Küresel çalışma, multipl sklerozlu çocukların tedavi şeklini değiştirebilir

MEDİMAGAZİN - Pediatrik multipl skleroz (MS) tedavisinde dönüm noktası niteliğinde bir gelişme olarak, MS'li çocukların tedavi edilme biçiminde temel bir değişimi teşvik eden kapsamlı bir çalışma yapıldı.

Lancet Child and Adolescent Health dergisinde yayımlanan ve dünya çapında türünün en büyüğü olan bu araştırma, yetişkinlere sunulan tedavileri yansıtan yüksek etkili tedavilerle erken müdahalenin çok önemli rolünü vurguluyor.

MS teşhisli 5 bin çocuk incelendi

Melbourne Kraliyet Hastanesi Nöroimmünoloji Merkezi ve Melbourne Üniversitesi Tıp Bölümü Araştırma Görevlisi Dr. Sifat Sharmin tarafından yürütülen çalışmada, son otuz yılda çocukluk çağında MS teşhisi konan 5.000'den fazla kişinin verileri incelendi. MSBase ve İtalya'daki ulusal bir kayıt dahil olmak üzere kapsamlı küresel kayıtlardan faydalanan araştırma, tedavi yoğunluğu ile hastalığın ilerlemesi arasındaki ilişkiyi inceledi.

Çalışmanın temel bulgusu, pediatrik MS tanısının ilk aşamalarında yüksek etkili hastalık modifiye edici tedavilerin uygulanmasının öneminin altını çiziyor. 

Dr. Sharmin'e göre, erken dönemde güçlü tedavilere tabi tutulan hastalar, bu tür müdahalelere maruz kalmayanlara kıyasla belirgin şekilde iyileşmiş sonuçlar sergiledi.

"Pediatrik MS tedavisi için bir dönüm noktası"

Dr. Sharmin, 18 yaşından önce MS hastalarının yaklaşık %4-8'ini etkileyen bu nadir duruma adanmış araştırmaların azlığını vurgulayarak, "Bu çalışma, pediatrik MS tedavisi için bir dönüm noktası anlamına geliyor" dedi. "Bulgularımız, MS'li çocukların en uygun tedavilere zamanında erişimini sağlamak için politika düzenlemelerine duyulan acil ihtiyacın altını çiziyor."

Çalışmanın sonuçları akademi dünyasının ötesine geçerek, pediatrik MS için klinik kılavuzları ve tedavi protokollerini küresel olarak yeniden şekillendirme potansiyeline sahip. MS, bağışıklık sisteminin beyin ve omuriliğe saldırısıyla karakterize kronik bir otoimmün durum olduğundan, erken müdahale nörolojik fonksiyonun korunmasında ve hastalıkla ilişkili zayıflatıcı engellerin önlenmesinde çok önemli bir strateji olarak ortaya çıkıyor.