Medimagazin logo

Domuz gribinden ölüm: Hukuki süreç başlatacağız

Sivas'ta domuz gribi şüphesiyle tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybeden Mustafa Atar'ın dayısı Kurban Çelik, "Basit bir gribal enfeksiyon denildi ve iğne ilaç tedavisiyle iyi olacağını söylediler" dedi.
Domuz gribinden ölüm: Hukuki süreç başlatacağız
Abone Ol:
Medimagazin google abone ol

SİVAS-Atar'ın Gülyurt Mahallesi'ndeki evinin önünde basın mensuplarına açıklama yapan Çelik, yeğeninin rahatsızlığı nedeniyle kentteki özel bir hastaneye başvurduğunu söyledi.

Özel hastanenin acil servisinde Atar'a iğne ve ilaç verildiğini belirten Çelik, "Basit bir enfeksiyon diye eve gönderdiler" dedi.

Tedavi sürecinde yeğeninin iyileşmediğini dile getiren Çelik, "Herhangi bir şikayeti yoktu, sadece muayeneye götürdük. Basit bir gribal enfeksiyon denildi ve iğne ilaç tedavisiyle iyi olacağını söylediler. Aynı hastanede iğnelerimizi sabah akşam vurdurduk. Ateşi 40-42 dereceden aşağıya düşmedi" diye konuştu.

Çelik, şunları söyledi:

"5-10 günümüzü orada heba ettik. Akabinde üniversiteye (Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi) götürdük. Üniversitede, akciğerinin tamamının tahriş olduğu, yarısının çalışır vaziyette olduğu, oksijen destekli yaşam ünitesinde yaşatıldığını söylediler. Daha sonra da cenazemizi aldık. Hastaneden ölüm sebebiyle ilgili kararı bize bildireceklerini söylediler. Şifahen söyledikleri teşhisler, bizi endişelendirecek vaziyette. Ölüm sebebini belirten kararı aldığımızda, dosyamız elimize geçtiğinde gerekli hukuki süreci başlatmayı düşünüyoruz. Acı bir kaybımız oldu."

Sivas'ta bir özel güvenlik şirketinin sahibi Mustafa Atar (39), domuz gribi şüphesiyle tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybetmişti.

domuz
gribinden
ölüm:
hukuki
süreç
başlatacağız
Yorum (3)
dr erhan
Sayın halkım, kendi bacağınıza sıkıyorsunuz. Bakın size kendimden küçük bir örnek vereyim. Bugün gerçekten makatı çok kötü ve dışkı kaçıran, her an sepsise meyilli bir hasta gördüm. Muhtemelen çok ağır İBH. Hasta ile uğraşırken kafamda bir yandan şu düşünceler var: Bu hasta çok ciddi, bir komplikasyon olur mu, sepsise girip ölürse bana dava açılır mı?, şiddete meyilli bir hasta yakını var mıdır? Tüm samimiyetimle söylüyorum, aynen bu ruh hali içindeydim. Bilmiyorum diğer meslektaşlarım nasıl? Bu ruh hali içinde olan bir hekim hastasına ne kadar faydalı olabilir? Ne kadar cesur davranabilir? Halkımızın bilgisi ve insafına sunarım.
0
Cevapla
RKTR
Evet, tıbbi pratiğimizde ulaştığımız son nokta: Durumu ciddi bir hasta geldiğinde; tanıdan, tedaviden, takipten önce ilk düşündüğümüz şey: “ACABA BU HASTADAN BANA DAVA AÇILIR MI ? BAŞKA BİR YERE YOLLAMALI MIYIM ?” Evet, meslektaşım haklı. Bu şekilde doktorluk yapmak gerçekten çok zor. Ben 1 senedir iş arıyorum.
0
Cevapla
postenflamatuar
TTB nin sitesine girdik. 14 mart vesilesi ile 13 martta hizmet sunmama için yapılan toplantının açıklamasını okudum. Hekimlerin 1 numaralı problemi olan malpraktis geçmiyor. İşte bu kadar hekimlerden kopuk bir TTB bir SES yönetimi var. Adı SES ama sesin esamesi yok. Acilde deneyimsiz, yeterli acil eğitimi verilmemiş, konsültasyon imkanı geniş aciller için tavizsis eylemsellikler geliştirmesi gerekirken adamlar bu konuyu gündemlerine almıyor! Bir de hekimlerin örgütlü gücüyüz diye konuşurlar. Oysaki bunlar örgütlü olarak hekimleri susturmaktadırlar. Açıklamada "katkı, katılım paylarıyla, istisnai hizmet tanımıyla, fark ücretleriyle, 5 dakikalık randevu süresi ile halkımızın nitelikli sağlık hizmetine erişimi kısıtlanmaktadır. Nitelikli sağlık hizmetine bütün yurttaşlarımızın ücretsiz ulaşabilmesini talep ediyoruz" diyor. Yahu sana ne vatandaşın verdiği katkı payından? sen hasta yakınları derneği misin? Bir de bütün yurttaşlarımızın ücretsiz sağlık hizmeti almasını talep ediyor utanmadan. Yahu sen sosyalist muhalif parti misin? Sen derdin hekimlerin ücreti olmalı , hastaların versiği ücretler hükümetleri, siyasi partileri ve bu konular odaklı kurulan sivil toplum derneklerinin işidir. Bu müflis TTB Sağlık Bakanlığı’ndan talep ettiği 5 acil talep içinde de malpraktis yok. hekimlere yapılan acil zulmüne bir laf yok., bir talep yok. Acilde her hasta bir ayaklı mayındır. O hastanın hastalığı ile ilgili uzman değilseniz ve o gün acilde nöbetçi iseniz o mayının patlaması çok büyük bir ihtimal dahilindedir. Yukarıdaki haberde olduğu gibi. Şimdi o hastanenin acil doktorları anyayı konyayı göreceklerdir. TTB ise bunu dikkate almaya bile gerek görmüyor. İşte bunları örgütlülüğü de böyle oluyor.
0
Cevapla
Yorum Yaz
0/300

Bu haberler de ilginizi çekebilir