Bakanlık Müşavirliğine yeni atama

sevgili cem kardeşim.hem nalına vurmuşsun hem mıhına.sağlık bakanlığımızın yaklaşımıda aynı değilmi?buişin tek çözümü;gelen her hastayı mutlaka acil kabul edip hertürlü tetkikten geçirip neticede acil bir durum ortaya çıkmaz ise o hastaya yüklü bir katkı payı olarak bunun bedelini ödetmekten gecmelidir.ama nakit olarak değil,karnesini borçlandırıp yarın polikliniğe gelince borcunu ödemeden işlem yapılmayacak şekilde borçlandırmak gerekir.bakın bakalım birdahakine kılı kırk yarıyormu yarmıyormu.yoksa acil servisler amacından dahada çıkacak ,hekimlik mesleği yapılamaz,başbelası bir meslek olmaya,GERÇEK ACİL HASTALARDA HEDER HEDER OLUP GİTMEYE DEVAM EDECEKTİR.

20 yıldır acilde çalışan ve ortalama 600 civarında hasta karşılayan egenin ilçe hastahanelerinin birinde çalışıyorum. ortalama 200 ila 300 hasta bakıyorum. insanımız acilleri gece polikliniği olarak kabül edip üstelikte acil gibi vede sabim hattı gibi iki artıyla kapına dayanıyor. senin 311 hastaya bakıyor olmanı onlar bilmiyor.saygının eseri ne halkta nede yönetici(başhekim ve ...) yok.çözüm hiç kimseyi muayene etmeden acil olup olmadığına karar veremiyeceksekte muayene edelim. teşhisi girelim. sgk teşhise göre acilde bakılan gripli hastadan 2,5 katı katılım payı alsın. bu otomatik olarak önüne çıksın. ben bunu bakanlığa öneri olarak yazdım fikrim bu .yoksa çok intihar eder çok dayak yer, çokcada mahkemelerle burn out lar arasında dolaşırız. saygılar. ve fikri kardeimde aynı düşünüyor.

a.h den önce 5 yıl aclde çalıştım. hastaların %90 ı acil değildir. katılım payı ödenmiyor acil de.ilaçlarnı bile yazdırmaya geliyor hastalar.hocam antalyada sistem henüz oturuyor.aslında hasta tanıdığı bir hekime muayene oluyor,çok beklemeden tetkik için kan veriyor,sağlık raporunu alıyor, ehliyet raporunu ,silah raporu vs ile koruyucu sağlık hizmetlerini alırken hasta isterse a.h değiştirebiliyor.hastaya iyi bir iletişim ile 2. 3. basamaklarda atlanabilinecek ,sosyal-psikolojik problemlere ulaşılabiiniyor.a.h kendine yakın hissettiğinden hasta açılabiliniyor....

tüm bunlar yetmiyormuş gibi,bir de ambulans hizmeti istiyorlar.diş ağrısına bile 112 ambulans veren değerli 112 komuta merkezi dr ları,doğru düzgün bir eleme yapmadan her isteğe ambulans vererek,sistemi çekilmez hale getirdiler.şimdi de kalp krizi geçiren hasta yer yok diye başka hastaneye sevk edilecek,ambulans vermiyorlar,hastanenin transport ambulansı gitsin diyorlar.adı üstünde transport ambulansı,yeterli ekipman yok.ama sistem öyle çökmüş durumdaki artık 112 deki arkadaşlar bu işi bile acil servislere yıkmak istemindeler,hasta ölüyor tam tehcizatlı ambulans gerekli diyorsunuz.hastaneniz dr u,hemşireyi,ambulansı verecek deyip kapatıyorlar.şimdi biz ne yapalım,her hasta yakınına 112 şikayet et mi diyelim,ne yapalım.yine aile hekiminin gitmesi gereken evde bakım hizmetini de hastanelere yüklediler.acaba bunlardan sayın bakanımızın haberi var mı

İlçemizde mesai saatlerinde hizmet veren 30 tane aile hekimi var. Ayrıca hastanede 21 tane poliklinik açık ve akşama kadar toplam 500 hasta bakıyor poliklinikler. Sırası kapalı olan poliklinik yok. Acil servis ise günde tek hekimle 500 hasta bakıyor bunun sadece 50-100 tanesi mesai saatleri içinde geri kalanı akşam 18-24 saatleri arasında. Çünkü vatandaş işinden gelecek yemeğini yiyip çayını içecek hatta bir kısmı dizisini seyredecek sonrada bir haftadır ağrıyan karnı, başı, kıçı aklına düşüp acile başvuracak, acilde ağrısı dindirilip yarın uzman hekime git denildiğinde ise ilaç yazmadı, serum takmadı diye kıyameti koparıp acili birbirine katacak akşama kadar işinde kazandığı stresini de acildeki personele kusup evine dönecek. Bu olay bu kadar basit. her mahalleye sağlık ocağı değil hastane yapsanız bu mantıktaki vatandaşla düzelmez bu iş. Bu olaya nereden kanaat getirdim derseniz; ABD'de birçok fastfood lokantaya belli bir ücret ödeyip giriliyor ve içerde istediği kadar yiyip çıkıyor insan. Aynı marka fastfood Türkiyede de var neden böyle bir uygulama yok. Böyle hak verseler bize içeri girenlerin yarısı verdiğimiz parayı çıkartacağız düşüncesi ile çatlar ölür. Verilen hakkı sonuna kadar suistimal edecek kadar görgüsüsüz vesselam...