Medimagazin logo

'Tüm yapıyı deşifre etmek için çok ciddi ve köklü bir çalışma gerekiyor'

Rektör Prof. Dr. Şahin: - "Ben üniversitemizdeki durumu şu şekilde ifade ediyorum, Selçuk Üniversitesini paralel yapının içerisinden çıkarmaya çalışıyoruz. O kadar geniş, o kadar büyük bir yapılanma söz konusu"
'Tüm yapıyı deşifre etmek için çok ciddi ve köklü bir çalışma gerekiyor'
Abone Ol:
Medimagazin google abone ol

Selçuk Üniversitesi (SÜ) Rektörü Prof. Dr. Mustafa Şahin, "Selçuk Üniversitesini paralel yapının içerisinden çıkarmaya çalışıyoruz. O kadar geniş, o kadar büyük bir yapılanma söz konusu." dedi.

Şahin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişi sonrasında yükseköğretim alanında geniş soruşturmalardan birinin SÜ'de sürdürüldüğünü söyledi.

FETÖ'nün en büyük üniversite yapılanmalarından birinin üniversitelerinde olduğuna dikkati çeken Şahin, şöyle dedi:

"Vatan hainliği tescillenmiş bu yapının yükseköğretim dahil olmak üzere, devletin bütün kurumlarından tasfiye edilmesi gerekiyor. Diğer birçok kurum için paralel yapının kurum içerisinden tasfiyesi söz konusu olabilir. Ben üniversitemizdeki durumu şu şekilde ifade ediyorum, Selçuk Üniversitesini paralel yapının içerisinden çıkarmaya çalışıyoruz. O kadar geniş, o kadar büyük bir yapılanma söz konusu. Selçuk'taki yapılanmanın büyüklüğü, diğer üniversitelerdeki FETÖ yapılanmasına eşit seviyede."

Malum yapının üniversitede 25 yıl önce çalışmalara başladığını, gelinen noktada üniversiteyi bir üs olarak kullandığını belirten Şahin, şöyle devam etti:

"Paralel yapı, uzun zamandır kendisine bağlı öğrenci ve akademisyenleri Selçuk Üniversitesine yönlendiriyor. Uzun süre gizli yürüttükleri üniversite yapılanmaları, 17-25 Aralık sürecinde ve son aylarda yaşanan gelişmelerle çok daha açığa çıktı. En tepe yönetimi, istişare heyeti ve icra heyetleri var. Abilik ve ablalık sistemleri çok net bir şekilde işliyor. Üniversite bünyesinde her kurum ve alanda ciddi yapılanmaları mevcut. Selçuk Üniversitesinde, paralel yapı tarafından yetiştirilen insanlar, devletin diğer üniversitelerine ve bu yapının diğer kurumlarına buradan gönderilmiştir. Üniversitemizde 3 bin civarında akademisyen çalışıyor. Bu akademisyenlerin yaklaşık üçte birinin FETÖ ile bağlantılı olduğunu düşünüyoruz."

- FETÖ soruşturması devam ediyor

Şahin, üniversitede soruşturmanın sürdürüldüğünü dile getirerek, şu değerlendirmede bulundu:

"Tüm yapıyı deşifre etmek için çok ciddi ve köklü bir çalışma gerekiyor. Biz de şu an bunu yapıyoruz. Görevi devraldığım 6 aylık sürede geniş kapsamlı, çok detaylı araştırmalar yaptık. Devam eden çalışmalar sonucunda 8 fakülte sekreteri, 1 daire başkanı, 1 müdür ve 167 akademisyeni açığa aldık. Bu akademisyenlerin 48’i profesör, 37’si doçent. Geri kalanlar da yardımcı doçent, öğretim görevlisi ve araştırma görevlilerinden oluşuyor. Bu yapıya bağlı çalışan kişileri, yapılanma içerisindeki hiyerarşik durumlarına göre kategorize ettik. Deşifre çalışmalarımız ve soruşturmalar, devletin ilgili birimleri ile işbirliği halinde devam ediyor. Bu yapıyla alakalı kişileri tespit ettikçe açığa alma işlemi devam edecek."

- Suçlu bulunanlar meslekten ihraç edilecek

Açığa alınan kişilerin maaşlarının üçte birinin kesileceğini anlatan Şahin, "Devam eden süreci YÖK’e de bildireceğiz. Gerekirse YÖK’ten de soruşturmacı isteyeceğiz. Soruşturma sonucunda suçsuz bulunurlarsa göreve geri dönecekler ve açığa alındıkları süre boyunca maaşlarının alamadıkları bölümünü alacaklar. Suçlu bulunanlar ise meslekten ihraç edilecekler." ifadelerini kullandı.

Özellikle Sosyal Bilimler Enstitüsündeki faaliyetlerin dikkati çektiğine işaret eden Şahin, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Üniversitemizdeki Sosyal Bilimler Enstitüsü, paralel yapıya mensup askerlerin, yargı ve emniyet mensuplarının para karşılığı yüksek lisans ve doktora eğitimi aldıkları yerler haline gelmiş maalesef. Göreve gelir gelmez enstitü kayıtlarını inceledik. Gözaltına alınan insanların isimlerini hızlıca taradık. Bugüne kadar enstitümüz bünyesinde 14 bin insan eğitim almış. Bunların yaklaşık bin 100'ü darbe girişiminden sonra tutuklanan asker, yargı veya emniyet mensupları. 770'i doktorasını bitirmiş, şu anda 260'ı aktif öğrencimiz. Üniversitemiz bir hamlede temizlenecek bir kurum değil. Uzun süre gerekiyor."

- Mevlana Üniversitesi öğrencilerinin durumu

Şahin, FETÖ/PDY soruşturması kapsamında kapatılan üniversitelerde okuyan öğrencilerin durumuyla ilgili de şunları aktardı:

"Selçuk Üniversitesi, paralel yapının Türkiye ve yurt dışındaki kurumlarına insan yetiştirdiği bir kurum idi. Mevlana Üniversitesini de Selçuk'taki bu FETÖ üyesi yetiştirme çalışmalarının yedeği olarak kullandılar. Göreve geldikten sonra 66 akademisyenin Mevlana Üniversitesindeki görevlendirmesini iptal ettik. Şu anda Mevlana Üniversitesi kapatılmış durumda. Bu üniversitede okuyan öğrencilerin durumu ile ilgili YÖK’ün, devletin vereceği karar ne ise onu uygulayacağız. Tahminime göre bu öğrenciler kendi bölümlerine uygun devlet üniversitelerindeki fakültelere dağıtılacaklar. Harç ödemeye devam ederek eğitimlerini tamamlayacaklar."

fetö
selçuk universitesi
mustafa şahin
Yorum (1)
bozeren
ne demek bu şimdi?? siz de çalışın, deşifre edin, defedin.
4
Cevapla
Yorum Yaz
0/300

Bu haberler de ilginizi çekebilir