Kapısına bu yazıyı asan doktor, sürgün edildi!

Mültecilerle doldurulup 3. dünya ülkesine dönüştürülen TR'de Avrupa standartlarını getirmek istemiş. Tabi sonu hüsran olmuş.

Sistem performans ve diğer uygulamalarla uygunsuz ortamda ve sürede daha çok hasta bakmayı teşvik ederken, diğer yandan malpraktis yasası ile hekimi uygunsuz süre ve iş yüküne mahkum ediyor. Meslektaşımızın haklı talebi ise " işyeri ortamının huzurunu bozmak ve açıkça hastaları idareye karşı kışkırtmak" gerekçesi ile karşılanabiliyor. Peki bu işin bilimsel, hukuksal dayanakları yok mu ? Eğer çalışanların bu dayanakları varsa ( ! ) " malpraktis " yasası yada uygulaması aynı zamanda hekimin ve sağlık çalışanının yeterli ve nitelikli ortamda ve sürede çalışmasını gözetmiyor mu ? Gözetmek zorunda olduğu çok açıktır.Gözetmezseniz hata ve nitelik sorunları ortaya çıkar. Bu durumda sormak zorunda kalıyorum ! TTB bu konuda ne yapıyor ? Bu konuyu üst mahkemelere taşıyor mu ? Bu güne kadar ne yaptı ? Ne yapmalı ? Eğer bir şeyler yapılıyorsa lütfen bizi bilgilendirsinler. Yapılmıyorsa neden ? Lütfen açıklasınlar.Bilgilenelim.Kamusal konudur. Peki diğer hekim örgütleri ve sivil örgütlenmeler ne yapıyor ? Dernekler ? Hasta hakları ? Halk sağlığı uzmanları, üniversiteler, tıp hukuku ne yapıyor ? Peki hekimler 6 + 4 + (? ) uzun eğitim süresince kendi çalışma sosyal ve etik hakları için ne yapıyor ? Sağlık çalışanları ne yapıyor ? NE ? Ne ? Ne ? Hiç ! Olağanüstü yanlışlar olağanlaştı.Malpraktis , hasta hakları kavramları havada uçarken, arka plan sorunları ihmal edildi ! Bu sorunun çözümü mümkün değil , mecburuz diyenlerde yanılıyor.Mümkün ! Bu ve bunları yapmak için sağlıkta kayıt , bilgi aktarımı, bilgi paylaşımı ve iş ergonomi süreçlerinin çalışması, planlanması gerekiyor ! Bunlar yapılabilir ve yapmamak konusunda isteksizlikleri, lakayıtlığı hayretle karşılıyorum.Asli ve temel konulardır.Olmazsa olmazlar. Not ediyorum. Siyasal idari ve maalesef kültürel malpraktistir. Biat ve hegemonya kültürlerinde altta kalanın canı çıksın gerçekliği vardır.Bir zamanlar elinde prestij ve imkanları olan hekimler ve sağlık çalışanları bu süreci görmezden geldi.Şimdilerde ise ticari ve siyasi hegemonya ucuz ve niteliksiz emeği dayatıyor.Altta kalan aynı zamanda artan maliyet, katkı payları, iş ve işlem sayıları ve iş yüküyle, ve şiddet sorunuyla içindekilerle birlikte sağlık sistemidir.Bir birlerinin olumsuz anlamda besliyorlar , ironik biçimde söyleyecek olursam birbirlerine negatif geri bildirim veriyorlar. Daha iyi bir sağlık sistemi için online ve ulaşılabilir kayıt sistemi , bilginin ileri ve geri bildirim sistematiğini çalıştırmak, sevk, yeterli süre ve ortam şartlarını gözetmeliyiz.Bunlar olmadan olmaz ! Eğriye eğri doğruya doğru demek gerekiyor. Saygılarımı sunuyorum. Katkı ve eleştiri varsa LCV. Dr.Mücahit Altuntaş İç Hastalığı Uzmanı 11 Mart 2016

Eylem dediğin böyle olur. Bir işe yaramayan grevler değil. Bunu organize edenlerin ellerine sağlık. izmir tabip odası bu eylemi organize etmemiş sanırım. Çünkü bir kişi tek ceza almış. Arkada destek olarak tabip odasının olması ve bunu bildirmesi sevindiricidir. Uzmanlık dernekleri uyumaya devam etsin. TTB ise ideolojik işlerde son gaz yürümeye devam etsin. Benim eylemlerden kastım bu tür akıllaca ve etkin eylemlerin devreye sokulmasıdır. Bu tür eylemler Türkiye çapına yayıldığında Hükümetler tıpış tıpış hekimlerle anlaşmak zorunda kalır. Tıpış tıpış dediğim hak hukuk hakkaniyet ölçüleri içindedir. Yoksa Hükümetleri TTB nin yaptığı gibi Vatandaşlar karşısında zor ve kabul edilemez duruma sokmak değildir. Amaç üzüm yemek. TTB üzerinde etki oluşturabilecek kişilerin TTB yönetimini bu tür eylemler için sıkıştırması lazım. Umutsuz TTB sitesini ziyaret ettim. Hekimlerin mesleki problemleri ilişkisiz, ideolojik siyasi yazıya rastladım: TTB, SES ve TİHV Heyeti Cizre’de sokağa çıkma yasakları kaldırıldıktan sonra incelemelerde bulundu Siz gidip Dr.Haluk Sunday Ataman’ın çalıştığı hastanede incelemede bulunsanıza ey TTB yönetimi! Kendi işinizi yapın, siyasilerin değil.

nereden aliaga hst .nesine sürgün edilmis? Izmirden Izmiremi sürgün edilmis? Izmir tabip odasinin bu duysaligi neden? kendi tabirleriyle"bu cok büyük haksizlik" nedir? Izmirden Silopiye siginmacilarin cadir sehrine sürgünmü olmus? tabip odasinin mektubunun en son paragrafini okuyun,aglayin belkide karsiyaka hst.nesinden Aliagaya gönderilmis bu hekim arakadasin nicin bu kadar korunup kollandigini bu "cok büyük haksizligin!" nedenini düsünün.vede Tabipler birligini-kendi meslektaslari dahil-nicin kimsenin ciddiye almadigini anlayin.Alman tabipler birligi hükümeti düsürür ama böyle bir mektup yazmayi hayal bile edemezler.

farklı bir yöntem olmuş,ama arkadaş kapıya yazsaydı,cuma namazındayım ya da ibadet vecibeleri mi yerine getirdiğimden dolayı hasta bakamıyorum deseydi sonuç ne olurdu acaba inasn merak ediyor doğrusu...