Medimagazin logo

Hafta içi cerrah, hafta sonu Tarzan!

Manisa'da başarılı operasyonlarıyla ün yapan, son zamanlarda ise modern Tarzan olarak bilinen tanınmış cerrah Üroloji Uzmanı Doktor Fahrettin Er, hafta içi hastanede elinde neşteriyle hastalarına, hafta sonu ise Spil Dağı eteğinde bulunan yabani ağaçlara hayat veriyor
Hafta içi cerrah, hafta sonu Tarzan!
Abone Ol:
Medimagazin google abone ol
Manisa'da başarılı operasyonlarıyla ün yapan, son zamanlarda ise modern Tarzan olarak bilinen tanınmış cerrah Üroloji Uzmanı Doktor Fahrettin Er, hafta içi hastanede elinde neşteriyle hastalarına, hafta sonu ise Spil Dağı eteğinde bulunan yabani ağaçlara hayat veriyor.

Şimdiye kadar bin 500 civarında ahlat ve deli armut denilen yabani ağaçları aşıladığını kaydeden Dr. Er, hastane stresini bu yolla üzerinden attığını, çevreci yaklaşımıyla da herkese örnek olmaya çalıştığını vurguladı.


Önce İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü daha sonra ikinci üniversitesi olarak 9 Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi'nden mezun olan, hemen ardından da Ege Üniversitesi'nde üroloji uzmanlığı ihtisasını tamamlayıp Manisa Merkez Efendi Devlet Hastanesi'nde üroloji bölümünde uzman olarak görevine başlayan Dr. Fahrettin Er, kelimenin tam manasıyla Manisa'nın yeni modern Tarzan'ı oldu.

Manisa'nın düşman işgali ile yanarak kül olmasının ardından şehrin dört bir yerine diktiği ağaçlarla adını tarihe 'Manisa Tarzanı Ahmet Bedevi' olarak yazdıran bir doğa aşığından sonra, bu örnek çevreci hareketi kendisine görev edinen Üroloji Uzmanı Dr. Fahrettin Er, 6-7 yıldır Spil Dağı eteklerindeki yaban ağaçlarını aşılıyor.

Ahlat ve deli armut denilen yaban ağaçlarına 8 çeşit meyve aşısı yaparak hem ağaçlara hem de onun üzerine bulunan böceklere, doğadaki kuşlara ve tüm canlılara hizmet ettiğini düşündüğünü belirten 42 yaşındaki Dr. Fahrettin Er, Merkez Efendi Devlet Hastanesi'ndeki mesai saatinin dışında kalan zamanlarında soluğu Spil Dağı eteklerinde alıyor. Elindeki bağ makası, testere ve yaban ağaçlarını aşılamada kullandığı malzemeleriyle birlikte yaban ağaçlarını tek tek aşılayan Dr. Er, ayrıca daha önce aşıladığı ağaçları da kontrol ederek budamayla bakımlarını yapıyor.


Zaman zaman meslektaşı Doktor Mehmet Turan ile birlikte aşılama yapan Doktor Fahrettin Er, çevre ve doğa sevgisini ise, "1999 yılında dağları gezerken bir şey fark ettim. Her tarafta çok yoğun çam ağaçları var, fakat içinde neredeyse yok denecek kadar az kuş var. Bunun sebeplerini düşündüm. Kendimin hem doktor hem de biyolog olmasından dolayı şöyle doğru bir mantık yürüttüm. 'Kuşların olması için ormanda böceklerin olması lazım. Böceklerin olması için de böceklere gıda lazım' dedim. Çamlarda böceklere uygun gıda olmadığı için de hayvan çeşitliliğinin olmadığını gördüm. Bunun için ne yapılabilirim ormanlara diye düşündüm. Ormanın içine baktığımda halk arasında bilinen ahlat ve deli armut denen ağaçları fark ettim. Aşılanarak farklı cinslerdeki armutlara dönüştürülebileceğini tespit ettim. Hatta bunla kalmayıp Mayıs ayından Kasım ayına kadar meyve verecek 7-8 çeşit armut ağacı aşısına başladım. Sonuçta bu ağaçlardan oluşacak meyvelerin böcekler, kuşlar ve arılar tarafından yenebileceğini düşündüm. Böylelikle orman içerisinde canlının artmasıyla tilkinin, sincap gibi hayvanların da çoğalarak hayvan çeşidinin bol olacağı bir ormanın oluşturulması için de, mutlaka ağaçların aşılanması gerektiğini düşünerek bu işe kalkıştım" şeklinde ifade etti.


Bugüne kadar yaklaşık bin 500 aşı yaptığını açıklayan Doktor Fahrettin Er, "Yetişemediğim yerlerde adamlar tutarak bu iş yerine getirdim. Bugüne kadar 5-6 milyar lira para harcadım ama bunun hiçbir önemi yok. Önemli olan insanoğlunun birileri tarafından katledilen ormanlar ve içinde yaşayan canlılar için bir şeyler yapabilmesidir. Bunu yıllar önce 'Manisa Tarzan'ı Ahmet Bedevi' yapmış. Bu ülkenin binlerce Ahmet Bedevi'ye ihtiyacı var. Geçen yıl aşılamasını bitirdiğim bir çok ağacın meyvelerini, insanlar yaptıkları piknik sonrasında yediklerini söyledi. Bu bana büyük bir haz verdi. Ömrün el verdikçe aşılamaya devam edeceğim. Ta ki ormanlarımızda kuş zenginliği, diğer hayvan zenginliği tam manasıyla oluşuncaya kadar" diye konuştu.


Torunlarına iyi bir miras bırakacağına inancının tam olduğunu söyleyen Doktor Er, "Biz atalarımızdan bu ormanları dolu bir şekilde teslim aldık. Biz de gelecekteki torunlarımıza dopdolu bırakabilmek için böylesi bir olayın öncülüğünü yapıyorum. Doğada bu uğraşla meşgul olarak stres atıyorum, modern çevrecilik de bu olsa gerek. Hastanede insanlar hastalarım, doğada da bu deli ağaçlar hastalarım. Her iki kesime de şifa dağıtmaktan büyük bir keyif alıyorum" ifadelerini kullandı.


İHA
hafta
içi
cerrah
hafta
sonu
tarzan!
Bu habere ilk yorumu siz yapabilirsiniz...
Yorum Yaz
0/300

Bu haberler de ilginizi çekebilir