Tabip odalarından Türkan Saylan'a tepki

Prof. Dr. Saylan'ın doğuya gitmek istemeyen meslektaşlarını eleştirmesiyle başlayan tartışmaya katılan doğu illerinin tabip odaları başkanları, temel sorunların giderilmesi gerektiğini söyledi.


Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Başkanı Prof. Dr. Türkân Saylan'ın doğuya gitmek istemeyen meslektaşlarını eleştirmesiyle başlayan mecburi hizmet - gönüllü hizmet tartışmasına doğu illerinin tabip odaları başkanları da katıldı. Altyapı eksiklikleri, güvenlik, dil sorunu gibi temel sorunlardan yakınıp öncelikle bunların giderilmesi gerektiğini vurgulayan doktorlar, ücretler arasında fark olması gerektiğini söylediler. Görüşler şöyle:

Türkçe bilmemek sorun
Dr. Necdet İpekyüz (Türk Tabipler Birliği Merkez Yürütme Kurulu Üyesi): Bölgede Türkçe bilmeme oranı çok yüksek. Bu durum sağlık hizmetlerinin sunumunda da çok önemli bir sorun. Bölgedeki sağlık sorunlarının çözümünü sadece hekimlerden beklemek haksızlıktır. Mahrumiyet bölgesi olmaktan çıkmalı, gidilebilir, yatırım yapılabilir, yaşanabilir hale getirilmelidir.

Ebe kadar yapar
Dr. Hüseyin Nantu (Mardin - Şırnak Tabip Odası Başkanı): 19 yıllık meslek hayatımın tamamı Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde geçti. Sorunların içinde yoğrulan bir insan, buradaki koşullara dayanarak çalışabilir. Bir köye sadece hekimi göndermekle bütün sorunlar çözülmüyor. Hekim, diğer sağlık çalışanları, bina, araç gereçle bütünlük içinde değerlendirilmeli. Tek başına gittiğinde yapması gereken şey belki bir ebenin yapabileceği kadardır.

Çatışma ortamı etkiliyor
Dr. İlhan Diken (Diyarbakır Tabip Odası Başkanı): Saylan hâkimin, polisin, askerin tıpış tıpış zorunlu hizmete giderken hekimin bunu zulüm saydığını söylüyor. Saylan'a bazı yönleriyle katılıyorum, hekimin Doğu'ya Güneydoğu'ya gelmesi gerekiyor. Ancak onların ne kadar maaş aldığından, konutundan, sosyal tesisinden, konforundan, olanaklarından haberi var mı? Bu bölgede 15 - 20 yıl çatışma ortamı oldu. Sağlık ocaklarının yüzde 85'i kapalı. Güvenlik ve dil önemli sorunlar. Son bir yıldır yeniden bir çatışma ortamı oldu ve hizmet yine durdu. Çatışma ve şiddet ortamının olduğu yere hekim gitmek istemiyor.

Bakana güvenmiyorlar
Dr. Orhan Odabaşı (TTB Merkez Konseyi Genel Sekreteri): Hekimler şu anki Sağlık Bakanı'nın icraatına güvenmiyor. En önemli neden güven eksikliğidir. Bir ile, bir ilçeye hekim göndermekle sorunların çözülmeyeceğini artık halkımız da biliyor. Bizi başka meslek gruplarıyla kıyaslamasınlar. Hekimler gittikleri yere güvenceyle gitmek istiyor. Diğer meslek gruplarında olduğu gibi ne kadar süreyle hizmet vereceğini bilmeli. Mahrumiyet bölgesi deniyorsa hekimlere de başta lojman, mahrumiyet tazminatı verilmeli. O bölgelerde çalışmanın bir riski, yıpranma varsa yıpranma payı ödenmeli.

Kazançta fark olmalı
Dr. Özkan Ünal (Van Tabip Odası Başkanı): Sağlık Bakanlığı'nın politikalarına bağlı olarak devlet hastanelerinde çalışan hekimlerin ücretleri arttı. Doğu ve batıda çalışan hekimlerin arasında kazanç açısından çok ciddi bir fark olmalı. Neredeyse yüzde 100'e yakın fark var ama insanlar gelmiyor, çünkü batıda da buna yakın kazanıyor."


Hekimler ne istiyor?


Özendirici tedbirler alınmalı. (Daha iyi ücret, Tıpta Uzmanlık Sınavı için ek puan, çocuklarının eğitimi için batı illerinde okuma ve barınma imkânları)
Bina araç gereç ve diğer personel eksiklikleri giderilmeli
Doktorların üzerindeki baskı (politikacı, ağa, asker, emniyet) giderilmeli
Batıda çalışmanın caziplikleri ortadan kaldırılmalı (3 kişinin çalışması gereken yerde 13 kişinin çalışması gibi)
Özverili çalışanlar ödüllendirilmeli, görevini yapmayanlar cezalandırılmalı
Sözleşmeli çalışma sona erdirilmeli
Bölgedeki hekime genel bütçeden güvenceli ücret verilmeli. Bu ücret emekliliğe yansıtılmalı
Bölgede geçen süre emekliliğe daha çok etki etmeli
Bu bölgede çalışmanın belli bir süre için olduğu açıkça ilan edilmeli ve bitiminde hekimin istediği ile atanması güvenceye bağlanmalı
Lojman verilmeli, yıllık izin süreleri uzun tutulmalı
Askerlik muafiyeti veya indirimi gibi düzenlemeler yapılmalı
Rotasyonlu çalışma sistemi gelmeli


Milliyet