Medimagazin logo

Canan Karatay'a iki sektörden büyük tepki!

İç Hastalıkları ve Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Canan Karatay’a bir tepki de tohumcu ve unculardan geldi.
Kaynak: HABERTÜRK
Canan Karatay'a iki sektörden büyük tepki!
Abone Ol:
Medimagazin google abone ol

İç Hastalıkları ve Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Canan Karatay’ın, buğdayın hibrit yapıla yapıla kromozom sayısının 12’den 48’e çıkarıldığını, bu sebeple ekmek ve unlu mamuller tüketimi ile insan sağlığıyla oynandığı iddialarına tohum sektörü ve un üreticilerinden tepki yağıyor.
 
Türkiye Tohumcular Birliği (TÜRKTOB) ve TSÜAB Yönetim Kurulu Başkanı Yıldıray Gençer, Canan Karatay’ın bir tıp profesörü olarak tohum sektörüne yönelik açıklamalarda bulunmasını yanlış bulduğunu açıkladı.

Kamuoyunun, bilgiyi kimden aldığına bakmaksızın ne duyduysa ona inandığını, dolayısıyla bahsi geçen konuda uzman olmayanların ciddi bilgi kirliliği oluşturduğuna dikkati çeken Gençer, “Kamuoyunun ilgiyle izlediği bir hoca ama neticede bir tıp profesörü. Tohumu bilen biri değil. Bizim en büyük sıkıntımız bu. Çıkıyor, “Peygamber Efendimizin döneminde buğdayın kromozom sayısı 14’tü, bugün 49’a çıktı. Yerseniz hastalanırsınız” diyerek, tek cümlede algıyı değiştiriyor. Siz, nasıl oluyor da tüm insanlığın besin değeri olan buğday ile ilgili böyle bir iddia ortaya atabiliyorsunuz. STK’lar olarak kendimizi ne kadar anlatsak da, bakanlık ne kadar gerekli açıklamaları yapsa da kafalarda oluşan algıyı, önyargıyı yıkmak kolay olmuyor” ifadelerini kullandı.
 
10 YIL ÖNCESİNE GÖRE EKMEK DAHA SAĞLIKLI
 
Beyaz ekmek tüketiminin son yıllarda giderek azaldığına dikkati çeken Dramalı Un Yönetim Kurulu Üyesi Gökhan Tüydeş, Karatay’ın açıklamalarının un sanayiinde de ciddi sıkıntılara sebep olduğunu belirterek, “Ekmekteki kül miktarı artırılıp, tuz oranı düşürülerek zaten 10 yıl öncesine göre daha sağlıklı ekmek yiyoruz. Yeni çıkarılan ekmek tebliği ile ekmeğin içindeki tuz oranı daha da düşürüldü. Fırıncıların katkı maddesi kullanması yasaklandı. Ekmeğin içindeki un oranı dahi azaltılıp, tahıllı una ağırlık veriliyor. Tahıllı unun sağlığa hiçbir zararı yoktur. Tüketici artık tam tahıllı ekmeye yönelecek. Denetlenen ekmekler, denetlenen fırın ve un üreticileri olduğu sürece ekmekte sağlıksız hiçbir durum söz konusu olamaz” diye konuştu.
 
EKMEK DÜŞMANLIĞI BİZE ZARAR VERİYOR
 
Türkiye Un Sanayicileri Federasyonu Başkanı Erhan Özmen ise, söz konusu açıklamaların Türk unlarını marka kılmaya çalışan sektöre darbe vurduğunu söyledi.

Dünyanın 109 ülkesine yaklaşık 2 milyon ton un ihraç ettiklerini ifade eden Özmen, “Dünyanın 109 ülkesi ‘Türk unu markadır’ diyerek Türkiye’den un almaya devam ediyor. Türkiye’de ise maalesef her gün medyada birileri ‘ekmek düşmanlığı’ yapıyor. Eğer buğday zararlıysa Tarım Bakanlığı buğday ekmeyi yasaklamalı, eğer buğday ekmek zararlıysa Sağlık Bakanlığı ekmeği yasaklamalı. Eğer bugün dünyanın en büyük teknolojisini üreten Almanya, Fransa, Amerika ekmek tüketiyorsa bunları konuşmamız gerekiyor” diye konuştu. Özmen, konu ile alakalı hukuki ve bilimsel anlamda bir süreç başlattıklarını söyledi.

canan
karatay'a
iki
sektörden
büyük
tepki!
Yorum (5)
turan
Etin kilosu 40 küsür olmuş tabi ki ekmek daha sağlıklı...
0
Cevapla
www.aciamagercek.com
HAYVAN YEMİNİ EKMEK DİYE SATAN KİM? Karatay hoca olmasaydı bizi hasta eden ekmekleri yemeğe devam edecektik. 10 yıl öncesine göre ekmekler daha sağlıklı diye suçlarını utanmadan itiraf ediyorlar ama hala utanma, özür ve teşekkür duygusu yok hala suçluyorlar. www.aciamagercek.com
0
Cevapla
ik
Karatay Hoca sayesinde insanlar sağlıklarına kavuştular. Karalama politikalarını anlayamıyorum. Kitaplarını alıp okuyanlar neyin ne olduğunu çok net görüyorlar.
0
Cevapla
mehmet demirci
kimse kusura bakmasın ama fransayı ve almanyayı örnek vermek çok saçma olmuş adamlar para için yapmayacakları şey yok senin sağlığınımı düşünecek ne kadar dar açılı bir görüş açınız var bu kafayla ooo, adamlar önce sağlıklı bedende hastalık üretiyorlar sana seni hasta edecek yiyecek satıyorlar sonra yarattıkları bu hastalıkları geçici bakın tam olarak demiyorum geçici olarak tedavi etmek için sana bir sürü ilaç kozmetik ve bilimum ürün satıyorlar paraya para demiyorlar siz hala bizim sağlığımızı filan düşündüklerinimi sanıyorsunuz sizden milyarlarca var biriniz gider diğeriniz gelir onların kasa dolar
0
Cevapla
Mücahit Altuntaş
Sayın Canan Karataya , sayın Ahmet Rasim Kücükustaya ve acıamagerçek sayın Kemal Yeşilçimen'e ve diğer sağduyu davranan meslektaşlarıma nitelikten ,toplumsal yarardan yana tavırları için teşekkür ediyorum.Sağolsunlar. Biz doğruları , uzun soluklu toplumsal faydalarımızı bireysel faydalarımıza , konforumuza, kendi toplumsal konumumuzla ilişkilendirmek durumundayız. Bunları yaparak sağlıklı kalabiliriz. Obesite sorunu karşında gösterilen vurdumduymazlık bize bunu açık olarak göstermektedir.Sağlıkta pazar anlayışı dominant etkisini sürdüryor.Sağlık anlayışları bize sadece iş yükü değil bir ekonomikkaradelik olarak dönecektir.Dönüyor.Sağlık harcamları on yılda %800-900 artmış haldedir.Değirmenin suyu nereden geliyor ?Bu ülkenin kaynakları boş yere harcanmaktadır. İnsan gücü ve parasal kaynakları ziyan edilmektedir.Son on yılın bize göstergesi budur.Sağlık fedakar söylemelerine rağmen bununn karşılığı sağlıkta artan şiddet olabiliyor.Bu nasıl sağlık sistemi! Pişkinlik halleri enteresandır. Sağlıkta Adan Zye yerindelik , gereklilik , liyakat , bilgi aktarma ve paylaşma sorunu "gereksiz" siyasal etnik ticari ve kişisel ayrışmalar göstermeden yapabilmeyi öğrenemeliyiz. Öğrenemzsek , bu sağlık anlayışı ve yaklaşımının dayattığı , "gereksiz ve ticarileşmiş çok parçalı karmaşık hale getirilmiş sağlık sisteminin altında kalırız. Ucuz ve niteliksiz iş gücüne dönüşürüz.Sömürge kültürlerine özgüdür. Dr.Mücahit Altuntaş İç hastalıkları uzmanı 21/04/2015
0
Cevapla
Yorum Yaz
0/300

Bu haberler de ilginizi çekebilir