Medimagazin logo

'Doktorlar kolaya kaçıyor'

Boğaziçi Üniversitesi Biyomedikal Mühendisliği Enstitüsü’nden Prof. Dr. Mehmed Özkan, Türkiye’de yılda 15-20 milyar doların tıbbi sarf malzemesi ve cihazlara harcandığını söyledi. Bu rakamın yüzde 95’i ithal ürünlere ödeniyor.
Kaynak: HÜRRİYET - Mesude Erşan
'Doktorlar kolaya kaçıyor'
Abone Ol:
Medimagazin google abone ol

19’uncu Biyomedikal Mühendisliği Toplantısı’nda konuşan Prof. Dr. Özkan, tıbbi malzeme ve cihazların çok yüksek oranda yurtdışından sağlandığını vurguladı. Tıp uygulamaları konusunda Türkiye’nin geliştiğini, ancak modern, ileri teknoloji tanı ve tedavi cihazlarının üretilemediğini belirten Prof. Dr. Özkan, “Bu alana yapılan harcama eğitime ayrılan bütçeden fazla. Hatta bir israftan da söz edebiliriz. AR-GE’ye ayrılan pay da yetersiz. Bölgemizdeki rakip ülkelerle Türkiye’yi karşılaştırdığımızda, onların özel şirketleri cirolarının yüzde 10-15’ini AR-GE’ye ayırıyor. Biz de bu oran yüzde 1’in bile çok altında” dedi.

"BEYAZ EŞYA ÜRETEN MR CİHAZI DA ÜRETEBİLİR"

Örneğin milyon dolar maliyetle kurulan MR görüntü cihazı üretebilecek akademik kadro ve sanayi altyapısı bulunduğunu belirten Prof. Dr. Özkan, “Ancak bunları henüz biraraya getiremedik. Katma değeri yüksek ileri teknoloji gerektiren bu alanlara odaklanarak üretim yapmak dışa bağımlılığı azaltabilir” dedi. Farklı alanlarda faaliyet gösteren (beyaz, elektronik eşya vs. üreticileri) firmaların tıbbi cihaz ve malzeme de üretebileceklerini söyleyen Prof. Dr. Özkan, “Dünyada böyle pek çok firma var. Bizde de neden olmasın? Zaten altyapı ve birimleri buna uygun” diye konuştu.

DOKTOR DA KOLAYA KAÇIYOR

Bahçeşehir Tıp Fakültesi Anatomi Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Ahmet Usta, yurtdışında bu alanda başarılı çalışmalar yürüten çok sayıda bilim insanımız bulduğunu vurguladı. Tıbbi cihaz ve malzemelere yapılan harcamaların yüksek olmasının nedenleri arasında doktorların da kolaya kaçmasının rolü bulunduğunu belirten Prof. Dr. Ustan, “Avrupa’daki toplam MR sayısı kadar MR cihazı İstanbul’da bulunuyor. Doktorlar kolaya kaçıyor. Özel hastanelerde sigorta ödüyor diye gerekli, gereksiz birçok tetkik isteniyor. Tetkik yazmak kolay. Ama bunların hepsinin bir maliyeti var. Zaten firmalar da aletlerin kendisinden çok kullanılan sarf malzemelerinden kazanıyor. Bazıları aletleri hastaneleri ücretsiz kuruyor. Bu konuda herkesin bilinçlenmesi gerekiyor” dedi.

TÜRKİYE’DE DE GELİŞTİRİLİYOR

Biyomedikal mühendisliği alanında Türkiye’de de ürün geliştirildiğini ve araştırmalar yapıldığını anlatan Prof. Dr. Usta, “Bu alan sayesinde dokular taklit edilip kişiye özel implantlar hazırlanabiliyor. Tamamen yapay fonksiyonel doku, organ parçaları üretiliyor. Kas-iskelet sistemimizi destekleyen robotik uygulamalar geliştiriliyor. Sinir sistemimizle bilgisayar arasında iletişim sağlanıyor. Beyinin işlevini çözmeye yönelik çalışmalarda fonksiyonel MR kullanılıyor. Bunların tümü ülkemizde yapılıyor” dedi.

Türkiye’de bu alanda bilgi birikimi olduğunu belirten Prof. Dr. Usta, “Bunları yapan insanlara güvenmek gerekiyor. Büyük firmaların duymalarını ve desteklemelerini arzu ederiz” diye konuştu.

Boğaziçi Üniversitesi Biyomedikal Mühendisliği Enstitüsü’nden Yrd. Doç. Dr. Bora Garipcan da yurtdışında tıbbi teknoloji gelitiren küçük firmaları büyük firmaların aldıklarını belirterek, “Global bir dağıtım için küçük firmaların şansı yok” dedi.

Toplantıda Türkiye’de hasta monitörleri, taş kırma(böbrek) sistemleri, röntgen, solunum cihazları, cerrahi aletleri, stent, implant, katater, ortopedi malzemeleri gibi pek çok tıbbi cihaz ve malzeme üretildiğini ancak bunların katma değerlerinin düşük olduğu vurgulandı.

'doktorlar
kolaya
kaçıyor'
Yorum (14)
baru
DAVA! DAVA! DAVA! Hukuk sistemi gerekli gereksiz tahlil istememizi zorunlu kılıyor.
0
Cevapla
Zafer
İşin en kolay tarafı aslında, işi, bütün sorumluluğu, doktora yüklemek. Dava söz konusu olduğunda 'bunu istememiş, takibe almış hastayı ne kadar iyi yapmış' demezler, demiyorlar maalesef. Bu tetkiki neden istemedin, bu malzemeyi neden kullanmadın, maliyet senin sorun değil derler.
0
Cevapla
ZAFER
Yada, şöyle bir hasta düşünün; sizden zorla bir mr istiyor, kişilik yapısı ise antisosyal ve siz korumasız yapayalnızsınız, olacak bir arbede de en iyi ihtimalle demoralize olur çalışamazsınız( yada ölürsünüz, belki ameliyat olursunuz, çalışamazsınız, örneklerini gerek bu sitede gerek internette çok okuduk) bu faili gerçekleştiren ise belkide dışarlarda olur. Yani işin en kolay tarafı doktorlar kolaya kaçıyor deriz.
0
Cevapla
www.aciamagercek.com
SON 30 YILDA İTHAL İLAÇ VE TEKNOLOJİYE TRİLYONLARCA $ ÖDEDİK. Refah ve sağlığın yolu, bilim ve teknolojide keşif, patent ve üretimden geçer ama bilim dünyamız bu işleri bir türlü beceremedi. Son 30 yıldır trilyonlarca doları, bu yüzden ithal teknolojiye ödedik. Çünkü üniversite - sanayi işbirliği kurarak, keşfetmek ve üretmek zorumuza gidiyor. İlaçtan aşıya, muzdan yüksek teknolojiye... ithal etmek ise kolayımıza geliyor. Sağlıktan örnek verelim : Da Vinci robotlarının sayısı 300 olmuş. MR, BT… Bunların İthalatında gelişmiş ülkeleri çoktan geçtik. Akıllı telefona kadar ithalata giden paraları düşünün. Kimse bilim yapıyoruz diye halkı uyutmasın. Patent ve teknolojiye dönüşen bilimsel araştırmamız var mı? Kilitlenen sorunları çözecek bilgi ve teknolojiyi kim üretiyor? Milli gelirin ne kadarını bilim ve teknolojiden kazanıyoruz? Kendi aşı ve ilacımızı üretebiliyor muyuz? Lafa gelince herkes bilim yapıyor.Bilimde asıl konu kazanılan trilyon dolarların kimin cebine gittiği. Asıl Da Vinci'nin şifresi bu. Bu şifreyi kesintisiz çözen ülkeler zengin ve gelişmiş olur, parmağını yalarken bizim de ağzımız sulanır. Bilim ve aydın dünyamız, asırlardır fikir, bilim ve teknolojik yönden kastre edilmiş ve ülkeyi pazar haline getiren küresel sisteme harem ağası gibi bağlanmış bulunuyor. Bundan teknoloji, tasarım, üretim ve bizi zengin edecek bilim çıkmaz. Yıllardır bilim yapıyoruz da ne oluyor? Yaşamsal sorunlarımız çözüm beklerken, bilim ve aydın dünyamız yüzünden tüketim pazarı olmamız, sürüngenliğin ve bağımlılığın asıl nedeni. Çağımızda asgari ücretli köleleştirmenin en kestirme yolu bu. Modern sömürgecilik işte bu! Adamlar, bizi otla çöple meşgul ederken milyarlarca dolarlık yapay kalp, ortopedi, göz… cihazlarını, ilaçları ve yüksek teknolojiyi bize satarak köşe oluyorlar. İlaçtan aşıya, uçaktan silaha cep telefonuna yüzlerce trilyon dolarlık teknoloji pazarlarının hedefi, bizim gibi bilim ve teknoloji üretemeyen, üzüm incir ihracıyla uyutulan ülkeler. Bu kadar okumuş, yazmış, yetişmiş aydın ve bilim adamı olan, bu kadar üniversitesi olan ülkeler nasıl olur da uyutulur? Bunları biz üretelim derseniz, hemen bu zombiler karşı çıkarlar. Elektrikli yerli taşıt ve Göktürk uydusu üretiminde bunları yaşadık. Önce tiye alıp dalga geçerler, sonra şeftali üretin derler. Milli değil devşirme derler, toplama derler. Pislik atmada bunların üstüne yoktur, milli heves ve heyecanı anında yok ederler. Çünkü bunlar gayri millidir. Yer gök yabancı taşıt dolu, trilyon dolarlar dışarıya uçarken, bir yerli taşıtı bile hazmedemezler. Türkiye’de her yıl 15-20 milyar $, sadece ithal tıbbi malzeme ve cihazlara harcanıyor. İlaçlar hariç.
0
Cevapla
fly
Anatomi profesörü sayın hocamız malpraktisten bihaber olduğundan daha doğrusu riski olmadığından tetkik isteme ile ilgili ahkam kesiyor..şöyle bi polk yapan branşta olsaydı görürdük..
1
Cevapla
Yorum Yaz
0/300

Bu haberler de ilginizi çekebilir