaması yapan Diş Hekimleri Odası Başkanı Metin Aktan, Kamuda çalışan dişhekimlerinin özlük haklarındaki eksiklikten dolayı resmi kurumlardaki dişhekimlerinin adeta köleleştiğini iddia etti.
Muayenehanelerde serbest dişhekimliği yapan meslektaşlarının durumunun endişe verici olduğunu belirten Aktan şöyle konuştu: "Ülkeyi yönetenlerin verdikleri sözlere rağmen ağız ve diş sağlığı hizmetinin muayenehanelerden satın alınmamasıyla ağız ve diş sağlığı merkezlerinin her geçen gün çoğalması nedeniyle büyük hasta kayıplarına uğrayan meslektaşlarımız geçimlerini sağlayamayacak durumlara düşürülüyor. Hükümetin sağlıkta dönüşüm projesinin uygulanması sektörde tekelleşmeyi getiriyor" dedi.
4 KİŞİLİK ÇELENK SUNMA
ZONGULDAK (İHA) - Zonguldak Diş Hekimleri Odası “22 Kasım Diş Hekimliği Günü”nü 4 kişiyle kutladı.
Zonguldak Diş Hekimleri Odası Başkanı Ergin Kuyumcu ve bazı yönetim kurulu üyeleri, etkinlikler kapsamında Zonguldak Valiliği önünde Atatürk Anıtı'na çelenk koyarak saygı duruşunda bulundular. Kuyumcu, 22 Kasım'ın, ülke genelinde Diş Hekimliği Günü olarak kutlandığını söyledi. Sağlık konusunda hedefleri ve beklentileri olduğunu anlatan Kuyumcu, “Ağız ve diş sağlığının da genel sağlığın bir parçası olduğunun kabul edilmesi gerekir. Sağlık politikalarının oluşturulması esnasında meslek birliklerinin de görüşleri alınmalıdır. Bütün meslektaşlarımın gününü kutluyorum” dedi.
Zonguldak Diş Hekimleri Odası'nın “22 Kasım Diş Hekimliği Günü” nedeniyle Atatürk Anıtı'na 4 kişiyle çelenk sunması vatandaşlar tarafından tepkiyle karşılandı.
Zonguldak Diş Hekimleri Odası'nın Zonguldak, Bartın ve Karabük'te serbest ve kamuda görevli 200 üyesi bulunduğu kaydedildi.
TÜRK DİŞ HEKİMLERİ BİRLİĞİ GENEL BAŞKANI PROF. DR. YÜCEL: ''DİŞ HEKİMLİĞİ OLARAK POLİTİKAMIZ, HER ZAMAN BİLİMSEL VE KORUYUCU HEKİMLİKTİR''
İSTANBUL (A.A) - Türk Diş Hekimleri Birliği Genel Başkanı Prof. Dr. Taner Yücel, diş hekimliği olarak politikalarının her zaman bilimsel ve koruyucu hekimlik olduğunu söyledi.
Prof. Dr. Yücel, Türkiye'de bilimsel diş hekimliğinin 102'inci yılına denk gelen ve ''22 Kasım Diş Hekimliği Günü''nü de içine alan Ağız ve Diş Sağlığı Haftası kapsamında düzenlediği basın toplantısında, diş hekimlerinin dağılımı konusunda ülke genelinde kamu-özel ve coğrafi olarak eşitsiz bir durumun yaşandığını ifade etti.
Kamuda diş hekimi istihdamının artmasına rağmen sorunların bu sayıdaki kadroyla çözülmesinin imkansız olduğunu savunan Prof. Dr. Yücel, ''Kamuda hizmet vermeye çalışan diş hekimi günde ortalama 40 hastaya bakıyor. Doktorun her bir hastaya ayırdığı yarım saatlik süre ile diş hekiminin hizmet kalitesi düşmektedir'' dedi.
Kamusal alanda hizmet vermeye çalışan diş hekimlerinin Ağız ve Diş Sağlığı Merkezleri'nde (ADSM) yetersiz kaldığını ve yeni sistemle özel muayenehanelerin geri plana itildiğini savunan Prof. Dr. Yücel, şöyle konuştu:
''Diş hekimliği olarak politikamız her zaman bilimsel ve koruyucu hekimliktir. Devletin ADSM açma ve diş hekimi istihdam etme politikasını doğru buluyoruz. Bu politikalar, muayenehanelerin varlığını yok etmek üzerine değil, ülke kaynaklarını verimli kullanmak üzerine olmalıdır. Halihazırda özel muayenehanelerde bulunan diş tedavisi ilaçları depolarda durmakta, açılan yeni ADSM'ler ile birçok malzeme satın alınmaktadır bu da ülke kaynaklarının boşa gittiğinin göstergesidir.
"Halen diş macunu ve diş fırçası girmeyen evler var"
BURSA(CİHAN)- Bilimsel diş hekimliği eğitiminin 22 Kasım 1908 tarihinde başlaması nedeniyle her yıl 22 Kasım'ı da içine alan hafta Ağız ve Diş Sağlığı Haftası adı altında çeşitli etkinliklerle kutlanıyor. Hafta sebebiyle Bursa İl Sağlık Müdürlüğü tarafından yapılan açıklamada, Türkiye'de diş bakımına yeterince ilgi gösterilmediği, diş fırçası bulunmayan evlerin olduğu belirtildi. Gelişmiş Avrupa ülkelerinde diş hekimine müracaatın daha fazla olduğu belirtildi.
DİŞ MACUNU VE DİŞ FIRÇASI BULUNMAYAN EVLER VAR
Diş ve diş eti hastalıkları önlenebilir hastalıklar grubuna girdiği halde, toplum yüzde 85'lere varan oranda ağız ve diş sağlığı sorunlarıyla karşılaşıyor. Bursa İl Sağlık Müdürlüğü'nden yapılan açıklamada, yapılan araştırmalarda halen diş macunu ve diş fırçası bulunmayan evlerin olduğunun belirlendiğine dikkat çekiliyor. Dişhekimine yıllık başvuru sayısının gelişmiş ülkelerde 5, Türkiye'de ise 0,7 olduğunun vurgulandığı açıklamad, "Bu verilerden de görüldüğü gibi, toplumumuzda koruyucu uygulamalara gereken önem verilmemektedir. Dişhekimliğine duyulan ihtiyaç yüksek olmasına karşın, dişhekimine gitme sıklığı maalesef azdır. Toplumun doğumdan itibaren düzenli dişhekimi kontrolü ve eğitim yolu ile ağız diş sağlığı bilgilerinin artırılması gerekmektedir. Doğru tutum ve alışkanlıkların oluşturulması, koruyucu uygulamalar ile hastalıkların yaygınlık ve şiddetinin azaltılması suretiyle yaşam kalitesinin artırılması ve tedavi edici dişhekimliğine ihtiyaç duyulan yaşın yükseltilmesi gerekiyor. Alışkanlıkların küçük yaşlarda oluşturulduğu bilinciyle; çocuklarımıza diş fırçalama, diş ipi kullanımı, beslenmenin düzenlenmesi ve dişhekimine gitme alışkanlığının kazandırılması gerekmektedir. Bu konuda ebeveynlere, öğretmenlerimize, medya ve sivil toplum kuruluşlarımıza büyük görevler düşmektedir." denildi.
DİŞ HEKİMLERİ AĞIZ VE DİŞ SAĞLIĞI MERKEZLERİNDEN ŞİKAYETÇİ
KONYA (İHA) - Konya Diş Hekimleri Odası Başkanı Tayip Turan Ekinalan, vatandaşların özel muayenehaneler yerine açılan Ağız ve Diş Sağlığı Merkezleri'ni (ADSM) tercih ettiğini, bunun da yığılmalara neden olduğunu belirterek, oluşan yığılma sebebiyle yeterli hizmetin verilemediğini dile getirdi.
Toplum Ağız ve Diş Sağlığı Haftası nedeniyle oda binasında bir basın toplantısı düzenleyen Tayip Turan Ekinalan, ağız ve diş sağlığının genel sağlığın ve yaşamsal fonksiyonların önemli bir parçası olduğunu dile getirdi. Dünya Sağlık Örgütü'nün diş ve diş eti hastalıklarını insanların karşılaştığı en büyük sağlık sorunları arasında saydığını ifade eden Ekinalan, "Diş ve diş eti hastalıkları 5-17 yaş grubunda büyüme yetersizliğine, hamilelerde 8 kat daha fazla düşük yapma riskine ve 36-69 yaş grubunda ise
7 kat daha fazla kalp rahatsızlığına neden oluyor. Ülkemizde bu rahatsızlıklar daha sık görülüyor, çünkü önleyici sağlık hizmetlerine yeterli ilgi ve destek verilmiyor" dedi.
ADSM'LER YETERSİZ
Türkiye'de diş sağlığı ile ilgili ciddi sıkıntılar yaşandığına dikkat çeken Ekinalan, "Kısa sürede ve az harcama yapılarak çözülebilecek sorunlar, artarak devam ediyor. Halkımızın yüzde 90'ında çürük ve diş eti rahatsızlıklarına rastlanıyor. Vatandaşlar özel muayenehaneler yerine hastaneler ve ADSM'leri tercih ediyor. Bu da buralarda yığılmalara neden oluyor. Bu yığılma nedeniyle burada çalışan arkadaşlarımız vatandaşlara gereken hizmeti veremiyor. Tüm dünyada diş hekimliği hizmetleri ağırlıklı olarak serbest çalışan hekimler tarafından yürütülmekte ise de ülkemizde serbest çalışanların sayısı giderek azalmakta, kamu ağırlığı ise giderek artmaktadır. 2000 yılında sıfır olan ADSM sayısı 2010 yılında 123'e çıktı. Lüksemburg'da serbest çalışanların oranı yüzde 99 seviyelerinde iken, bizde bu oran yüzde 62 seviyelerinde yer alıyor" şeklinde konuştu.
TÜRKİYE'DE DİŞ VE DİŞ ETİ HASTALIKLARI RAKAMLARI
Konya Diş Hekimleri Odası Başkanı Tayip Turan Ekinalan, Türkiye'deki diş ve diş eti rahatsızlıklarının oranları konusunda da şu bilgileri verdi:
"Yapılan araştırmada ülke nüfusunda en az bir diş kaybının 5 yaşında 3.4, 12 yaşında yüzde 7.9, 15 yaşında yüzde 16.2, 35-44 yaşında yüzde 89.3 ve 65-74 yaşında yüzde 93.4 oranında yaşandığı belirtiliyor. Diş eti sorunlarında ise 35-44 yaş aralığında bu sorunu yaşayanların oranı yüzde 84.3, 65-74 yaş aralığında ise yüzde 85.7 oranında görülüyor. 2009 yılında Sağlık Bakanlığı'na bağlı kurumlarda yapılan işlem sayılarına göre ise en fazla diş çekimi işlemi yapıldı. 2009 yılında 6 milyon 8 bin 220 diş
çekimi işlemi yapılırken, 4 milyon 735 bin 101 detertraj, 4 milyon 94 bin 4'te dolgu yapıldı. İhtiyaç duyulan işlem sayısı ise 247 milyon dolgu, 35 milyon diş çekimi, 8 milyon 700 bin kanal tedavisi ve 39 milyon 500 bin de detertraj olarak belirlendi."
Yapılan araştırmada 2009 yılında gerçekleştirilmesi gereken dolgu işlemlerinin devlet tarafından sadece yüzde 2'sinin, çekim işlemlerinin sadece yüzde 15'inin, kanal tedavisinin sadece yüzde 6'sının ve detertraj işleminin sadece yüzde 11'inin gerçekleştirilebildiği ifade edilirken, vatandaşların serbest çalışan diş hekimlerine yönlendirilmesinin önemine vurgu yapıldı.
KAYSERİ (İHA) - Diş Hekimleri Haftası nedeniyle Kayseri, Kırşehir, Nevşehir, Niğde Diş Hekimleri Odası tarafından Atatürk Anıtı'na çelenk konuldu. Diş Hekimleri Odası Başkanı İlhan Karacalar, “Vatandaş dişsiz, diş hekimi işsiz kalmasın” dedi.
Diş Hekimleri Haftası nedeniyle Başkan İlhan Karacalar tarafından Cumhuriyet Meydanı'nda bulunan Atatürk Anıtı'na çelenk konuldu. Burada bir açıklama yapan Diş Hekimleri Odası Başkanı İlhan Karacalar, “Yapılan araştırmalar sonucunda kayıp diş oranlarının çok yüksek düzeyde olduğu tespit edilmiş, protez yaşı gelişmiş ülkelerde 40-45 yaş iken ülkemizde 20-25 yaşına düşmüştür.
Diş Hekimliği Haftası'nda bütün bu olumsuz ağız ve diş sağlığı tablomuzun pozitifi dönüştürülebilmesi için başta hükümetimiz olmak üzere tüm yetkililere görev düşmektedir” diyerek şu şekilde konuştu:
“Özellikle tüm sağlık hizmetlerinde özelden hizmet alımı yapıldığı, tüm sağlık personelinin bu sistemde yer aldığı bir uygulamada, ağız ve diş sağlığı hizmetlerinin özelden alınmayıp, sadece kamudan alınması hem vatandaşımızın hem de özelde çalışan, yatırım yapan, diş hekimlerini zorda bırakmaktadır.
Toplam 20 bin diş hekiminin bulunduğu ülkemizde, kamuda çalışan 5 bin diş hekimi ile hizmet vermeye çalışılmakta. 15 bin diş hekimi sistemin dışında kalmaktadır. Tüm sağlık sisteminde özelleştirme benimsenirken, ağız ve diş sağlığında kamunun büyütülmeye çalışılmasını anlamak mümkün değildir.
Bu çarpık yapının bir an önce düzeltilmesini bekliyoruz. Vatandaş dişsiz, diş hekimleri işsiz kalmasın diyoruz.”
ADANA (İHA) - Diş Hekimliği’nin 102. yıldönümü Adana’da törenle kutlandı.
22 Kasım Diş Hekimliği Günü Atatürk Anıtına çelenk konulması ve Büyükşehir Belediye Bandosu eşliğinde İstiklal Marşı okunması ile başladı. Törene Adana Diş Hekimleri Odası Başkanı Dt. Hasan Yaman, Oda Yönetim Kurulu Üyeleri, Diş hekimleri, Ç.Ü. Diş Hekimliği Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İlter Uzel, Sağlık İl Müdürü Dr. Aytekin Kemik ile Acıbadem Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Mustafa Kibar katıldı. Törende Acıbadem Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Mustafa Kibarda Atatürk Anıtına çelenk koydu.
Adana Diş Hekimleri Odası Başkanı Dt. Hasan Yaman, daha sonra Adana Diş Hekimleri Odasında yaptığı açıklamada, “Bugün Türkiye'de 'Bilimsel Diş hekimliğinin' 102. yılını, Diş Hekimleri Odaları ve Türk Diş Hekimleri Birliğinin de 25. yılını kutlamaktayız. Bu süre içerisinde mesleğimize ve meslek odalarımıza hizmet edip aramızdan ayrılan çok değerli meslek büyüklerimizi rahmet ve minnetle anıyoruz” dedi.
Yaman, bugün Türkiye’de 21 binin üzerinde diş hekiminin, bir kısmının kamuda, bir kısmının üniversitelerde, bir kısmının silahlı kuvvetlerde ve bir kısmının da serbest olmak üzere mesleklerini icra ettiğini kaydederek, “Hepimizin ortak hedefi insanlığa hizmet etmektir. Amacımız sağlıklı ağızlar, sağlıklı bireyler, sağlıklı bir nesil ve en nihayetinde sağlıklı bir toplumdur. Bunu yaparken temel düsturumuz insana saygı, ona tıbben en iyi hizmeti verebilme aşkı ve bizlerin mesleğimize, meslektaşlarımıza ve insanlığa karşı davranışlarını düzenleyen, bir nevi anayasamız olan deontolojiye bağlılığımızdır. Yani bir hekim her ne olursa olsun yanlışlık içine giremez girmemelidir” dedi.
Diş hekimliği alanında bilimsel olmayan, gayri ahlaki, popülist politikalar sonucu hem hekimlerin hem de hastaların derin sıkıntılarla karşı karşıya olduğunu ileri süren Yaman sözlerini şöyle sürdürdü:
“Çok zor ve sıkıntılı bir eğitimden geçerek diş hekimi olan bizleri hekim olarak değil, kendi popülist politikalarının kölesi gibi gören yaklaşımlardan dolayı sıkıntılıyız. Bu sıkıntılarımız her geçen gün artmakta ve sorunlar çözülemez hale gelmektedir. İnsanların ağızlarındaki tedavileri çok basit olarak görüp, kamuda ihaleyle en ucuza diş yaptıran, yapılan tedavi başına prim vererek bir hekimin bakabileceğinden fazla hasta bakması için uğraşan, buna karşı çıkan hekim arkadaşlarımızı işten atmakla tehdit eden zihniyet ancak cahiliye devrinin karanlık zihniyetiyle eşdeğerdedir. Bizler devletin sağlıktan elini çekmesini arzu etmiyoruz. Devlet sağlığın içinde tam olmalıdır. Bu sosyal devlet ilkesi gereği olması gereken bir durumdur. Ancak, Sağlık Bakanlığı daha önce de defalarca söylediğim gibi tedavi edici hizmetleri değil, koruyucu hizmetleri sunmalıdır. Yani gelecek nesillerin ağız ve diş sağlığını garantiye alacak hizmetleri vermelidir.
Hala, Türkiye Cumhuriyeti Devletinin 20 yıl sonraki ağız sağlığının haritası yoktur. Bırakın 20 yılı 10 yıl 5 yıl sonrayı bile görebilecek araştırmalar yoktur. Bugün bazı İskandinav ülkelerinde Diş hekimliği fakültelerinin kapatıldığını, bizde ise Diş hekimliği fakülte sayısının 30’un üzerine çıktığını söylersem eminin aradaki fark daha iyi anlaşılmış olacaktır”
Diş hekimliği alanında Türkiye’de geriye gidişin olduğunu söyleyen Yaman, “Bu gidiş gün geçtikçe hızlanmaktadır. Eğer diş hekimi muayenehaneleri sürekli kapanıyor, Diş hekimliği fakültelerinin sayısı ve öğrenci kontenjanları artıyorsa, kamuda istihdam edilen diş hekimi sayısı artıyorsa halkın ağız diş sağlığında ciddi sıkıntılar var demektir. Bu sıkıntıların kaynağı bilhassa Sağlık Bakanlığı ve onun uygulamalarıdır. Yıllarca muayenehanesinde hizmet verdikten sonra, günün şartlarından dolayı muayenehanesini kapatıp kamuya geçmek zorunda kalan, çocuğunu ve eşini burada bırakıp Van'da, Adıyaman'da çalışmak zorunda kalan meslektaşlarımın çilesi ve sıkıntısını unutmayacağız. Birbirimize kenetlenerek bu durumu halkımızın desteği ile aşacağımızdan hiç şüphemiz yoktur” şeklinde konuştu.
