Medimagazin logo

Sağlık çalışanlarına müjde mi? Siz bizi hiç anlamamışsınız!

Medimagazin Genel Yayın Yönetmeni Dr.İbrahim Ersoy yazdı....
Sağlık çalışanlarına müjde mi? Siz bizi hiç anlamamışsınız!
Abone Ol:
Medimagazin google abone ol

Başbakanın 12 Mart günü Sağlık Bakanlığı’nın düzenlediği “Şifa Veren Ele Vefa” başlığıyla yaptığı toplantıdan sonra tüm sağlık çalışanlarının yüzünde güller açıyor. Başbakanımız o kadar güzel müjdeler verdi ki, Sağlık Bakanlığı’nın üst ve orta düzey bürokratları ile tüm illerden toplanan sağlık yöneticileri konuşmanın yapıldığı salonu alkıştan yıktılar. Sahadakilerin tepkisi ise çok gecikmedi, onlar da “bu kadarı bize fazla, biz bu kadar iyiliği hak etmedik” diyerek sağlanan özlük haklarının bir kısmını iade edecekler neredeyse.

 

Verilen vaatleri duyunca aklıma Nasrettin Hocanın şu fıkrası geldi:

“Hoca birinden borç istemiş. Adam sormuş: “hocam borcunu ne zaman ödeyeceksin?” Hoca başlamış anlatmaya: “Senden aldığım parayla diken alacağım, onları koyunların geçtiği yerlere dikeceğim, dikenler büyüyecek, oradan koyunlar geçerken yünleri dikenlere takılacak, ben yünleri toplayacağım sonra onları ip yapıp pazarda satacağım. Kazandığım parayla sana olan borcumu ödeyeceğim” demiş. Adam başlamış gevrek gevrek gülmeye, hoca da demiş ki; “Eeee bak hazır parayı bulunca nasıl da gülüyorsun”

 

Sağlıkçılara yönelen şiddetin mağdurlarının en azından gönül alarak teselli edileceği ve faillerin de kınanacağı bu tören verilen “müjdelerin” gölgesi ardında kaldı. Sağlıkçılara sağlanan imkanlar öyle güzel bir sosla sunuldu ki, vatandaşa neredeyse “zaten tonla para alıyorsunuz, çalışsanıza” diyerek şiddet uygulama için sağlanan imkanlar daha da genişletilmiş oldu.

 

Verilen müjdelerin birisi hekimlerin Zorunlu Mesleki Maliyet Sigortası teminatlarının primler arttırılmadan yükseltileceği idi. Bunu da tüm hekimler için zannetmeyin, risk grubuna göre arttırdılar. Allah kimsenin başına getirmesin ama özellikle Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanlarına mahkemelerde verilen tazminat cezaları dudak uçuklatan rakamlar gördü. Bu durumda hekimin ödeyeceği tazminat büyük oranda karşılanacak. Peki bundan fayda görme ihtimali olan hekim sayısı nedir? Tüm hekimlerin içinde %2 kadar bir grup şimdiye kadar tazminat ödemiş gibi bir rakam dolanıyor, kesin rakamı bilemiyoruz, ama yapılan girişim sayısına göre hesaplanırsa milyonda bir gibi bir orana bile ulaşması mümkün değil. Özet: Cebe yansıyan bir şey yok.

 

Çok önemli imiş gibi vurgulanan bir başka iyileştirme nöbet ücretlerine yapılan %50 zam. Bir uzman hekimin nöbet ücretinin saati yaklaşık 8 lira idi, yani 8 saatlik gündüz mesaisini takiben tutulacak bir gece nöbetinin karşılığı 120 TL, üstelik ertesi gün mesai yapmanız şartıyla. Şimdi bu rakam gece nöbeti için 180 TL olacak, fena bir rakam değil gibi değil mi? Peki bu nöbet ücretleri nereden ödeniyor? Döner sermayeden değil mi? Zaten dağıtılan bir parayı size nöbet tutturarak verecekler. Döner sermayeye bu iş için fazladan bir para girmeyeceğine göre, nöbet ücreti karşılığında size verilen fazla para önceden alınan ek ödeme havuzunu daraltacak. Ele geçen para yine değişmeyecek. Aile hekimleri ve aile sağlığı çalışanları ayda bir nöbet, o da 8 saat tutacaklarından ele geçecek fazladan para ise ayda 80 TL olacak. Özet: Cebe yansıyan bir şey yok.

 

Yıpranma payının çalışılması için talimat verilmiş. Geçen sene şimdiki Cumhurbaşkanımız da aynı talimatı vermişti. Ya onu ciddiye almıyorlar ya da sağlıkçıları, bence ikincisi daha geçerli. Sağlıkçılara yıpranma payı verilecekmiş ancak sadece nöbet tutanlara. Yani mesai usulü acilde, 112’de, yoğun bakımda çalışanlara yok anlaşılan. Döner sermaye kesintileri ile alınan primlerin emekliliğe yansıması zaten vardı, o zaman işe yeni girenlerin emekliliğine yansıyacağı söyleniyor, halen çalışanlara ise bir faydası yok.

 

En önemli müjde ise hekimlerin isterlerse, zorlama yokmuş, 70 yaşına kadar memuriyet hayatlarını sürdürebilmeleri imkanının sağlanması. 65 yaşına geleceği için ödü kopan, çünkü emekli maaşı ile geçinemeyeceğini hisseden pek çok meslektaşımızın içi rahatladı. Diğer yaşıtları gibi hayatlarının son döneminde hayatın tadını çıkarıp, torunları ile meşgul olacaklarına onlar çalışarak hayatlarını sürdürmek mecburiyetinde kalacaklar. Bunun iyi bir yanı zaten emekli olan hekimler bir şekilde özel sektörde komik ücretlerle çalışmak zorunda kalıyorlardı, şimdi hiç olmazsa bir devlet kurumunun çatısı altında çalışırlar. Bu arada verecekleri yıpranma payı ile iyice yükselecek olan emekli ikramiyesinden de, emekli maaşı ödemekten de devletimiz kurtulmuş oldu. Böylece emekli olduğunda aylık gelirinin neredeyse %30’u ile geçinmek zorunda kalmak yerine yaşıtı bir hakimin aldığı emekli maaşı kadar bir gelir seviyesine sahip olacak.

 

Bir sağlıkçı olarak Sayın Sağlık Bakanına ve Sayın Başbakana sesleniyorum. Konuşmalarınızda empati vurguları yapıyorsunuz ama siz bizi hiç anlamamışsınız. Sizden son derece basit birkaç isteğimiz vardı. İlki çalışırken aldığımız temel maaşın yeterli olması, ek ödemenin maaşın birkaç katı gibi bir oranda tutularak en ufak bir aksaklıkta, sağlık sorunu yaşamamız durumunda perişan olmamamızdı. Bir diğeri emekli olduğumuzda hayatımızın son birkaç yılını hep ihmal ettiğimiz sevdiklerimize vakit ayırabileceğimiz şekilde bir refah seviyesinde yaşayabilmekti. Bir de işimizi huzur ve güvenlik içinde, can korkusu çekmeden yapabilmekti.

 

Siz bizi hiç anlamamışsınız…

sağlık
çalışanlatrına
müjde
mi?
siz
bizi
hiç
anlamamışsınız
Yorum (42)
r.yılmaz
tebrikler hocam...çok güzel ifade etmişsiniz...
0
Cevapla
Sadi
Müjde vermek için önünüzde sadece bir gün kaldı; http://www.medimagazin.com.tr/hekim/genel/tr-chpden-emekli-ve-calisan-hekimlerin-ucretlerinin-artirilmasi-icin-kanun-teklifi-2-12-50817.html
0
Cevapla
Yıldırım
Öncelik; kurumsal ek ödemesi olmayan kurumlarda çalışan hekim maaşlarında 'acil bir iyileştirme' yapmaktır. Ne Döner, ne Performans alamadıkları gibi sadece çıplak maaşla çalışmaktalar. SGK ve TSK hekimine verilen %700 lük Ek Tazminat neden bu mazlumlara da verilmez? Engel olan şey nedir?
0
Cevapla
postenflamatuar
İbrahim bey nezaketten açıkça söylemiyor. Ama hükümet resmen dalga geçiyor, adam yerine koymuyor. Kedinin fareyle oynadığı gibi oynuyor. Bir taksi şoförüne, bir mahalle muhtarına verdikleri kıymeti hekimlere vermiyorlar. Çat kapı taksi durağına gidilirken, hekimleri azarlamayı marifet biliyorlar. Çözüm bu tespitleri yaptıktan sonra hükümetlerin anlayacağı şekilde cevap vermekten geçiyor. Mevcut hekim dernekleri yönetimleri, tabip odaları, uzmanlık dernekler, TTB, çürük yapılanmalar olduklarından bunları aşmak lazım öncellikle.
0
Cevapla
Alper hayırlıoğlu
İbrahim beyin yazdıklarını desetkliyorum. Hangi meslek grubu yeterli emekli maaşı olduğu halde ,torunlarını seveceğine ve sevdikleriyle birlikte kıs da olsa huzurlu bir önmür sürdüreceğine çalışmak ister. Üstelik de bizim mesleğimiz gibi zor bir mesleği. Tabii ki hekimlik sanatdır ve hayat boyu bizimle olması gereken bir meslektir. Ama bizler bunu ekonomik nedenlerden dolayı yapmamalıyız. Ayrıca kim, bazı özel durumlar dışında 70 yaşındaki bir cerraha ameliyat olmak ister. Bunlar özlük haklarımızı artırmamak için ve çevreye şirin görünmek için ortaya atılan bahaneler mi acaba? Başbakanımızın niyeti gerçekten iyi olabilir. O zaman yapılması gereken bellidir. Çalışırken ve ve emekli olduktan sonra hakimlerde, savcılarda, askeri personelde ve diğer bazı meslek gruplarında olduğu gibi performansa bağlı olmadan, katsayılara bağlı olarak özlük haklarının düzeltilmesidir. Ayrıca isteyenlerin devlet sektöründe çalışabilme yaşının 70 olması da bence doğrudur. Çünkü ülkemizin, tecrübeli ve iyi hekimlere ihtiyac her geçen gün artmaktadır.
0
Cevapla
Yorum Yaz
0/300

Bu haberler de ilginizi çekebilir